Serdar Arseven

Serdar Arseven

“Dur!” dedi gözyaşlarına Salih Mirzabeyoğlu...

“Dur!” dedi gözyaşlarına Salih Mirzabeyoğlu...

“Üç yakın arkadaş:

Abdullah Gül, Haşim Kılıç ve Salih Mirzabeyoğlu.

Biri Cumhurbaşkanı, diğeri Anayasa Mahkemesi Başkanı...

Üçüncüsü, suçu meçhul kürek mahkûmu!..”

Bu ne biçim dâvâdır!..

Büyük Doğu “talebe”lerinden Sayın Abdullah Gül’ün memleketinde Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu’nu konuştuk.

Kısa bir süre evvel kendisini ziyarete giden bir dost gözleri dolu dolu...

Dedi ki:

“Salih Mirzabeyoğlu dimdik ayakta. Bizi karşıladı, halimizi hatırımızı sordu. Göz pınarlarımızdan süzülen yaşlara ‘dur!’ işareti yaptı.”

“O, Büyük Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu bir şey beklemiyor ama. Ben utanıyorum!.. Ben dışarıda, ben buralarda dolaşırken rahat edemiyorum. Bu umursamazlık beni kahrediyor!..”

Bin yıl sürecek denmişti...

Bitti mi?..

Bitseydi, Salih Mirzabeyoğlu ve diğer mahkûmlar özgürlüklerine kavuşmuş olurdu.

Hayır 28 Şubat bitmedi, kalbimizde yaşıyor!

İlker Başbuğların “tutuklu olarak yargılanmalarına” tepki göstermeyi ihmal etmeyen bizler...

Müslüman Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu’nu unuttuk.

Neredeyse 20 yıl olacak; Salih Mirzabeyoğlu hâlâ esir!..

“İnsanları düşünmeye zorlayan bir sivil toplum örgütünün lideri olmak suçundan” içeri atılan Salih Mirzabeyoğlu önce idama mahkûm edildi, sonra cezası “AB’ye uyum olsun diye” ağırlaştırılmış müebbet hapse dönüştürüldü.

Savcı iddianamesinde “Eylemi ve eylem talimatı verdiği tespit edilemedi ama...” dedi...

“Edilemedi ama!..”

“Sanığın idamına şâhitlerin bilâhare dinlenmesine” adaleti ile önce idam, sonrasında müebbet kürek cezası.

Onu mahkûm eden DGM kalktı, Ergenekoncuları içeri atan özel yetkili mahkeme de kalktı...

Sayın Haşim Kılıç ve diğerlerinin üstün görev bilinci sayesinde Ergenekon sanıklarının alayı dışarı çıktı...

Ama...

Nedense...

Ne iş’se...

Salih Mirzabeyoğlu ve diğer 28 Şubat mağdurları hâlâ hücrede!..

“İslam’ı hâkim kılma mücadelesi”nin tavizsiz mütefekkiri, ehli sünnet dâvâ adamı, eserleriyle ufku zorlayan gerçek entelektüel.

İki  çocuk babası, 64 yaşında.

Çocuklarını almak için okulun önünde beklerken gözaltına alındı.

Yaklaşık yirmi yıldır hücrede!..

Yaklaşık yirmi yıldır işkence altında!

Bugünleri hazırlayan 28  Şubat post modern darbesinin, mağduriyet tarafındaki sembol ismi.

Bu işleri az buçuk takip edenlerin tamamı, onun suçsuz olduğunu biliyor.

Zerre insafı olan onun için “özgürlük” talep ediyor...

Ama!..

Mazlumun yakarışı yalnızca Allah’a;

“Korkudan benzi uçuk,

Tabuta konmuş çocuk,

Haber gelmezse sizden!

Bir bölgede tutuldum,

Anafora yutuldum,

İmdad ermezse sizden!

Ne sebeb ne bahane,

Elinizde şâhane,

Lütûf kereminizden!”

İki çocuk babası büyük mütefekkir hücresindeyken...

Darbe mağdurları o haldeyken...

Sefâsı olana...

Aşk olsun!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi