Korsan Bildiriye Tepkiler Çığ Gibi
HSYK; AK Parti Hükümeti’nin kolluk kuvvetlerinin amirlere bilgi vermesini zorunlu kılan Adli Kolluk Yönetmeliği’nin Anayasa’ya aykırı olduğunu açıklaması, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı’dan habersiz kirli soruşturma başlatan savcı Muammer Akkaş’ın hukuksuz uygulamalarına destek vermesi eleştiriliyor.
AÇIKLAMA HUKUKA AYKIRI
HSYK Kanunu’nun 6. maddesinde, kurulu yönetmek ve temsil etmek yetkisinin Adalet Bakanı’na ait olduğu açıkça belirtiliyor. HSYK Kanunu’nun 7. maddesinde ise genel kurulun görevleri belirtiliyor ve söz konusu görevler arasında kamuoyuna açıklama yapma yetkisi bulunmuyor. HSYK’nın; 25 Aralık tarihinde yaptığı toplantının açıklamasını, Savcı Muammer Akkaş’ın bildiri şovunun ardından 26 Aralık’ta akşam saatlerinde yapması dikkat çekiyor. HSYK 22 üyeden oluşuyor. HSYK; Kurul başkanı olan Adalet Bakanı’nın MGK toplantısında iken yapılıyor ve 13 üyenin imzaladığı açıklama yayınlanıyor.
TURAN: HSYK’NIN DA E-MUHTIRA VERDİĞİ GÜNLERİ GÖRDÜK
AK Parti İstanbul Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Avukat Bülent Turan, HSYK’nın mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esasları üzerine görev yaptığını ve Anayasa’nın 159. maddesinde bu görevleri nasıl yerine getirebileceğinin tek tek yazıldığını söyledi.
Avukat Bülent Turan, HSYK’nın Anayasa’ya uygunluk denetimi yapamayacağını, asıl HSYK’nın yayımladığı kararın Anayasa’nın 159. maddesine aykırı olduğunu açıkladı. Turan, HSYK’nın kuruma zarar verecek siyasi tartışmalardan uzak tutulması için herkesin azami özeni göstermesi gerektiğini vurguladı.
Turan geçmiş dönemleri de hatırlatarak, “HSYK’nın da e-muhtıra verdiği günleri gördük” ifadelerini kullandı.
TUNA: HSYK’NIN BİLDİRİ HAKKI YOK
AK Parti Konya Eski Milletvekili ve avukat Hüsnü Tuna da, “HSYK’nın açıklama yapmasına neden olan savcının davranışlarını Nuh Mete Yüksel ve Vural Savaş’ın yöntemlerine benzetiyorum. Soruşturma usulünü yasal çerçevede yasaların gösterdiği istikamette değil de basınla birlikte onların desteğiyle onlarla birlikte açıklama yaparak toplumun üzerinde yansımalarını oluşturmak suretiyle böyle bir soruşturma yürütme metodu 28 Şubat süreci metodudur. HSYK bu konularla ilgilenen bir merci olması nedeniyle benzer açıklamalar yapması aslında hukuka uygun değil. Bir yönüyle savcı haklı diye ihsası reyde de bulunmuş oluyor. Bir yönüyle siyasete suikast girişiminde bulunan savcıyı destekler derecede açıklama yapmış olması ‘Siyasete bizde karşı çıkıyoruz. Siyasete karşı yapılanları da onaylıyoruz’ anlamı çıkar. Bu çok vahim bir durumdur.” dedi.
KİBAR: YARGIYA GÖZDAĞI
28 Şubat ve Balyoz davalarında mağdurların avukatlığını yapan Avukat Necip Kibar da, HSYK’nın yayınlamış olduğu bildirinin korsan bir bildiri olduğunu söylemekte hiçbir sakıncası olmadığını belirterek, “HSYK kurul halinde toplanır ve aldığı kararları da kurul birliğiyle alır. HSYK bu kararı Kurul halinde ve başkanı olmadan aldığı için bu bildiri korsandır. En önemlisi de HSYK bu bildirisiyle görev aşımı yapmıştır” ifadelerini kullandı. Kibar, “HSYK bununla da kalmayarak çalışan hâkim ve savcılara da ‘Benim istediğim gibi karar vermezseniz başınıza gelecekleri siz düşünün, sizin atama ve tayinlerinizi ben yapıyorum’ der gibi gözdağı vermeye çalışmıştır. Bu bildiri hukuki olmayan ve hukuk dışı dayatmalar içeren bir açıklamadır” ifadelerini kullandı.
CEYLAN: SİYASETE MÜDAHALE
Avukat Necati Ceylan ise, HSYK’nın bu şekilde basın bildirisi veya beyanat vermesinin yanlış olduğunu ifade ederek, “HSYK’nın bu tavrı bağımsızlığını, tarafsızlığını ve kuvvetler ayrılığı ilkesini de zedelemiş durumdadır. Ortada bir şey yokken böyle bir beyanat vermiş olması usul ve yasalara aykırıdır. Son zamanlarda ülkemizde bir kaos ortamı oluşturulmak isteniyor ve yargı da siyasi bir konum almış durumdadır. Burada HSYK da taraf olmuş oluyor ve bu kaosa da körükle gitmiş oluyor” dedi. Ceylan, “Bu kaos ortamından herkes zarar görüyor. HSYK da zarar görecek. HSYK bu tür bir bildiri yayınlayarak siyasete de müdahale etmiş oluyor” şeklinde konuştu.
Öte yandan hukuka aykırı bildiri hazırlayan HSYK üyeleri izne ayrıldı.
TORAMAN: BU HUKUKSUZ MÜDAHALE ÇOK VAHİM
Avukat Cüneyt Toraman ise, HSYK’nın böyle bir yetkisi olmadığı gibi çok yanlış bir durum olduğunun ortada olduğunu belirterek, “Bu durum hukuk devleti açısından vahimdir. HSYK bütün mahkemelerin denetim mercidir. Danıştay’da yönetmeliğin ihlali için dava açılmışken, HSYK müfettişlerinin tespitleri doğrultusunda bağımsız bir karar vermesi imkansızdır. Bu bizzat HSYK tarafından yargıya müdahale anlamına gelmektedir. HSYK’nın bu müdahalesi çok vahimdir” açıklamasında bulundu.
Yeni Akit
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.