'Üniverçete'ye öfke dinmiyor!

Yerel Televizyonlarımızdan Kanal 60 ta yapımcılığını Mete İmamoğlu’nun üstlendiği Habervizyon programına canlı yayında katılan Tokat Memur-Sen ve Tokat Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Cemil Çağlar, Tokat Gazi Osman Paşa Üniversitesi Rektörü Zehra Seyfikli'yi açıktan ve aleni bir şekilde yanlış yapmakla eleştirdi.

Çağlar; Görevde Yükselme Sınavı öncesinde henüz şef kadrosunda bile olmayan ve geçen yıl yapılan şeflik sınavını dahi kazanamayanların bu yılki sınav öncesinde vekaleten Enstitü ve fakülte sekreterliklerine atanmalarını etik bulmadıklarını ifade etti. Ayrıca kurum çalışanları içerisinde kurumun ihtiyacına göre değil kişilerin yönetime yakınlıklarına göre görevde yükselme sınavı açıldığı ve isme tahsisli gibi görünen ilanların kurum çalışanları arasında çalışma barışını da zedeleyeceğini ifade etti.

Geçmişte ulusal basına da konu olan tezsiz yüksek lisanslarda usule uygun olmayan şekilde fazladan ders ücretleri ödenerek kurumun zarara uğratıldığı yönündeki iddialar sonucunda şuan bir denetimin yapıldığı duyumlarını aldıklarını ifade eden Çağlar adaletin geç de olsa bir gün tecelli edeceğini söyledi.

Çağlar ayrıca promosyon binası ile ilgili de yargıda devam eden dosya hakkında bilgi vererek dosyanın YÖK'e gittiğini, soruşturma için savcılığın izin istediğini ifade etti. "'Haramın binası olmaz' derlerdi doğru imiş" diyen Çağlar; usulsüz ve bize göre fahiş fiyatlarla yapılan binanın kampusun en yeni binası olmasına rağmen en küçük rüzgarda bile çatısının uçtuğunu ve binanın şimdiden su almaya başladığını söyledi.

Sendika olarak hep yapıcı olduklarını ancak üniversite yönetiminin hep "biz yaptık oldu biz mutlak gücüz” yaklaşımından istişareye ve eleştiriye kendilerini kapatarak hep hata ettiklerini dile getiren Çağlar, "En ufak eleştiriye tahammülü olmayan rektörün ona yol gösterme amaçlı yaptığımız yapıcı eleştirileri bile yargıya taşıdı ve Basın Sözcüsü Ömer Altın'a soruşturmalar açarak yıldırmaya çalıştı" dedi. Çağlar, Eğitim Bir Sen'in sendika kültüründe yılgınlık ve sinmişlik yada bir rehavetin olamayacağını bu nedenle de her şeyin adil ve yolunda gittiği bir sürece kadar sendikal hakları ile yasalar çerçevesinde mücadele edeceklerini ifade etti.

Çağlar, Kelkit projesi soruşturması kapsamında sembolik ve ayarlanmış izlenimi ile bir bayan soruşturmacı atandığını ve onunda yakın bir zamanda Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü ile ödüllendirilmek istendiği duyumunu aldıklarını ifade etti.

Yeni atanan genel sekreterin de yandaşlık düsturu ile hareket ettiğini ifade eden Çağlar; usulüne uygun olmayan atamalar ve usulüne uygun olmadan alınan döner sermaye ödeneklerinin ve yanlış yapacağı işlerin sonucunda rektörün geçmişteki görevden aldığı 6 genel sekreter gibi onu da kavgalı bir şekilde görevden alabileceğini hatırlattı.

Çağlar, son olarak çökmek üzere olan köprü, eksik teslim edilen tıp binası gibi fiziksel mekanların dışında en büyük sorunun yeni kurulan üniversitelere gitmek için ayrılan akademisyenlerin gitmesi ile kurumun ciddi sıkıntılara gireceği endişesi, ayrıca tıp fakültesindeki eksik akademik kadro yüzünden bazı polikliniklerin çalışmadığı gelen hekimlerin burayı bir sıçrama tahtası gibi görüp kadro aldıktan bir kaç yıl sonra başka kurumlara geçtikleri bunu da yönetimin yanlış yaklaşımları yüzünden engellenemediğini ifade etti.