Ersoy Dede

Ersoy Dede

Millet de CHP’yi Boykot Edecek

Millet de CHP’yi Boykot Edecek

CHP yine kendinden bekleneni yaptı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı boykot kararı aldı.. Meclis teamülleri gereği, Cumhurbaşkanı’na TBMM Başkanı’nın eşlik etmesi gerekiyor. Cumhurbaşkanlığı yemin töreni sırasında genel kurul oturumunu, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in yönetmesi ile birlikte bu görev de en yaşlı başkan vekiline düşüyor.. Kim o? CHP’li Güldal Mumcu.. İlk boykot hamlesini CHP içinden Mumcu yaptı ve 28’inde mazeret bildirip genel kurul oturumuna katılamayacağını açıkladı.. Dolayısıyla ikinci en yaşlı üye sıfatıyla, Erdoğan’a eşlik vazifesi otomatik olarak Ayşenur Bahçekapılı’ya geçmiş oldu.. Peşinden CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun yemin törenine katılmayacağını açıklamasıyla kurumsal boykot da ilan edilmiş oldu.. CHP’nin üçüncü boykotu ise 28 Ağustos sonrası yeni döneme ilişkin. Cumhurbaşkanı’nın dış gezilerindeki delegasyona üye vermeyeceklerini bildirdi CHP.. Bu kararlar karşısında şaşırdık mı? Asla... CHP’ye yakışmadığını söyleyebilir miyiz? Elbette hayır.. Tam da CHP’den beklendiği gibi oldu.. Kim beklerdi ki CHP; millet iradesine saygı duysun, sandıktan çıkan kararı kabul etsin, normal-meşru yollarla seçilmiş bir Cumhurbaşkanı’nı tanısın... Bunlar CHP’ye bir numara büyük kavramlar.. 

BOYKOT ETTİĞİNİZ ERDOĞAN DEĞİL

Zannediyor ki Kemal Kılıçdaroğlu, bu boykot kararıyla Erdoğan’ı boykot ediyor... Erdoğan kim peki? İşte Kılıçdaroğlu ile ayrıldığımız nokta bu.. Erdoğan millettir, millet.. Boykot ettiğin bir kişi değil, yüzde 52 oyu cebinde olan bir lider. Bu şartlarda Türkiye’nin seçilmiş ilk cumhurbaşkanı olmasının ötesinde, belirgin bir biçimde “Türkiye Lideri”dir boykot ettiğin.. Dünyanın, milletin adına, Türk Milleti adına, önünde saygıyla eğildiği Erdoğan’ı boykot etmek, kime kazandırır-kime kaybettirir yaşayarak göreceksin.. Sen milleti böyle kolayca boykot ediyorsun ya, millet de seni boykot ettiğinde şikayet etmeyeceksin... Bir de şunu bu meseleyle ilgili son bir not olarak ortaya koyalım.. En son genel seçimlerde de bir boykot kararı vardı CHP’nin.. Hatırlıyor musunuz? ‘Baykal ve Haberal’ı almadan yemin etmeyeceğiz’ diyorlardı 24. Yasama Yılı açılışında.. Ne oldu o iş? Kemal Bey’in tabiriyle arz edeyim; “tıpış tıpış” gittiler TBMM’ye.. Ki olması gereken de buydu.. Mustafa Kemal’in “benim en büyük eserim” dediği TBMM’yi boykotu, hiç bir seçmene anlatamazlardı, anlatamadılar da nitekim.. 

CHP MİLLETVEKİLLERİ BU OYUNU BOZAR

CHP’de suların durulmadığı, ortalığın karışık olduğu, Kemal Kılıçdaroğlu’nun partisine, örgütüne, teşkilatlara hakim olamadığı ortada.. Yiğitliğe leke sürdürmüyor olsa da,  Muharrem İnce, inceden inceye tedirgin etmiş gibi görünüyor Kılıçdaroğlu’nu.. Muharrem İnce’nin iddiasına göre Kılıçdaroğlu genel başkan yardımcılarına, il başkanlarına baskı yapması talimatı vermiş. İl başkanları da, İnce’ye destek veren kurultay delegelerine baskı yapıyormuş. Hatta İnce diyor ki; “partinin tüm olanaklarını bana karşı kullanıyor bense tek başımayım”.. CHP’de manzara bu.. Böyle bir atmosferde, Kılıçdaroğlu’nun 28 Ağustos ile ilgili olarak almış olduğu boykot kararını hangi CHP milletvekili delerse, yeni Türkiye’nin yeni siyasi dinamikleri içindeki (ama iktidar ama muhalefet) yerini almış demektir.. Unutmayın bu Eski Türkiye refleksleriyle yapılan muhalefet, tarihin çöplüğündeki hakettiği yeri almak üzeredir.. Boykotlar, protestolar, rapor almalar vesaireler.. Fikri olanın fikriyle konuşacağı dönem başlıyor. Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ersoy Dede Arşivi