Aklama pakla mı yoksa tahsilat mı?

Aklama pakla mı yoksa tahsilat mı?

Borç yiğidin kamçısıymış bunu bir zamanlar Süleyman Demirel derdi. Sonra Turgut Özal. Şimdi Recep Erdoğan da söylüyor. Erdoğan’a göre üstelik borç yiğide verilirmiş. Aman nasıl yiğitse.

Oysa; borç alan emir alır sözü boşuna mı söylenmiş acaba?

16 milyar doları kurtardık, 44 milyar dolarlık batık var. Kim diyor bunu? TMSF Başkanı Ahmet Ertürk.

ODTÜ ’de düzenlenen Finans Kongresi’ne katılan TMSF Başkanı Ahmet Ertürk; el konulan bankaların toplam maliyetinin faiziyle beraber 60 milyar dolar olduğunu söylerken, şu ana kadar yapılan tahsilat miktarının ise 16 milyar doları bulduğunu, 44 milyar dolarlık batık banka faturasının hálá vatandaşın sırtında bulunduğuna dikkat çekmiş..

Başka ne diyor Ertürk; "Bankalar geçmişte bir soygun mekanizması gibi çalışmış,  çalıştırılmış. O dönemlerde mafyaya kredi verilmesinden, özel uçakla Paris’tan terzi getirmeye kadar kaynakları kötüye kullanan tutumlar sergilendiğini anlatmış.

Batık bankalara el koymanın kritik önemde olduğunu, kapatılmayan batık bankalar nedeniyle ciddi sorunlar yaşanmış. Bir büyük banka devlete geçtikten sonra çok büyük bir mafya grubuna kredi vermiş. Bugün uğraşılan grupta buymuş.

Ertürk’e göre; Bazı eski banka sahiplerinin medya ve siyaset gücünü de arkalarına alarak kendilerine finans gücü yaratmışlar. Özel uçakla Paris’ten terzisini, Monaco’dan yemeğini getirtenler olmuş.

Bankalar geçmişte bir soygun mekanizması gibi çalışmış, çalıştırılmış.

Mudinin cebinden banka sahibine doğru bir soygun...Karşımızda popüler isimler var. Bu isimler, bankacılığı bir güç unsuru olarak görmüş. Bunların bir bölümü de medya sahibi olmuş. O nedenle TMSF de epeyce mühim bir medya patronu olmuş.. Bu, niye böyle. Çünkü medya da bir ikinci güç Türkiye’de. Hatta birinci güç bile denebilir. Bu işlerin önemli bir ayağı da politika olmuş geçmişte. Önemli bir direnç noktası olarak politik güç şimdi iktidarda.

Peki 5 yıldır yaşananları nasıl açıklayacağız acaba?

Türkiye’de ilk kez internet üzerinden online kumar oynayan 3 bin 500 kişiye büyük para cezası geliyormuş.

Business Channel Yönetim Kurulu Başkanı Semih Sadi başta olmak üzere 4 kişinin tutuklandığı, "Game Over" (Oyun bitti) kod adlı operasyonda polis 3 bin 500 kişinin kredi kartı ile internette 46 bin defa kumar oynadığını belirlemiş. Kumar oynayanların büyük bölümünün, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Sakarya, Bursa, Edirne, Düzce, Bolu, Antalya, Ankara, Muğla, Aydın, Denizli ve Mersin illerinden olduğu belirlenmiş. 3 bin 500 online kumarbazın kimlikleri ve adreslerinin belirlenmesi amacıyla Bankalar Birliği ile irtibata geçilmiş.

Gümrüklerdeki soygunlar artarak devam ediyor.

YİK toplantısına katılan Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, kayıtdışılık ve enflasyonla mücadele ile cari açık konularında destek istemiş ve TÜSİAD'a "Kayıtdışılıkla Mücadele Protokolü" imzalama önerisinde bulunmuş.


TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mustafa Koç ne diyor: Kredi piyasaları daralıyor, bankalar bankalara güvenmiyor. Geleceğe umutla bakabilmenin koşullarını nasıl oluşturacağımız hepimizin zihinlerini kurcalayan en önemli konu. Dünyada olup bitenler, gelecek açısından bize ciddi uyarı sinyalleri gönderirken, bir yanda yeni fırsat pencerelerinin açılmakta olduğunu ortaya koyuyor..

Yatırımsız, üretimsiz bir Türkiye. Yabancının vergisiz para kazandığı, kelepir ülke olarak algılatılan Bir Türkiye. Ben ülkemi pazarlamakla görevliyim, bölge haritasını değiştirmeyi hedefleyen BOP’un eş başkanı olduğunu söyleyen kişinin yönetiminde Türkiye.

Ve gerçeklerin suni gündemlerle üstünün örtüldüğü Türkiye. Ne zaman kadar dersiniz?

Günün Sözü; Dünü unutma, bugün ise yapılması gerekeni yap, yarını ise bugünden planla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi