Üniversite problemleri halolmadan olmaz

Üniversite problemleri halolmadan olmaz
Kayseri Erciyes Üniversitesi tarafından 'Üniversite sorunları ve çözüm yolları' konulu toplantı düzenlendi. Toplantının açılış konuşmasını yapan Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, ülkelerin temel sorunlarından birisinin eğitim ol

Üniversitelerin yaşadıkları sorunlarının dile getirildiği toplantı Sabancı Kütler Sitesi Konferans Salonu'nda yapıldı. Toplantıya çok sayıda üniversitenin rektörü, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Rektör Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, toplantının açılış konuşmasında, bu toplantının Yüksek Öğrenim Kurulu (YÖK) tarafından düzenlenen toplantı olmadığı gibi ona karşı da yapılan bir toplantı olmadığını açıkladı. Prof. Dr. Keleştemur, ülkelerin yaşadıkları problemlerin başında ekonomi ve ekonomiyi çözecek insanında eğitimi olduğunu belirterek şöyle konuştu: "Bugün ülkemizin karşı karşıya bulunduğu birtakım sorunlar vardır. Ortak problemlerimiz vardır. Gerek iç dinamiklerden kaynaklanan, gerekse insanların karşı karşıya bulunduğu bu problemlerle uğraşmak zorundayız. Gelecekte de uğraşacağız. Türkiye onurlu bir ülke olarak tarih sahnesinde dünya milletleri sahnesinde yaşamını sürdürmek istiyorsa problemleri çözmek zorundadır. Ama iki temel problemimiz vardır. Bunlardan birincisi ekonomik problemlerdir. Ki bu dünya ülkelerini belirli zamanlarda etkilemektedir. Kriz gibi. Bir diğer problem eğitimdir. Bütün problemlerin çözümü insan odaklı olduğu için ekonomik problemleri de çözecek olana yine eğitilmiş insanlardır. Temel problemlerimiz eğitim problemi ve bunun temelinde yatan üniversite problemi olduğunu düşünüyoruz. Dolaysıyla üniversite problemini halletmemiş bir Türkiye'nin diğer problemlerini de halletmesi beklenemez. Bu bakımdan üniversite probleminin halledilmesi, üniversitelerin daha çağdaş ve modern seviyeye ulaşması için toplumsal bir seferberliğe inanıyoruz. Problemlerin çözümü kolay olmaz. Kısa sürede çözülmesini beklemiyoruz. Bunun da bilincindeyiz. Üniversite meselesi kolay çözülecek bir mesele değildir. Çünkü her gün yeni problemler ortaya çıkarak devam etmektedir."

Üniversite problemlerinin sadece Türkiye'nin yaşadığı Türkiye'ye has bir problem olmadığına vurgu yapan Keleştemur, "Ortada bir mesele vardır. Bunun çözümü önemlidir. Bunların çok dinamik şekilde konuşularak ve tartışılarak çözüme kavuşturulması için çalışılıyor. O zaman Türkiye'de de öyle olmalıdır. Türkiye'nin de temel meselesi budur. O zaman bu meseleyi çözmeden diğer meseleleri çözemeyiz. Bu meselelerin boyutları var. Bu mesele sadece YÖK tarafından çözülemez. YÖK yoğun bir şekilde çalışıyor. Ortaya çıkan problemleri iyi niyetle halletmeye çalışıyor. Ama üniversite yöneticileri, çalışanları ve öğrencileri olarak bulunduğumuz, yaşadığımız problemlerle ilgili konuşmamız, tartışmamız ve çözüm yolları bulup öneri haline getirmemiz gerekir. Bundan dolayı sorumluluk içinde olduğumuzu düşünüyoruz." diye konuştu.

'Bilim-Araştırma Dünyası'nda Türkiye'nin Yeri'ni anlatan TÜBİTAK Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Ziya Cebeci, 2013 yılında Gayrisafi Yurt İçi Hasıla'da ARGE çalışmalarına ayıran payın yüzde 2 olmasını hedeflediklerini belirtti. Bugün itibarıyla bu rakamın yüzde 0.71 olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Ömer Ziya Cebeci, gelinen noktayı küçüksemediklerini ifade ederek, "Türkiye, 2002 yılından bu yana bilim ve araştırmaya çok ciddi ödenekler ayırmıştır. Bilim ve araştırmaların desteklenmesi ve ARGE çalışmalarına verilen destek üst seviyelere çıkmıştır. Ama bu yeterli değil. Daha çok çalışmamız gerekiyor." dedi. Prof. Dr. Cebeci, özel sektörün ARGE çalışmalarına verdiği desteğin ve çalışmaların arttığına işaret ederek, bu oranın üniversitelerle aynı seviyeye geldiğini ve yüzde 44'leri geçtiğini söyledi.

Cebeci, üniversitelerde bu oranın düşmediğini ama beklenen seviyede de yükselmediğine dikkat çekerek, şu bilgileri verdi: "Dünyada bilim ve araştırmalar için tam zamanlı çalışan 7.1 milyon bilim adamı vardır. Nüfus başına milyon kişiye bin 63 araştırmacı düşüyor. Bilim ve araştırmalar için dünyada harcanan miktar 1 trilyon 138 milyar dolardır. Araştırma harcamaları ise 1.7 oranında. Avrupa ülkelerinde 1.77. Bizde ise 0.72-73 seviyelerindedir. Gelişmiş ülkelerin bu konuda çok etkin olduğunu görüyoruz. O nedenle biz 2013 yılında 0.72 olan payı yüzde 2 hedefliyoruz. Bu kolay olmayacaktır. Ama Türkiye bu konuda çok mesafe kat etti. Bunu başaracağına da inanıyoruz." dedi.

Cebeci, Türkiye'de tam zamanlı çalışan araştırmacı sayısının yani bilim adamının 52 binler seviyesinde olduğunu belirtti. Bu rakamın çok düşük olduğuna dikkat çekerek, 2008 yılı itibarıyla bilim ve araştırmalara 7 milyar dolar harcandığını söyledi. Cebeci, 2013 yılındaki hedeflere ulaşmak için yapılacak harcamanın ise Türkiye için 21.5 milyar dolar olacağını vurguladı. Üniversitelere bu konuda ciddi görevler düştüğünü ve mezun olan öğrencilerin üniversitelerin de doktoralarını tamamlamasının önemine vurgu yaptı.

Toplantı, gün içerisinde farklı konularda akademisyenler, gazetecilerin konuşmalarıyla devam etti. Erciyes Üniversitesi, yapılan bu toplantıyı rapor haline getirerek, üniversitenin sorunları ve çözüm yolları ile ilgili farklı kurumlara bilgi sunacak.

(CİHAN)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.