Asım Yenihaber

Asım Yenihaber

Şuayıp, çok ayıp!

Şuayıp, çok ayıp!

Milliyetçiliğin bu kadar bayatlayabileceğini asla ve kat’a tahmin edemezdim. “Yeni” sıfatını isminin başına koymuş bir gazeteyi okumadan önce!
Esasen “bayat” kelimesinin bugünkü yaygın mânası dışında artık unutulmuş güzel bir anlamı var. “Bayat” kalıcı, “ebedî” demek aslında. Malûm, 24 Oğuz boyundan birinin de adıdır, Bayat. En büyük şairimiz desek, çok fazla itirazla karşılaşmayacağımız Fuzulî de “Bayat”tır.
Bizi dünün değil, bugünün “bayat”ı ilgilendiriyor! Mahut gazeteyi okurken, hızla bayatladığımı hissettim! Ne kadar çok küf kokan yazarlar ve yazılar... Neden böyle bir okuma sıkıntısına katlandığımı düşünmeden edemedim.
Malûm ramazan sabır ayıdır.
Demek ki sabrımızı sınıyoruz!
Sabır sınama konusunda en çok zorlandığım yazı, “Yeni Osmanlıcılık” başlıklı olanı.
Başlığa bakıp, yeni bir tahlille karşılaşacağınızı, güzel bir yorum okuyacağınızı sanıyorsunuz. Bayatın da bayatı yorumlar, ondan da eski bilgilerle dolu bir yazı!
Yazar kırk elli yıl önce edindiği kulaktan dolma bilgilere geçen zaman içinde bir miskal ilavede bulunmamış!
Kitap okumak milliyetçiliği bozar! Bir zamanlar milliyetçi camiada çok kitap okuyanların komünist olacağından korkulurdu. Demek ki yazarımız da bu korkuyla yetişmiş. Bilgi dağarcığına yeni şeyler katmaktan imtina ediyor.
Efendim, Van’da Polis Akademisi Başkanlığı Güvenlik Bilimleri Enstitüsü’nde bir yüksek lisans tezi çalışması yapılmış. Çalışma anketle destekleniyormuş. Sonuç: Bireylerin dindarlık seviyesi arttıkça terör örgütü sempatisi ve ayrımcılık duygusu azalıyor, buna karşılık aidiyet duygusu ve beraber yaşama isteği ise güçleniyor...
Bu bir malûmun ilâmı aslında. Anket de işin, ilimle doğrulanması. Fakat, yazarımız bu hakikatten ve doğrulamadan rahatsız olmuş.
Bu arada dindarların da terörist olabileceğini hizbullahla örnekleyen, “PKK sempatizanları müslüman değil mi yani” anlamına gelen ifadeler kullanan, teröristlerin sözcülerinin “bizleri ayakta tutan ve bu günlere getiren açık olan ve eğitimine devam eden medreselerimizdir” dediğini iddia eden yazarımız sonuç olarak bu araştırmanın “yeni Osmanlıcılık” tezinin desteklenmesi için hazırlanmış bir kılıf olduğu hükmüne varıyor.
Halbuki hiçbir yerde Osmanlı veya Osmanlıcılık lâfı geçmiyor. Belki “yeni İslâmcılık” filan dese, “bir ilinti kuruluyor, yanlış da olsa” diyebilirdik.
Yazarımızın bir cümlesini aktararak, ramazan hürmetine, sizin de sabrınızı sınayacağım: “Şimdi yapılan da önce anketler, tartışmalar ve peşinden uygulama. Nasıl olsa ülke nüfusunun yüzde doksan dokuzu Müslüman, nasıl olsa dindarlığa karşı çıkan olmaz. Yani halkı dinle kandırmanın bir başka yolu olsa gerek. Tabii ki Osmanlı döneminde millet yerine ümmet anlayışı hakimdir, devletin yapısının harcı dindir. Ancak bu durum devletin güçlü olduğu döneme has bir olgudur. O dönemki sadece İslâm dinine mensup milletler kalsın değil, diğer dinlere bağlı milletlerin mensupları da Osmanlı devletine sadakatle bağlıdır. Ne zaman ki Osmanlı devleti zayıfladı, dış güçlerin de tahrikleriyle koca imparatorluk tuzla buz oldu. Cephede şehit olanlar ise bugün yetkililerin adını telaffuz etmekten imtina ettikleri Türkler oldu.”
Eğer bu cümlelere bakarak yazarının Türk olup olmadığına karar verilse idi, kat’iyyen ve katibeten olumlu sonuca varılmazdı!
Eskinin milliyetçi yazarları iyi Türkçe bilir, güzel Türkçe cümleler kurarlardı. Bugünküler için ise, Türkçe Öğretim Merkezi (TÖMER)den kuvvetli ricada bulunmak lâzım!
Şuayıp, bu yaptığın çok ayıp! Cephelerde kimler şehid oldu?
Seni Çanakkale’ye bekliyorum. Yol paran benden. Gelibolu’da, şehidliklerde sembolik de olsa şehidlerin vilayetleri yazılı. O vilayet isimlerine bakan bir insaf sahibi böyle saçmalamaz.
Sadece Çanakkale mi? Hangi birini istersin?
Sen Sultan Abdülhamid’in Filistin’i isteyen Yahudi Kongresi başkanı Theodor Herzl’e verdiği cevabı biliyor musun? Bilmezsin ve bilmek de istemezsin! Bilmek senin tarzındaki milliyetçileri bozar!
Ben yine de okuyucularıma hatırlatayım: “Plevne’de benim Filistin alaylarım kâmilen şehid oldu!”
Bunun nasıl bir cevap olduğunu idrak edebilecek kıratta mısın bakalım!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Asım Yenihaber Arşivi