Serdar Arseven

Serdar Arseven

Tek suçlu vatandaş!..

Tek suçlu vatandaş!..

Spotumuz:Sayın Erdoğan’ın büyük gayretlerle doldurduğunu, birileri işte böyle boşaltır?.. Bak şu hallere:

•

Geçtiğimiz günlerde bir sanayi sitesine “müfettiş baskını” vuku bulmuştu.

“AB’ye uyum” adına esnaflara cezayı bir bindirmişler, o kadar olur.

On beş bin, otuz bin ceza; bir hafta, onbeş gün kapatma.

Esnaf perişan; “Tamam AB’ye uyumlu dükkanlar yapmak isteriz de, AB’ye uyumlu dükkan nasıl olur bilmeyiz?!” diyor…

AB standartlarındaki dükkan oluşturmak için Bakanlık onaylı danışman firmalarına çuval dolusu para vermişler…

Lakin, danışman firmaların onayladığını bakanlık kabul etmemiş…

Şimdi, AB’ye uyumlu dükkan nasıl olur kimse bilmiyor!..

İşin kötüsü, cezaları kesen bakanlık da bilmiyor!..

Gittik; “Ey Bakanlık yetkilileri” dedik en yetkililerden bir ekibe;

“AB’ye uyumlu dükkan nasıl olur, bunu bir kitapçıkla filan bildirsenize!..”

Dediler ki;

“Burada muğlak bir alan var. Biz de tam olarak bilmiyoruz ama yıl sonuna kadar Sayın Bakan’a da denetim sonuçlarını ortaya koyan bir rapor sunmamız gerek!.”

Vay başıma gelen; Bakan’a rapor vermek için ceza kesiyorlar.

Yani, rapora, “AB standartlarına uygun olmayan şu kadar işyerine şu kadar yüz bin lira ceza kesilmiş ve şu müddetlerle kapatma cezası uygulanmıştır!” filan notu düşmek için…

Bürokrat, Bakan’a rapor sunmanın derdinde…

Bakan da, medyaya!..

İş sağlığı, iş güvenliği, AB filan derken, “kamu” bu işi de kendisine benzetmiş oldu…

•

Bizim devlet, gayet iddialı cümlelerle “Erken yaşta emeklilik mi olur, Avrupa’da 65 yaş, böyle giderse sosyal güvenlik sistemi batar !” filan diyor.

Refah seviyesi, sosyal yardım hesaplarını yaptığınızda bu savunma boşa düşse de, “Ben söyledim oldu, vatandaş da bir güzel yedi!” modunda devam ediyor Sayın Bakan…

•

Avrupa ile kıyas yapıyorsan, Avrupalının, izin, sosyal hak, sosyal yardım, herkese eşit sağlık hizmeti vs. haklarını da sağlamış olman gerekmez mi?..

“Emeklilik yaşı 65!” buyurduysan, Almanya’yı örnek aldın demek…

Oradan bahsedelim:

Burada, işsizlik parası çıktı…

Almanya’da da öyle…

Türkiye’de üç kuruşluk işsizlik parasını sekiz ay alıyorsun diyelim…

O süre bitti mi her şey bitti!..

Almanya’da işsizlik parası alabilme süren bittiyse…

Hartz IV (Harts 4) denilen Sosyal Yardım Mekanizması devreye giriyor.

İş bulana kadar, ev kirası, kişi sayısına göre yeme- içme- yakacak vs parası…

Bu süresiz yardım; iş bulana kadar kesmek yok.

Emekli olunca da yardım kesilmiyor…

Maaşın geçimine yetmeyecek gibiyse, sosyal yardım var, kira desteği, yiyecek, yakacak desteği…

Türkiye’de işsizlik maaşı kesildim mi, işin yoksa aç kaldın.

Emekliysen ve paran yetmiyorsa, yarı aç!..

Hani, emeklilik yaşında “batı”ya atıfta bulunanlar, işin biraz da bu taraflarına baksalar!..

Kıyas ise tam kıyas!..

•

Sosyal güvenlik sistemi açıkları filan deyince…

Almanya’dan filan bahsettik ya…

Oralardaki gurbetçilerimiz, binlerce gurbetçimiz habire SGK’ya dava açıyor…


Niçin?..
Mesele şu:

Gurbetçi, Türkiye’den de emekli olmak için para yatırmak durumunda.

Gün başı şu kadar lira, çarpı şu kadar gün.

Bizim devlet, yurtdışındaki işe başlangıç tarihini geçerli kabul etmediğinden seni “Bağ-Kur’dan emekli yapıyor.

Bağ-Kur’dan emekli olduğunda, çok daha az maaş alıyorsun…

Lâkin, bir avukata sıkı para bayılıp da mahkemeye gidersen, “emsal Yargıtay kararları olduğundan” garanti kazanıyorsun…

Ve “SSK’dan” emekli oluyorsun.

Maaşın artıyor…

Binlerce dava var böyle, davalara her geçen gün yenileri ekleniyor…

Başvuran kazanıyor, bu işte uzmanlaşmış avukatlar kazanıyor; iş gücü artan mahkemelerimiz ve SGK kaybediyor!..

Mahkeme masrafları, avukat paraları, şu, bu…

Her geçen gün büyüyen kazık!..

•

Ey Devlet, bize akıl vereceğine, Mahkeme sonucunda kaybedeceğine “gerekli düzenlemeyi yap da” kazan!..

•

Kimse, “Sosyal güvenlik sistemi çöküyor!” filan demesin ve vatandaşı suçlamasın…

Faturayı da vatandaşa çıkartmaya çalışmasın!..

Yeter artık!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi