Şimşek: Vergi konusu önceliğimiz olacak
Yatırımcılar Derneğinin (YASED) düzenlediği ''Fırsatlar Ülkesi Türkiye: Yatırımlar İçin Güvenli Bir Liman'' konferansının kapanış oturumundaki yuvarlak masa toplantısında konuşan Şimşek, küresel finans krizine değinerek, 1929 tarihinden beri hiç bu kadar yere yakın olunmadığını, buna en yakın örneğin Japonya'nın 1990'larda yaşadığı durum olduğunu söyledi. Şimşek, ''hatalarımızı, dengeler ile ilgili sorunlarımızı ne kadar erken keşfedersek, kriz de o kadar kısa sürecektir. Şu andaki sorun büyük bir sorun o su götürmez bir gerçek. Adam Smith'in o görünmez eli artık çok güçlü bir hükümet ile hatta hükümetin bileği, yumruğu ile yer değiştirdi'' diye konuştu.
Yeni ortaya çıkan piyasaların şu anda daha iyi durumda olduğunu, Türkiye, Meksika ve Brezilyanın da bunu kapsadığını ifade eden Şimşek, yeni ortaya çıkan piyasaların tüketicilerinin büyük borçları gibi bir yükü bulunmadığını, bunun büyük önem taşıdığını kaydetti. ''Türkiye'yi de bazı kötü rakamlar çıkarırken, görürseniz lütfen paniğe kapılmayın çünkü elbette kredi kanalını iyileştirmek lazım, bir şeyler yapmamız gerekir'' diyen Şimşek, krizin ciddiyetinin, büyüklüğünün bilincinde olduklarını, küresel makro dengesizliklerin çözüldüğü bir şekilde, bundan çıkmayı umduklarını belirtti.
Şimşek, ''bazı meseleler var ki sürdürülebilir değiller, o yüzden bir nevi temizlik bu...Tabi ki temizlik olduğu için kimilerine acı veriyor. Genel olarak da acı bir durum ama zaten temizlik acı olacak, Türkiye de elbette bu durumdan etkilenecek. Ancak Türk bankacılık sektörü hakikaten iyi bir durumdadır'' şeklinde konuştu. Mehmet Şimşek 2007 sonu, 2008 yılı başlarında Türkiyedeki sermaye yeterlilik rasyosunun yüzde 21'de seyrettiğini, şu anda yüzde 16-17'ye düştüğüne işaret ederek, şöyle konuştu:
''Ama takipteki krediler yüzde 10'luk rakamlara yükselse bile yine de sermaye yeterlilik rasyosunda yüzde 2-2,5'luk bir düşüş öngörülür. 2000-2001 krizinde öyle canımız yandı ki bankalara çok dikkat ettik. Biraz da kısıtlayıcı olduk. Neredeyse hiç müdahale gerçekleşmedi bunu yapmaya gerek kalmadı.'' Finansal piyasalara normalleşme duygusu geri geldiğinde güvenin de geleceğini ifade eden Bakan Şimşek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Bu yüzden bütün bu hasarlı, zararlı varlıkları bilançolardan çıkarmanın vaktidir. Bu zararlı varlıklar ne kadar uzun süre bilançolarda kalırsa şirketler o kadar ihtiyatlı davranacaklardır, kenarda oynamaya devam edeceklerdir. Çünkü kredilerini yayarak ellerindekileri kaybetmek istemeyeceklerdir. Türkiye ve diğer oluşmakta olan piyasalarla ilgili ortalıkta dolaşan çok fazla karanlık senaryo var. Türkiye ve Meksika gibi ülkelerde daha 20-30 yıl, nispeten rahat bir büyüme olacak, daha gelişmiş ülkelere kıyasla. Bence bu çok aşikar, böyle olacağı gün gibi açık.''
Devlet Bakanı Şimşek, orta ve uzun vadeden umutlu olduğunu belirten Şimşek, ülkede konferanstaki katılımcılar gibi yatırımcılar bulunduğunu ifade etti. İstihdam üzerindeki vergi yüklerine ilişkin olarak da Şimşek, ''keşke bir mali alanım olsa... Biliyorum vergi oranları çok yüksek, belki aşırı yüksek, Telekom, otomotiv ya da başka sektörlerde. Bunu biz de biliyoruz, mali alan yaratıp vergi tabanını genişletip sonra da vergileri düşürmek için bunları yapmamız lazım. Bütçede biraz mali alanımız olduğu anda vergi konusu önceliğimiz olacak'' diye konuştu. (AA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.