Serdar Arseven

Serdar Arseven

Akıllı olun, bölünmeyin!..

Akıllı olun, bölünmeyin!..

Saadet Partisi’nin kayyuma devredildiğinin duyulduğu andan itibaren kamuoyu haliyle bundan sonrasını tartışmaya başladı.
Ben buna zaten hazırlıklıydım.
“İşin içine Önder Sav girmişse bu iş tamamdır” diyordum.
Ve bu bilinçle…
Hayli zaman önce, “Parti kayyuma devredilirse tavrınız ne olur?” sorusunu Genel Merkez’deki hemen her etkili isme yönelttim.
Sonuç:
“Yeni bir Sıffin Savaşı’nın (Kardeş Kavgası) çıkmaması için gerekli olan neyse onu yaparız.”
Yani?
“Kongre’ye büyük ihtimalle katılmayız. Yeni bir partiyle yolumuza devam ederiz. Ve o kararın çıktığı günü yepyeni bir başlangıç noktası olarak işaretleriz!..”
Kayyuma devir kararının çıktığı gün de Saadet Genel Merkezi’ndeydim.
Ve aynı havanın devam ettiğini gördüm.
Umulan, önümüzdeki süreçte bir “uzlaşma” noktasının bulunması.
Ümitsiz olmak doğru değil!..
Bakarsınız hava değişir; Sayın Numan Kurtulmuş’un bugün ve yarın, GİK üyeleri, İl Başkanları ile gerçekleştireceği istişareler sonucunda, “aynı mekanda yola devam” kararı çıkar.
Ve sonrasında da bir uzlaşma imkânı doğar.
Ben ümitliyim.
İLK ZAFER!..
Muhterem Şevket Kazan’ın “Îlim Çin’de de olsa al!”dan istifadeyle huzuruna çıktığı Önder Sav’ın “davanın kazanılmasını” sağlayacak “belge”, “bilgi” ve “etkinlik” desteği ile ilk defa bir “yargı zaferi” elde eden ekibi “tebrik etmek” gerek!...
Partileri haksız bir şekilde kapatılan, haksız “yüz kızartıcı suç” kararlarının mağduru olan duayenler, ilk defa “önemli” bir davayı kazanmış oluyorlar.
Ve bu işin dikkat çekici bir başka tarafı:
Önder Sav var ya…
Hani şu, duayenlerin de mukaddesatına hakaretler yağdıran, alaya alan Önder Sav…
Muhterem Kazan’a “Saadet’in yeni bir kongreye gitmesi için” yardımcı olmakta sakınca görmedi amma…
Sayın Baykal’ın, CHP için tavsiye ettiği “Yeni Kongre”yi “kişisel ihtirasın yansıması” olarak değerlendirdi!..
CHP tam da hız almışken yeni bir kongre talebine bulunmak, partinin önüne takoz koymakmış!..
Öyle diyor Önder Sav, parti CHP olunca!..
Ben de Önder Sav olsam, Saadet bölünsün, CHP bütün kalsın, daha da bütünleşsin isterdim!..

Peki…
Saadet’i kayyuma devreden Önder Sav zihniyetli yargı unsurlarının, ilk defa duayenlerden yana tavır koymasını neye yormalı?!.
Hukukun gereğini yerine getiriyorlardır.
Saadet’in hakkını teslim ediyorlardır.
Hidâyet nâsip olmuştur; hele dualarını da Önder Sav etmişse!..
Öyle gözüküyor baksana; Saadet için kayyum olarak kimleri atamışlar?..
Davacı tarafın avukatları Saadet’i kongreye taşıyacak…
Ne mutlu.

Ben, Saadet’in bu ülke için ne kadar önemli bir pozisyonda durduğunu, iktidar partisinin yanlışlarını önlemek, doğrularına hız vermek bakımından ne kadar hayati bir noktada görev ifa ettiğini her vesileyle dile getirmişimdir.
Şimdi…
Bundan sonra…
Numan Kurtulmuş ve ekibi gittiğinde ne olacak?..
Böyle bir sonuca yol açtıklarına göre, önümüzdeki seçimde şanlı zaferi elde etmek yeni Saadet yönetimine kalır.

Numan Kurtulmuş ve ekibine gelince…
İşaret ettiğimiz gibi, şu anda çok büyük olaylara sahne olma ihtimali iyice artmış olan Kongre’ye katılmama…
Ve yola ilkeleri değişmemiş yeni bir siyasi hareketle devam etme eğilimi ağır basmakta.
Şu andaki eğilim bu.
Bir ay da az zaman değil.
Umarım; Kongre’ye kadar bir “uzlaşma” gerçekleşir ve Saadet, önümüzdeki seçimlere bütün gücüyle asılma imkânına kavuşur.
Önder Sav ile ayrı saflardayım yani.


Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi