Krizden kârlı çıkmak!

Ekonomist Dr. Rüştü Bozkurt, dünyada yaşanan 148 büyük ekonomik krizin en fazla 18 ay sürdüğüne dikkat çekerek, son krizde 12 ayın geride kaldığını, bu durumdan karlı çıkmak isteyenlerin fırsatları iyi değerlendirmesi gerektiğini ifade etti.

MODEKO 20. İzmir Mobilya Fuarı kapsamında 'Mobilya Sektörünün Dünü, Bugünü, Yarını' konulu konferansta konuşan Ekonomist Dr. Rüştü Bozkurt, küresel krizin Türkiye'ye yansımalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kriz kavramının bileşenlerinin iyi analiz edilmesi gerektiğinin altını çizen Bozkurt, "Çin kültüründe kriz sözcüğü iki resimle anlatılır. Bu resimleri ayırdığınızda biri 'fırsat', diğeri 'tehlike' demektir. Kriz kavramının bileşenlerini iyi bilenler; her krizin yarattığı tehlikeler kadar fırsat kapılarını açtığının bilinciyle arayışlarını iki yönlü geliştirir. Aşırı yada noksan değerlendirme tuzağına yakalanmazlar. Eğer bir kriz döneminde fırsatları değerlendirmek, tehlikeleri de en düşük maliyetle atlatmak istiyorsak; panik yapmadan; dingin düşünerek; tehlikeleri doğru tanımlama kadar fırsatları öngörmeye de gerekli önemi vermeliyiz. Önemli olan, kendi özgül koşullarımızı dikkate alarak öngörme ve önlem alma disiplinini işletmektir." diye konuştu.

Bozkurt, şu an ortak değerlerin saptama, ortak irade oluşturma, ortak yararları netleştirme, ortak projeler üretme ve ortak kurumları işletme ve uzun dönemli geleceğin güven altına alınma zamanı olduğunu kaydetti. Mobilya sektörünün 2023 yılında yaklaşık 15 milyar dolar ihracat gerçekleştirmesinin beklendiğini hatırlatan Bozkurt, İzmir'in de bu fırsatları değerlendirmek için gerekli yapısal ve ekonomik özelliklerin bazılarına sahip olduğunu ifade etti. Bozkurt, "Gereken entelektüel birikim ve deneyim İzmir'de mevcut" dedi. Bozkurt, "Mobilya her ülkede üretilebiliyor, sektöre giriş kolay. Bunun için de rekabette akıl, tasarım ve yaratıcılık gerektiriyor. Satışta marka ve imaja bağımlılık artıyor" diye konuştu. 

Türkiye'nin, lojistik maliyetlerinde Çin ve Hindistan gibi ülkelere göre büyük avantaja sahip olduğuna değinen Bozkurt, dünyada orta sınıf nüfusunun 3 milyara ulaşmasının beklendiğine dikkat çekerek, orta sınıfın harcanabilir gelirinin yönlendirici etkisinin, zevkleri ve tüketim algılamasının etkilerinin de sektöre avantaj sağladığını belirtti. Ürün değil, yaşam tarzı satışına yönelişin güçlendiğine işaret eden Bozkurt, şöyle devam etti: "Kullanım zamanında kısalma, değişim katsayısında artış yaşanıyor. İnternet kuşağı ve tavsiye odaklı satın alma kalıbının etkisi hissediliyor. Çevre duyarlılığı göz önüne alınıyor. Ataerkil aileden çekirdek aile ve parçalanmış aile yapısına kayışın etkileri görülüyor. Butik üretimden sınai tipi üretime gidiliyor. Sermaye bağımlılığı artıyor. Müşteri teslimi ve hızlı erişim pazarda avantaj sağlıyor."

Yan sanayide problemlerin olduğuna değinen Rüştü Bozkurt, "Yan sanayi olmadan tam sanayi olmaz. Mobilya ihraç ediyoruz ama unutmamalı ki ithal girdilerin oranı yaklaşık yüzde 50. Bu oranı yüzde 30'un altına çekemediğimiz müddetçe mobilya ihracatı yaptığımızdan bahsedemeyiz" dedi.

Konferansta, özellikle mobilya sektöründe, krizin nasıl fırsata dönüştürülebileceği konusunda bir konuşma gerçekleştiren Rüştü Bozkurt; sektörün geleceğinin teknoloji ve üretim, rekabet ve sürdürülebilirlik, pazarlama yöntemleri, insan kaynağı çerçevesini vurguladı. Bozkurt, İzmir'in geçmişte yararlanamadığı fırsatları artık kaçırmaması gerektiğini ifade etti. Konferans Efor Fuarcılık, İzmir Mobilyacılar Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, Ege İhracatçı Birlikleri, İzmir Ticaret Odası ve Dünya gazetesi katkıları ile gerçekleşti. İzmir Mobilyacılar Odası Başkanı Mustafa Kara, Ege İhracatçı Birlikleri Mobilya Çalışma Komitesi Başkanı Müjdat Kemer, EBSO Mobilya Sanayi Komite Başkanı Eftal Serter, İzmir Ticaret Odası Meclis üyesi Nevzat Artkıy toplantıda hazır bulundu. 


(CİHAN)