MAyınlı araziler tarıma açılmasının kârı!

MAyınlı araziler tarıma açılmasının kârı!
Mayınlı arazilerin tarıma açılmasıyla, elde edilecek yıllık net gelir 20 milyon doların üzerinde

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, mayınlı arazilerin tarıma açılması durumunda elde edilecek yıllık net gelirin 20 milyon doların üzerinde olacağını belirti. 

Gökhan Günaydın, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin Suriye sınırında 510 kilometrelik bir koridorda ve değişen genişlikte uzanan, Hatay, Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa, Mardin ve Şırnak illerinde yer alan 216 bin dekar mayınlı alanın, 49 yıllığına, mayın temizleme işini yapacak yabancı şirketlerin kullanımına devredileceğini hatırlattı. 

Türkiye'de döşeli bulunan kara mayınlarının 2014 yılına kadar temizlenmesi gerektiğini kaydeden Günaydın, "1954 yılından başlayarak, yöre çiftçisinden yapılan kamulaştırmalar ve Hazine arazilerinin kullanımıyla mayınlanan alanların, 55 yıl sonra yeniden üretime dönüyor olmasının sevindiricidir. Ancak, bu toprakların kimin elinde olacağı ve nasıl kullanılacağının, hem ülke güvenliği hem de gıda güvenliği açısından stratejiktir, yaşamsal önem taşımaktadır." dedi. 

TBMM'de görüşülmekte olan yasa tasarısının kabulü halinde, 2009 yılında ihalenin yapılacağı varsayımıyla, yabancı şirketlerin 2014'e kadar mayınları temizleyerek 2058 yılı sonuna kadar bu arazileri tarımsal amaçla kullanacaklarını belirten Günaydın, "Bu çerçevede, yöre halkının yarım yüzyıl evvel kendilerinden alınarak kamulaştırılan arazilere girememesi bakımından değişen hiçbir şey olmayacaktır." ifadesini kullandı. 

Sözü edilen mayınlı alanlarda, birinci ve ikinci sınıf tarım arazilerinin en büyük oranı oluşturduğunu vurgulayan Günaydın, şöyle devam etti: "İşlenebilir tarım arazilerinin yanında, daha düşük miktarlarda olmak üzere mera alanları, orman ve makilik alanlar ile leçenik volkanik kayalarla kaplı alanlar bunmakta. Mayınlı arazilerin işlemeli tarıma elverişli bölümünün, illere göre değişmekle birlikte, yüzde 80'e yakın bir oranda, yaklaşık 170 bin dekar olduğu hesaplanmıştır. Bu arazinin yüzde 70'inin sulanabilir özellikler taşıdığı değerlendirilmekte." 

Günaydın, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde, bir dekar alandan elde edilen net gelirin mercimekte 100, mısırda 150, buğdayda 174, pamukta 190, zeytinde 640 ve Antep fıstığında 650 lira olduğunu belirtti. 

Sebze, meyve, bağcılık, seracılık, hayvancılık ve organik tarım gibi faaliyetlerin, yaratılacak katma değeri daha da yükselttiğini vurgulayan Günaydın, şunları kaydetti: "Bu çerçevede, dekar başına net gelir ortalaması 180 lira olarak değerlendirildiğinde, mayınlı arazilerin tarıma açılması durumunda elde edilecek yıllık net gelirin 20 milyon doların üzerinde olacağı hesaplanmaktadır. Üretim gücünü örneklendirebilmek açısından, tümüyle mono kültür tarım yapılması varsayımıyla, söz konusu alandan yılda 85 bin ton pamuk veya 102 bin ton buğday veya 212 bin ton mısır elde etmek mümkündür." 

Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin Türkiye'nin gelişmişlik düzeyi en düşük bölgelerinden olduğuna işaret Günaydın, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Mayınlı arazilerin temizleme sonrasında yöre çiftçisine tahsis edilmesi durumunda yaratacağı istihdam, Türkiye'nin sosyal dengeleri açısından çok önemli. 170 bin dekar işlenebilir tarım alanı, Türkiye ortalama işletme ölçeği olan 59 dekarlık işletmelere bölündüğünde, 2881 adet tarım işletmesi doğmaktadır. Her bir hanenin en iyimser tahminle tarım işinde çalışabilecek yaşta olan 5 kişiden oluştuğu düşünüldüğünde, 14,405 kişilik bir istihdam kapasitesi ortaya çıkmaktadır." 

(CİHAN)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.