Başbakan'ın performansı ve muhalefet

Başbakan'ın performansı ve muhalefet

Başbakan Tayip Erdoğan deprem vesilesiyle dün Elazığ’daydı. Hem deprem felaketzedelerini ziyaret edip baş sağlığı diledi, hem de Ramazan Bayramına kadar yeni konutların yetişeceği müjdesini verdi.

Depremzedelerin TV ekranlarına taşan tevekküllerini, teslimiyetlerini seyretmişsinizdir. Allah verdi, Allah aldı inancı, kimi zaman en küçük felakette isyan edenlerle karşılaştırıldığında tam bir ibret levhasıydı. Başbakan da konuşmasında bu yüksek ahlak ve seciyeyi övdü.

Gerçekten de bölge insanı son derece mütedeyyin, temiz, nezih bir natura’ya sahip. Kimsenin devlet nerde açız, bizimle kimse ilgilenmiyor diye şikayet etmemesinin arkasında bu yüksek ahlak yatıyor. Bölgeye bölücü, Zerdüşist partinin girememesinin en önemli sebeplerinden biri de budur.

Teröre çare, çare diye çırpınanların bu ahlak anlayışından bazı sonuçlar çıkarmalarını temenni ederim.

Üzerinde durmak istediğim asıl konu Başbakan’ın performansı. Televizyonları açıyorsunuz Başbakan’ın aynı gün birkaç yerde konuştuğunu, toplantılara katıldığını görüyorsunuz.Bir başka gün hem yurt içinde hem yurt dışında yaptığı temasları seyrediyorsunuz. Bu müthiş bir performans.

Deprem bölgesine gelen tek lider de şu ana kadar Başbakan Erdoğan.

Muhalefet partileri hep şikayet ediyorlar. Eleştiriyorlar, ayak sürçüyorlar ama halkın en ihtiyaç duyduğu anda yanlarında yoklar. Muhalefet iki oturan Lidere emanet. Baykal da, Bahçeli de makam odalarında oturup sağa sola talimat vererek işi götürmeyi çok seven liderler. Taşraya çıkmak, halkın kalp atışlarını dinlemek onlara işkence gibi geliyor. Halktan uzaklaştıkça da politikaları halktan kopuyor.toplumun nabzını tutamıyorlar. Hangi tür beklentilerin seçmen tercihlerine yön verdiğini göremiyorlar.

Geçen seçim bu liderlerden biri miting için Elazığ’a gelmişti. Kaldığı otelin önünü gençler doldurmuş, Lideri görüp elini öpeceğiz diye bekleşiyorlardı. Otelin en büyük salonu da kahvaltı için hazırlanmıştı. O lider aşağıda heyecanla bekleyen gençlerin, partililerin arasına inmek yerine kahvaltısını odasında yapmayı tercih etmiş, herkesi her zaman olduğu gibi hayal kırıklığına uğratmıştı. Muhalefetin bu performansla başbakan Erdoğan’la rekabet edebilmesi mümkün değil. Çünkü başbakan her gün halkın içinde. Toplumu dinliyor, onların istek ve taleplerini görüyor, siyasetini de ona göre belirliyor. Ötekiler ise halka uzaktan bakıyorlar, toplumun ihtiyaçlarını, beklentilerini göremiyorlar, oluşturdukları ezbere siyasetin de toplumda hiç bir karşılığı olmuyor.

Dün bir defa daha gördüm ki, AK Parti Türk siyasetinde ilk defa üst üste 3 genel seçimi kazanan parti olacak. Bunun bir sebebi Başbakan’ın performansı ise bir sebebi de Başbakan’ın işini kolaylaştıran muhalefet liderlerinin performansıdır. Onun için Başbakan her seçimden sonra halka teşekkür ettiği kadar bu liderlere de teşekkür etmelidir. Ne MHP ne CHP bu kadro ve liderlerle başa oynayamazlar, asla iktidar da olamazlar. CHP ile MHP'yi öpüştürerek iktidar yapacağını sananlar yanıldıklarını yakında göreceklerdir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi