Felçliler için umut
Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) araştırmacıları, vücutta yenilenemeyen dokular arasında bulunan sinir dokularında meydana gelen iyileşemeyen hasarlarda, kök hücrelerin kullanımını içeren "sinir doku mühendisliği" çalışmalarında önemli başarı gösterdiler.
ODTÜ Biyolojik Bilimler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vasıf Hasırcı başkanlığında çalışan ekip, kök hücreleri farklılaştırarak elde edilen sinir hücrelerini "fotolitografi" ve "elektroeğirme" yöntemlerini kullanarak organize doku olmaya elverişli bir biçimde yönlendirmeyi başardı. Sinir sistemi hasarları için önem taşıyan çalışmanın bundan sonraki aşamasında söz konusu sinir hücrelerinin oluşturduğu 3 boyutlu yapı, tavşanlar üzerinde denenecek.
Prof. Hasırcı, günlük hayatta rastlanan kazalarda sinir sisteminin alabileceği mekanik, ısıl ya da kimyasal darbelerin merkezi ya da periferal sinir sisteminde tedavi edilemez hasarlara yol açabileceğini anlatarak, bunlar arasında bulunan omurilik yaralanmasının hasar boyutu ve derecesine göre kendiliğinden iyileşmesi mümkün olmayan bozukluklara neden olduğunu anımsattı.
Merkezi sinir sistemi hasarlarının yanı sıra, periferal sinir sisteminde de travma sonucu oluşan hasarların oldukça yaygın olduğuna işaret eden Hasırcı, merkezi sinir sisteminde, hücrelerin çoğalamamasından dolayı dokunun kendini yenilemediğini, periferal sinir sisteminde ise ancak bir santimetreden daha kısa olan sinir kopmalarında sinir uçlarını dikerek birleştirmenin mümkün olduğunu anlattı.
Periferal sinir dokusundaki hasarlarda dokunun yenilenmesinin mümkün olmadığını kaydeden Hasırcı, "Bu eksiklik, otolog sinir grefti ismi verilen ve hastanın vücudundaki başka bir bölgeden alınan sağlıklı bir sinir dokusuyla yapılan aktarımla tedavi edilmekte ya da biyolojik veya sentetik malzemelerden yapılan bir sinir kılıfı ile zarar görmüş bölge kendiliğinden iyileşmeye doğru yönlendirilmeye çalışılmaktadır. Şu günlerde ABD Gıda ve İlaç Yönetimi (FDA) tarafından onaylanan biyolojik kaynaklı çeşitli sinir yapıları 3 santimetreden kısa sinir boşluklarını doldurmakta köprü ya da kılıf olarak kullanılabilmektedir." bilgisini verdi.
Hasırcı, otolog sinir dokusunun yeterli olmaması ve kullanılmakta olan yapay sinir yapılarının uzun sinir boşluklarını doldurmada başarısız kalmasının ve doku rejenerasyonunu sağlayamamasının, yeni yaklaşım olan "sinir doku mühendisliği" alanındaki çalışmaları hızlandırdığına dikkat çekti.
ODTÜ laboratuvarlarında yürüttükleri doku mühendisliği çalışmaları kapsamında yapay kemik, kıkırdak ve yapay kalp kasının yanı sıra yapay sinir dokusu üretimi çalışmaları yürüttüklerini belirten Hasırcı, sinir dokusu oluşturma çalışmalarının doktora öğrencisi Deniz Yücel'in, Ocak 2009'da doktora tezini tamamlamasıyla önemli aşamalar kaydettiğinin altını çizdi. Hasırcı, ürettikleri prototip yapının biyolojik ortamda davranışını sınayabilmek için tavşanlar üzerinde deneme çalışmalarını başlatacaklarını sözlerine ekledi.
AA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.