Mehtap Yılmaz

Mehtap Yılmaz

Kılıçdaroğlu’nun intikamı ve zil zurna muhalefet!

Kılıçdaroğlu’nun intikamı ve zil zurna muhalefet!

Yukarı çıkan yürüyen merdivenle, dalgınlıkla aşağı inmeye çalışan KK! Yetmezmiş gibi, yürüyen merdiven durduruluncaya kadar, inadına ters taraftan inmekte ısrar eden KK!

7+4=12 diye matematik hesabı yapıp, çocuğu yaşında Ali Babacan’ın diline düşen KK!
Antalya’da bir otelde yapılacak parti toplantısında, yirmi dakika toplantı salonunu arayıp bulamayan KK!
Solcu geçinip SSK’yı batıran KK!
Swoboda’yı, “yandaşlıkla” suçlayacak kadar ayağı yerden kesilen KK!
Yahu sormazlar mı adama, Swoboda iktidara yandaştıysa, neden gittin adamın kapısına?  Seni üst düzeyde ağırlayıp, Başbakanı birlikte çekiştirebilseydin, musallat olur muydun adama? Çin gezisinde ağırlandığın gibi ağırlansaydın, çamur bombası hazırlar mıydın Swoboda’nın karısına?
Swoboda’dan intikam alma uğruna, ona muhalif çevrelerle kapalı kapılar ardında sinsice ittifak kurar mıydın?
Hayır, tabii ki, asla!
Ama ne yaptın? AB’de, Türk solunun itibarını yerle yeksan ettiğin yetmezmiş gibi, Swoboda’nın derin muhaliflerinin tezgâhına gelip, hanımıyla alakalı “yolsuzluk dosyası” hazırlatmaya başladın! Dosyanın patenti sana ait bile değil üstelik! Mutfaktakiler hazırlayacak, sen servis yapacaksın! Kısacası yazık sana Kılıçdaroğlu! Bu defa harbiden kendi ayağına sıkacaksın! Ele âleme rezil olup, Avrupa’da CHP’ye irtifa kaybettirdiğin az geldi demek ki…
Derin CHP’nin eski tüfeklerinden aldığın akılla, yürüttüğün defolu stratejiler yüzünden bin kere duvara tosladığın halde üstelik!
Ne vardı KK, biraz söz dinleseydin? Yükseleceğim derken sürekli irtifa kaybetmeseydin? Swoboda’ya kinleneceğine, verdiği akla biraz itibar etseydin ve şu akıl aldığın çakma solcuların, raf ömrü tükenmiş fikirleriyle hareket etmekten bir vazgeçseydin her şey farklı olabilirdi senin için. Ama sen, uzaktan kumandalı bir lider olmayı tercih ettin!
Kim ne derse desin, yukarı çıkan yürüyen merdivenle ısrarla aşağı inmeye çalıştığın gibi, CHP’yi halk nezdinde aşağı çeken miadı dolmuş yöntemlerle ve umutsuz çırpınışlarla oylarını artırma peşindesin! Kendi ayağına sıkarak, körleşmiş CHP’yi bu defa topal ettin!

ZİL ZURNA MUHALEFET

Diyelim ki yaşını başını almış yazarın biri, evinde parti verecek! Gelen misafirler de dersin filli kâğıt havlu! Evdeki alkol rezervini bir hüpleyişte tüketecek!
Şimdi ne yapsın kadıncağız? Gecenin bir vakti nasıl içki alsın? 22:00’den sonra nereden bulsun, kimin kapısını çalsın? Nedir bu kadıncağızın yasakçı kafalardan çektiği? Nasıl üzülmüş, nasıl paniğe kapılmışlar sormayın! Kızmayın hemen! Empati yapın, anlamaya çalışın!
Twitter’deki hıçkırıklarını duyunca, yahu canımsın sıkma canını dedim! Vişne suyu iç, portakal suyu iç, muzlu süt iç… Milli içeceğimiz köpüklü ayranı iç, manevi içeceğimiz zemzemi iç… Değer mi kendini bu kadar harap ettiğin?
Ama teyzem Nazlı mı nazlı! Ne teselli verdiysek faydası olmadı ve en nihayet, yasakçı zihniyet, bir içkili parti müptelası vatandaşın daha huzurunu kaçırdı!
Ne vardı yani, otoyollarda içki satışı yasaklanmasaydı? Çok çok birkaç pert olmuş araçtan daha boş içki şişeleri çıkardı?

GAZİANTEP YABANCILAR ŞUBESİ!

Yabancılar şubesinde çalışan polis memurlarının, insanların yaşaması için sakıncalı yaşam koşullarına ilişkin yazmıştım! Fatma Şahin’i, G.Antep milletvekillerini, bu konuya destek vermeye çağırmıştım!
Çıt çıkmadı!
Derken, şubenin, tinercilerin yuvalandığı harabe bir binaya nakledileceği haberini aldım! Bu beni çok daha fazla üzdü! Destek vereyim derken, şimdiki güvenlik zafiyeti olan, köhnemiş mekânlarını dahi arayacak bir değişimle karşı karşıya kaldılar çünkü!
Şimdi ise ümidimi vicdanlı biri olduğunu bildiğim Gaziantep valisi ve il emniyet müdürüne bağlıyor, şube çalışanlarına destek verir diye bekliyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehtap Yılmaz Arşivi