M. Emin Parlaktürk

M. Emin Parlaktürk

"Moralim Bozuk"

"Moralim Bozuk"

Arkadaşı hışımla geldi.
Adeta burnundan soluyordu.
"Hayrola, ne oldu?" deyince, "moralim bozuk" dedi.
"İşler ters gitti, mahvoldum" diyerek sözünü tekrar etti:
"Moralim çok bozuk!..."
***
Arkadaşını nasıl teselli edeceğini bir an düşündü.
Vakit geçirmeden araya girmek durumundaydı:
"Biliyor musun?" dedi.
"Neyi?"
"Hakkında bunun hayırlı olabileceğini?"
"Saçmalama!" dedi arkadaşı ve ekledi:
"İşler ters gitti diyorum, anlamıyor musun?"
"İyi ya" dedi, "Ben de, bu tersliğin senin hakkında hayırlı olabileceğini söylüyorum!"
Şaşırmıştı: "Nasıl yani?" dedi.
"Bak, iyi dinle beni!" diyerek söze başladı ve morali bozuk arkadaşının öfkesini dindirmeye çalıştı.
***
"Aslında" dedi, "Ben moral hocası filan değilim... Ama, inanan bir insanın moralinin bozuk olmasını bir türlü kabul edemiyorum."
Arkadaşı şaşırmıştı:
"Ne yani" dedi. "Bir Müslümanın morali bozuk olmaz mı?"
"Hayır olmaz!"
Bu keskin ve kısa cevap, arkadaşını daha da meraklandırmıştı, anlatmaya devam etti:
"Müslüman daima moralli olur. Çünkü O, daima hayır üzeredir. Bir iyilikle karşılaştığında da hayır üzeredir, bir kötülükle karşılaştığında da hayır üzeredir."
Arkadaşı iyice şaşırmıştı:
"Nasıl oluyormuş bu?" 
"İyiliklere şükreder sevap kazanır, musibetlere sabreder yine sevap kazanır, Müslümanın hali işte budur. Yani, hep hayır üzeredir ve her halinde sevap kazanır. Böyle bir insanın moralsiz olması düşünülebilir mi?"
Bu ayrıntılı ve mantıklı cevap karşısında arkadaşı sakinleşmiş, yapacağı hiçbir itirazı kalmamıştı.
Sadece, "Bunu hiç düşünmemiştim..." diyebildi.
***
"Daha dur bitmedi" dedi arkadaşına ve ilave etti:
"Senin hayır gördüklerinde şer olabilir, şer gördüklerinde de hayır olabilir!.. Bunu bilebilir misin?"
"Bilemem tabii ki" dedi. "Ben ne müneccimim, ne de kahin!"
Bu kez soru sorma sırası kendine gelmişti:
"Ne dedin? Müneccimlerle kahinler bunları biliyorlar mıymış?"
"Ne bileyim canım" dedi, "Herkes öyle söylüyor işte..."
Arkadaşına bir uyarı daha yapmak gerekiyordu:
"Kişinin başkasından her duyduğunu söylemesi, ona günah olarak yeter!" dedi ve ekledi:
"Gaybı yani geleceği Allah'tan başka kimse bilemez. Kişiler ancak tahmin yürütebilirler, bu tahminlerinin arada tutması, onların bunu bildiği anlamına da gelmez!.."
***
Ve arkadaşını tekrar moralli olmaya davet ederek sözlerini şöyle tamamladı:
"Moralini yüksek tut. Çünkü sen Müslümansın. Eğer inanıyorsan üstünsün! Allah senin vekilindir ve Allah sana yeter. Allah'la beraber olan asla mahrum kalmaz, moralini de hiç bozmaz. Allah bes, baki heves!.."
 
twitter.com/parlakturk
facebook.com/vaktulemin

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
M. Emin Parlaktürk Arşivi