"Aşı yaptırsalardı ölenlerin yüzde 70'i hayatta olabilirdi"

Kent Konseyi Kadın Meclisi Sağlık ve eğitim kozalarının düzenlediği halka açık Konferanslar dizisinin ilki Acıbadem Hastanesinde yapıldı. Konferansa Çukurova Üniversitesi'nden katılan Prof. Dr. Yeşim Taşova, konuklara "Domuz Gribi ve Aşı-Kafamız Neden Karışık?" konusunda bilgi verdi. 

Domuz gribinden korunma yolunun aşı ve dezenfekte tedbirler olduğunu söyleyen Taşova, Sağlık Bakanlığının aldığı tedbirleri çok yerinde bulunduğunu ve risk grubundaki kişilerin aşı olmalarının kendi ve çevrelerindeki insanların sağlıkları açısından faydalı olacağını kaydetti.

Salgının kuş gribinde yaşanması halinde dünyada 40 milyondan fazla insanın ölebileceğini aktaran Taşova, en büyük korkularının kuş gribinin insandan insana geçebilecek değişime uğraması olduğunu vurguladı. Domuz gribinin mevsimsel grip kadar öldürdüğüne dikkat çeken Taşova, şu andaki gripten çok daha fazla kişinin etkilenmesi nedeniyle ölümlerinde çok olduğunu anlattı.

Dünyada hızla yayılan grip nedeniyle Adana'da 15-20, Türkiye genelinde de 415 kişinin yaşamını yitirdiğini hatırlatan Taşova, bu kişilerin aşılanması durumunda ölümlerin yüzde 70'inin şu anda hayatta olabileceğini ileri sürdü. Dünyada 65 milyon doz aşı yapıldığını henüz yan etkisinin görülmediğini dile getiren Prof. Dr. Taşova, Türkiye'de yapılan aşılardan dolayı 27 kişinin yan etki nedeniyle şikayette bulunduğunu belirterek; "Bunların 20'si aşı sırasında korkudan dolayı titreme, kasılma, terleme gibi şikayet. Yani aşıyla alakası yok. Diğer 7'si ise lokal hafif etkiler. Çocuklarımızı yaptırdığımız diğer toplu aşılarda risk ne ise bunda da aynı." diye konuştu.

Sağlık Bakanlığı'nın aldığı tedbirleri çok yerinde bulduğunu vurgulayan Taşova şunları söyledi: "Ülkemizde aşı ücretsiz yapılıyor. Birçok ülke buna hazırlıksız yakalandı. Bu salgından korunmanın yolu aşıdır. Bunun yanında dezenfekte önlemleri de önemli"

Prof. Dr. Yeşim Taşova, domuz gribi şüphesi olan hastalar ile muayeneyi gerçekleştiren hekimlerin de mutlaka maske takmaları gerektiğini hatırlattı. Domuz gribinin belirtilerini 38 derece ateş, öksürük, boğaz, baş, kas ağrısı, bulantı, kusma, ishal şeklinde sıralayan Prof. Dr. Taşova, gebe kadınların, sağlık personelinin, 6 aylık bebeklerin ve erişkinlerin risk gruplarını oluşturduğuna dikkat çekti. Hastalığın önlenmesinde aşılama, el yıkama, burunun kapatılması, hastayken ateşsiz geçen 24 saatte evde kalınması gibi koruma yöntemleri üzerinde duran Taşova, hasta kişiler ile hasta olmayanlar arasında 1 metre mesafenin konulmasını tavsiye etti.

Prof. Dr. Taşova, okul önerilerini "Hasta olunduğunda evde kalınmalı. Hasta öğretmen ve öğrenciler ayrı tutulmalı. Rutin temizlikler yapılmalı. Hasta olan yüksek risk grupları tedavi edilmelidir." şeklinde aktardı Taşova, dünyayı sarsan bu hastalığa hekimlerin yoğun ilgi göstermesinden memnunluk duyduğunu kaydetti.

Pandemik İnfluenza A (H1N1) virüsünün neden olduğu domuz, kuş ve insan grip virüslerinin bir karışımı olarak ortaya çıkan hastalığın yeni olduğunu dile getiren Taşova, " Çok şükür ki bu salgını kuş gribinde yaşamadık." şeklinde konuştu.

(CİHAN)