Deri sektörüne 20 milyon TL'lik ÖTV darbesi
Deri üretiminde hayati önem taşıyan yağlara kilo başına 0,9 TL Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) uygulaması başlatıldı. Krizde ayakta kalmak için çırpınan üreticiler maliyeti 20 milyon dolara ulaşan artışın geri çekilmesini istiyor.
Resmi Gazete'de 28.02.2009 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 5838 sayılı yasa uyarınca sektörün üretimde kullandığı ve yıllık yaklaşık 20.000 Ton ithalat hacmi olan yağlama müstahzarlarına kilo başına 0,9 TL'lik ÖTV uygulamasına başlandı. Getirilen ÖTV uygulaması krizin gölgesindeki sektöre ağır bir darbe vurdu. Türkiye Deri Vakfı'nın yaptığı açıklamaya göre bu yağlar balık yağı, soya fasulyesi yağı, sentetik yağ gibi doymuş yağlardan yapılmakta ve içeriğinde su ihtiva etmektedir. Bu nedenle başta akaryakıt olmak üzere başka sektörlerde kötü amaçlarla kullanımı da mümkün değildir.
TÜİK verilerine göre 2006 ve 2007 yıllarında yaklaşık 20 bin ton ithalatı gerçekleştirilen bu ürüne iç üretimi de eklendiğinde yaklaşık 30 milyon TL'lik bir fatura ortaya çıkıyor. Sektördeki hiçbir derneğin, vakfın ve ihracatçı birliğinin görüşü bile alınmadan apar topar başlayan uygulama karşısında sektör, olan biteni anlamakta zorlanıyor.
Türkiye Deri Vakfı Başkanı Mahmut Yeşil, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, dünya ve Türkiye ekonomisinin bu kadar kotu olduğu bir dönemde tabakhaneleri yok etmek adına bundan daha kotu bir karar alınmasının mümkün olmadığını belirtti. Talebin hiç olmadığı, alacakların tahsil edilemediği bu ortamda böyle bir kararın alınmasının moralleri daha da bozduğunu aktaran Yeşil, "Bu karar üreticiye hizmet etmemektedir. Tabakhanelerin bu ekstra yükün bir tek kurusunu müşterisinden talep etmesi bugün için mümkün değildir." Şeklinde konuştu.
Son yaşanan finansal krizde işçi çıkartmamak için karından fedakârlık eden, elindeki pazarları Uzakdoğulu rakiplerine kaptırmamak için her şeyini ortaya koyan deri sektöründeki üreticiler, yapılanın yanlış olduğunu ve bir an önce bu yanlıştan dönülmesi gerektiğini düşünüyor. Sektörden alınan bilgiye göre söz konusu yağları yurtiçinde üreten birkaç firmanın girişimiyle başlamış olan bu uygulama ihracatçı sektörün maliyetlerini artırarak net döviz kazandıran sektöre ağır darbe vurdu. Her alanda üretim maliyetlerinin rekabet içinde oldukları ülkelerle aynı seviyelerde olması için yıllardır mücadele eden ve 2008 yılında Tekstil ve Hazır Giyim sektörleri ile birlikte gerçekleştirdikleri ESDK (Ekonomik Sorunları Değerlendirme Kurulu) sürecinde istihdama, ihracata katkısı nedeniyle öncelikli sektörlerden olduğu kabul edilen deri sektörü haksızlığa isyan ediyor. İç talebi canlandırmak adına hükümetin attığı adımlar, vergi indirimleri gündemde iken, iç ve dış talebi ciddi biçimde daralan deri sektörü destek beklerken böyle bir darbe ile karşılaşmıştır.
(CİHAN)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.