İlk hata, ana caddeden çıkarmaktır. Ara sokak ve patikalar hata doğurur. Onun için ilk hata kendi hacmiyle ölçülmez. Putin, Ermenistan’ı teşvikle, Azerbaycan’a saldırttı. Esat’ı destekle Suriye’yi cehenneme çevirdi. Sıra Ukrayna’ya geldi. Bölge halkını düşmanlık ateşine atıp, bulanık suda çıkar avlayacak.

Obama ile bir saat konuştu. Duma’dan saldırı yetkisi aldı. Kırım’a asker çıkardı. Askerleri, Kırım Meclisi önünde şov yaptı. Arkadan, “Asker Kırım’a girmedi” yalanı ile tatbikat bitti.

Soru: Rusya’da, askeri tatbikat için, ne zamandan beri Duma kararı gerekiyor? Azerbaycan hatası, yeni hatalar doğuruyor. Üniformalı askerleri çekişi, hatadan dönüş idi ise, aynı şeyi, Kırım’daki adamlarına söyletip, destek vermek ne oluyor? Putin, Ortaçağ yayılmacısı mı? Komşuya fitne ateşi atan, rüzgar yön değiştirince kendini yakar.

Bu da yetmedi. Bir gün sonra, Sivastopol’u karıştırdı! Orada da,hoparlör, Putin’in mikrofona bağlandı. Çin de, ambargoya karşı çıkıp, Putin’e destek oldu. Çin’e soru: Doğu Türkistan nüfus yapısını, bu kadar değiştirdiğin halde, Kırım gibi, anlaşmaları yok sayarak bir ülkeye bağlanmak istese, bu karara da destek verebilir misin?

Diktatörler istese de, istemese de insanlık vicdanı bu devirde yayılmacılık, zorbalık istemiyor. Sınırlar, daha da şeffaflaşsın, bir misafirhane olan dünyamız, iş bölümü ve adalet içinde çalışan, üreten, tüketen tüm insanlığın dünyası olsun. Kavga ve fitneden uzak, kalkınma, hizmet ve dayanışma olsun. Devlet ve devlet adamı başarısı, milletine, insanlığa hizmetle, fitne ve fesadı önleme gayretiyle ölçülsün.

Altınordu devletinden beri Kırım Müslüman. Fatih devri (1475) Osmanlı toprağıdır. 1774 Kaynarca anlaşmasıyla bağımsız statü kabul edildi. 1783’de Rusya, Putin gibi anlaşmayı çiğneyip işgal etti. Müslüman Tatarların, hayvan vagonlarında Sibirya sürgünü, kıyım ve göçleri başladı. Putin desteğiyle Esat, aynı zulmü Suriye halkına yapıyor! İnsanlığı yağmalıyor!

Esat, Kırım çıkarmasından dolayı Putin’e, mektup yazıp, tebrik ve saygı sunmuş. Putin, böyle kolay bir istilayı mümkün görüyorsa, Esat hazır fırsattır. “Suriye, Rusya’ya iltihak kararı alsın!” dese tamam. Esat, bir daha sevinir. Zaten Suriye de, Kırım gibi yarım asırdır sürgün, şehit ve göçlerle zulme uğruyor.  

Yalnız! Darbeci Babrak Karmal üzerinden Rusya, Afganistan’ı işgal etti. Netice? ibret? Bu devirde yayılmacılık, ülke hizmetinde başarısız yönetimlerin, macera ile halkını oyalamaktan başka bir şey değildir. Milletini, yolda bırakmaktır, zulümdür.

Şimdi mesele, Putin nerede, nasıl duracak? Hitler’in Moskova’ya kadar gittiği gibi Berlin’e, Paris’e kadar varacak mı? Ya dönüşü?

Putin’in yaptığı, dünya dengelerini dinamitlemektir. Geldiği yol, dünde kaldı. Gidilen yer de, yol da, şartlar da yeni. “Azerbaycan ve Suriye felaketi kârımdır” zannı yanılgıdır. Güven kaybı gibi, tahsile konmamış faturalar var.

Dünyamız hızlı bir değişim yaşıyor. Her değişimi, kaos zannedip, vurgun sevdası yanlıştır. Bu değişim, teknolojik atılımların doğurduğu değişimlerdir. Siyasi dengelerin korunacağından insanlık emin ki, on, yirmi, otuz sene ilerinin planlarını yapıyor. Yanlışı artırıp sabrı taşırmamak, dikkate değer bir erdemdir.  

“Obama, gücünün sorumluluğunu taşımıyor” zannı, yanılgıdır. Sağlık sigortası, asgari ücretleri yükseltmek, göçmenlere yeni imkanlar kazandırmak gibi, büyük bir ülkenin, ihmal edilmiş çok geniş kitlesinin, hayat seviyesini yükseltmeye öncelik verdi. Putin’in, pervasız yayılmacılığı, herkesi rahatsız eder.

Tarihin diğer bir değişmezi de, hiçbir süper gücün, savaşsız yenilgiye razı olmadığı gerçeğidir. ABD (Batı), asrın süper gücüdür. Putin yayılmacılığı karşısında susma, hükmen yenilgidir. Batı, Rusya ile savaşırsa, Kore, Vietnam, Afganistan savaşı gibi olmaz. Belki Japonya gibi olur. Bütün gücüyle yüklenir. Arkadakilere de ibret olsun ister.