Müslümanlar ‘helâl’de birleşsin!

ÜMMETİN GÖZÜ İSTANBUL'DA-TIKLAYIN

Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Denetleme ve Sertifikalandırma Araştırmaları Derneği (GİMDES) öncülüğünde 2. Uluslararası Helâl Gıda Konferansı, Eyüp, Feshane Uluslararası Kongre ve Kültür Merkezi’nde başladı. 20’nin üzerinde ülkeden helâl gıda konusunda uzmanlaşmış bilim adamlarının katıldığı konferansta, helâl gıda sertifikalandırmasında, Müslümanların tek bir standartta buluşması konusu ele alındı. GİMDES, Dünya Helâl Birliği’ne 40. üye olarak kabul edilirken, ihracatçı firmalara helâl sertifikası düzenlemeye de başladı. Konferans, başta gazetemiz olmak üzere, Türkiye İhracatçılar Meclisi, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği ile Anadolu Aslanları İşadamları Derneği tarafından da destekleniyor.

HELÂL GIDADA ULUSLARARASI STANDART
Hafız Abdulkadir Örnek’in okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programın açılış konuşmasını Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Denetleme ve Sertifikalandırma Araştırmaları Derneği (GİMDES) Başkanı Dr. Hüseyin Kami Büyüközer yaptı. Türkiye'de 25 yıldır helâl gıda sertifikalandırma konusunda çalışmalar yaptıklarını hatırlatan Büyüközer, dünyanın 60 ülkesinde helâl gıda sertifika çalışması yapıldığını; ancak her birinin birbirinden farklı, kopuk standartlarla olduğunu belirterek, konferansın amacının bütün Müslümanların tek bir standartta tek bir sertifikalandırma programında buluşması olduğunu kaydetti. Konferansta konuyu tartışmaya açtıklarını ifade eden Büyüközer, “Bu bir iman meselesi. Dünya üzerinde yaşayan 2 milyar Müslüman’ı ilgilendiren bir konu” sözleriyle helâl sertifikalandırmanın ekonomik ve sosyal boyutuna dikkat çekti.

TÜRKİYE’Yİ KRİZDEN ÇIKARIR
Dünyada 2 trilyon dolarlık helâl sertifikalamalı ürün potansiyeli olduğunu, Müslümanların bunun 10'da birini dahi gerçekleştiremediğine dikkat çeken Büyüközer, Türkiye'nin kriz sebebiyle kaybettiği ihracat pazarları açığını da helâl sertifikalı ürünlerle aşabileceğini kaydetti. Müslümanların ‘Koşer’ denilen Yahudiliğin helâl gıda ürünlerine talip olduğunu dile getiren Büyüközer, “Ancak biz biliyoruz ki; Koşer, her üründe helâl sertifikasının yerini tutmuyor. Koşer, 250 milyar dolarlık bir pazarı yakaladı” diyerek bu konudaki ihtiyacı vurguladı.

KARAHASANOĞLU: KONFERANSTAN ÇIKACAK SONUÇ ÖNEMLİ
Konferansa katılan gazetemizin Genel Yayın Koordinatörü Mustafa Karahasanoğlu, Helâl Gıda Konferansı’nın çok önemli bir platform olduğunu ve buradan çıkan sonuçların uluslararası anlamda etki oluşturacağına inandığını belirtti.

Gazetemiz yazarlarından Hasan Aksay bir selamlama konuşması yaparken, yazarımız Abdurrahman Dilipak da konferansı izleyenler arasında yer aldı. Konferansta ayrıca İBB Belediye Başkan Danışmanı Prof. Dr. Erman Tuncer, ASKON Başkanı Mustafa Koca, MÜSİAD Yönetim Kurulu üyelerinden Dr. Halim Aydın, Ensar Vakfı Başkan Yardımcısı Ali Erilli programda kısa birer konuşma yaptılar.

KATKI MADDELERİ ZARAR VERİYOR
Uluslararası konferansın ilk oturumu, Endonezya’dan Dr. Nadratuzzaman Hosen’in başkanlığında yapıldı. Konferansta gazetemiz yazarlarından Merve Kavakçı, Prof. Dr. Mustafa Nutku, Prof. Dr. Ali Nihat Eskioğlu ve Amerika’dan Dr. Ahmed Sakr birer tebliğ sundu. “Müslüman Toplumların Helâl Talebi” başlıklı oturumda söz alan Dr. Ahmed Sakr, konuşmasında gıda maddelerine eklenen katkı maddelerinin oluşturduğu zararlardan örnekler verdi. Helâl Gıda Konferansı’nın öğleden sonraki bölümünde ise “Helâl Standartlarda Müştereklik” ve “Helâl Ekonomik Sistemin Sosyopolitik-Stratejik Olabilirliği” konuları altında iki oturum daha yapıldı. Helâl Gıda Konferansı, bugün yapılacak olan üç oturumun ardından açıklanacak kapanış bildirgesi ile sona erecek.

HELÂL GIDA PAZARININ BÜYÜKLÜĞÜ 2 TRİLYON DOLAR
Dünyada 2 milyara yakın Müslüman’ı yakından ilgilendiren helâl sertifikalama, Müslüman tüketici için kabul edilebilir gıdanın ve tüketilebilir ürünün üretilmesi anlamını taşıyor. 
Helâl sertifikalanmış ürünler pazarı yaklaşık 2 trilyon dolarlık bir pazar. 
Türkiye’nin bu konuda adım atması durumunda, helâl sertifikalandırılmış gıda ihracatından milyonlarca dolar pay alabileceği belirtiliyor. Müslüman ülkelerin helâl sertifika konusundaki ortak adımı, Müslümanların “koşer” denilen Yahudiliğin helâl gıda ürünlerini tercih etmesini de engelleyecek. Koşer, Müslümanlar için helâl sertifikasının yerini tutmasa da 250 milyar dolarlık bir pazara hükmediyor.

***

Müslümanların önüne ‘Haham’ kaşeli etler getiriliyor

Yazarımız Merve Kavakçı, 2. Uluslararası Helâl Gıda Konferansı’nda sunduğu tebliğde, Amerika’da yaşayan Müslümanların gıda maddelerindeki haram-helâl kavramlarına olan hassasiyetlerini dile getirdi. Amerika’da bulunan market ve restaurantlarda helâl gıda kavramının koşer kapsamında olduğuna dikkat çeken Kavakçı, Amerika’ya yeni giden Müslümanlarda bilinç eksikliği sorunu meydana geldiğini ifade etti. Kavakçı “Müslümanlar, havayollarında bile sıkıntı yaşıyorlar. Havaalanlarında yemek yemek isteyen Müslümanların karşısına hahamın mührü vurulan etler getiriliyor. Bu da Müslümanlara yeni bir gıda sertifikası standartı olmasının gerekliliğini gösteriyor” dedi.

***

‘YAHUDİLERE İNANMAYIN’ UYARISI
Kaliforniya İslâmî Eğitim Merkezi Müdürü Ahmed Sakr, Müslümanların, Yahudilerin helâl gıda sertifikası olan Koşer’in damgalı ürünlerinin helâl olduğuna inanmaması gerektiğini söyledi. Sakr, helâl gıda konusunda çok yanlış anlamalar olduğunu belirterek, “Örneğin eti taze göstermek için ete sodyum sülfat sıkılıyor, bunun kanserojen etkisi bulunuyor. Bunun gibi birçok örnekler verilebilir. Kesilen hayvanın etinin helâl olması için hem hayvana verilen yemin, hem de kesilme şeklinin helâl olması gerekiyor” diye konuştu. Sakr, Müslümanların kendi helâl gıda konusunda kendi sistemini ve organizasyonunu oluşturmasının gerektiğini sözlerine ekledi.

ÜSAME KARAKIŞ-VAKİT