Mehmet Talu

Mehmet Talu

Allah Teâlâ, kullarını çok sever 1

Allah Teâlâ, kullarını çok sever 1

Allah Teâlâ’nın isimlerinden olan vedûd, O’nun kullarını çok sevdiğini iifade eder. Ayrıca:

“... Allah onları sever, onlar da ALLAH Teâlâ’yı severler...”(1) ayet-i kerimesi Allah ile kullar arasındaki karşılıklı sevgiyi vurgulamaktadır.

ALLAH Teâlâ’nın kulunu sevmesinden maksat onun hidayetini murat etmesi, ondan razı olması, itaat ve ibadetlerine bolca sevap vermesi, onu övmesi ve hayırlı işlerde başarılı kılmasıdır. ALLAH Teâlâ’nın sevgisine mazhar olan kimseler, O’nun yardımına, dolayısıyla başarıya ve kurtu¬luşa namzettirler. Çalışma, ilerleme ve başarma hususunda ALLAH Teâlâ’nın yardımı daima onlarla beraberdir.

Allah sevgisi, O’nun yüceliğini ve nimetlerini dü¬şünme neticesinde kişinin kalbinde meydana gelen bir duygudur. Bu duyguya sa¬hip olanlar ALLAH Teâlâ’ya karşı saygılıdırlar, O’nun emirlerini yerine getirip yasakların¬dan sakınırlar. Allah yolunda ve din uğrunda gayret göstermekten, mallarını ve canlarını feda etmekten kaçınmazlar. Kur’ân-ı Kerîm’in insanlığı ulaştırmak istediği hedeflerin başında onu ALLAH Teâlâ’nın birliği inancına ve ALLAH Teâlâ’yı her şeyden daha çok sevme duygusuna ulaştırmaktır.

Nitekim “İman edenler ise en çok ALLAH Teâlâ’yı severler.” (2) Ayet-i kerimesinde bu hedefe işaret edilmektedir, İnsanla yaratıcısı arasındaki en yüksek ilişki, sevgi düzeyine ulaşan ilişkidir. ALLAH Teâlâ’yı her şeyden çok seven insan bütün ilişkilerini bu sevgiye, dolayısıyla ALLAH Teâlâ’nın iradesine göre düzenleyeceğinden onun bütün ilişkileri bilinçli ve iradeli olacaktır.

İslâm düşüncesinde hakiki sevgi Allah sevgisidir. Çünkü kişinin asıl varlığının sebebi, mazhar olduğu iyilik ve ikramların, maddî ve manevî nimetle¬rin aslı O’dur. En iyi, en güzel olan O’dur. Bütün iyilikler, güzellikler O’ndan ge¬lir, bu sebeple sevilmeye en çok lâyık olan O’dur

İnsan için en büyük mutluluk, Allah sevgisine ulaşmaktır.

Kur’ân-ı Kerîm’deki âyet-i kerimelerde sevginin hem ALLAH Teâlâ’ya hem insana nisbet edildiği görülür. ALLAH Teâlâ’ya nisbet edilen yerlerde O’nun takva sahiplerini, tevbe edenleri, iyilik severleri, maddî ve manevî temizliğe önem verenleri, tevekkül ehlini, sabırlı davrananları, adaletli olanları, kahramanları, Hz.Peygamber (S.A.V.) efendimize uyanları sevdiği; kâfirleri, zalimleri, fesatçıları, israfçıları, haddi aşanları, kibirlenip böbürlenenleri, övünenleri, günahlarda ısrar edenleri, büyüklük taslayıp gerçeklere karşı çıkanları, nankörleri, hainleri, aşırılığa sapanları, şımarıkları sevmediği bildirilir.

Sevginin insana nisbet edildiği âyet-i kerimelerde Allah sevgisi, iman sevgisi, müminler arasındaki sevgi gibi sevgi türlerinden övgüyle söz edilmekte, buna karşılık insanın dünyaya, mala mülke, geçici nazlara aşırı düşkünlüğü, hak etmediği halde övülmeyi ve çirkin olan şeyleri ifşa etmeyi sevmesi eleştirilmektedir.

Diğer bazı âyet-i kerimelerde Allah sevgisinin bütün sevgilerden daha güçlü olması gerektiği, ALLAH Teâlâ’yı sevmenin başlıca alâmetinin Hz.Peygamber (S.A.V.) efendimize bağlılık ve onun yolunu izlemek olduğu bildirilmekte ve ALLAH Teâlâ’yı seven, ALLAH Teâlâ’nın da kendilerini sevdiği kulların müminler karşısında alçak gönüllülüklerinden, inkarcılar karşısında onurlu duruşlarından övgüyle bahsedilmektedir.

(1) Maide süresi: 54

(2) Bakara sûresi: 165

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Talu Arşivi