Serdar Arseven

Serdar Arseven

Aynur Bayram... Başörtülü gazeteci... Başörtülü aday!..

Aynur Bayram... Başörtülü gazeteci... Başörtülü aday!..

Bir bayan meslektaşımın başına geleni yansıtmıştım...
Olayı ana hatları ile hatırlatmak gerekirse...
Aynur Bayram, Ankara’daki meslektaşlarımın sıkça rastladığı gazetecilerdendir.
Gayet hareketli bir kızcağızdır; elinde fotoğraf makinesi, teybi sürekli olarak koşturur durur.
Yemekli davetlerde çoğu meslektaşı ikramlara yumulurken o hep hareket halindedir.
Artık pek yetişmeyen gazeteci tiplerinden; yangın mı var orada, patlama mı var, hazır.
TRT, Ankara’nın sıcak noktalarında haber peşindeyken sıkça ona bağlanır ve gelişmeleri kendi muhabirlerinden önce ondan alır.
Ve ilginçtir; Aynur Bayram İL gazetesi adlı imkanları kısıtlı bir yerel mevkutede çalıştığından sıcak haberlere “otobüs”le gider gelir!..
O şartlarda da birçok habere “ilk” yetişen olur.
Bu aktif gazeteciye sağda solda rastladığımda yanıma hürmetle yaklaştığını ve “Serdar Abi, sarı basın kartımı almama az kaldı” dediğini hatırlarım.
Günün birinde, Basın Enformasyon Genel Müdürlüğü organizasyonuyla toplanan Kurul tarafından sarı basın kartına layık görüldüğünde ne sevinmişti.
Basın kartı yerine göre hiç önemli değildir, yerine göre de hayati önem taşır gazeteci için.
Hele Ankara’da görev yapan bir gazeteci, basın kartı yoksa, Meclis’teki etkinlikleri tâkip edemez.
Birçok mekânda, “Basın kartınız yoksa alamayız” muamelesine muhatap olur...
Aynur Bayram için basın kartını almak birçok engelin aşılması anlamına gelmektedir Ve bir de ayıptır söylemesi, otobüse, metroya “artık” bedava binebilme ve dolayısı ile ayın sonunu getirebilme anlamına gelmektedir!..
Uzatmayalım;
Aynur Bayram, basın kartını aldıktan kısa bir süre sonra, Meclis’e gider efendim...
Kapıdan geçer ama “banko”dan geçemez!..
Zira kendisine; “Bu kıyafetle” yani “başörtüsü ile” görev yapamayacağı bildirilmiştir!!!
Büyük bir hayal kırıklığı tabii; nasıl olur, nasıl olmaz feryadıyla yetkililere gider...
Kendisine söylenen “Adımız hıdır, elimizden gelen budur” makamında birkaç beylik cümledir!
Evet efendim; işin bu tarafını bilgilerinize sunmuştuk...
Ve... Şimdi... Sıkı durun; yine bilgilerinize arz olunur:
Bu başörtülü meslektaşım, şimdi bağımsız milletvekili adayı!..
Ankara 2. Bölge’den Meclis’e girmeye çalışacak!..
Malûm; bağımsız aday olmak isteyen, devletin “MAL SANDIĞI”na tam 7 bin 734 lira yatırmak mecburiyetinde; eski para ile yedi milyar 734 milyon lira.
Habere bile otobüsle gidip gelmek durumunda olan bir gazeteci bu parayı bulacak ve üstelik kampanya için gerekli olan parayı bulacak!..
Ve “ağabeylerinin” çeşitli sebeplerden dolayı cesaret edemediğini gerçekleştirecek!..
Duydum ki, ilk aşamayı geçmiş Bayram...
“MAL SANDIĞI”na yatırılması gereken parayı borç harç temin edip, bağımsız aday olmuş.
İnternet medyasından bu yürekli adayın özgeçmişini okudum;
27.06.1980 Bursa doğumlu. Gazeteciliğe, Dost TV’de başladı. Bir yandan çalışan bir yandan öğrenimini sürdüren Bayram, ortaokul ve liseyi dışarıdan bitirdi. Niğde Üniversitesi Radyo Televizyon Programcılığı bölümünden mezun oldu. Ve şu anda 2. Üniversite’ye devam ediyor. Gerek öğrenim gerek meslek hayatında “başörtüsü yasağına” muhatap oldu. Bağımsız aday olmaya da, Meclis’te mesleğini icra etmesi engellendiğinde karar verdi.
Aynur Bayram’la yapılan röportajlardan birini okudum...
Şu sözleri dikkatimi çekti:
“Diyebilirsiniz ki, ‘Ey Aynur kardeşim, madem paran yok bu işe niçin girdin?’ Böyle bir soru akla gelirse, ben de derim ki; bir emekçi olarak servet sahibi olmamı mı beklerdiniz?.. Gazeteciliğimi farklı amaçlarla kullanmış olsaydım, varlıklı bir vatandaş olabilirdim. Ancak, bu inancıma ihanet olurdu. Ve inancımın bir parçası olan örtüme ihanet olurdu!”
Aynur Bayram şu mesajla bitirmiş sözlerini:
“Destek olmak istiyorlarsa dostlarım, Ankara 2. Bölgede benim için oy kullanabilirler. Bu bölgedeki yakınlarına ulaşıp bana destek vermelerini talep edebilirler. Facebook sayfama, bugünlerde faaliyete geçireceğim internet sayfama, twitter’daki freejournalistt adlı hesabıma katkıda bulunabilirler. Ayrıca 0554 586 86 54 nolu telefondan bana ulaşabilirler.”

Bağımsız adaylık her vatandaşın hakkı...
Başörtülünün ise sadece hakkı değil görevi!.. Hayırlı uğurlu olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi