Ertuğrul Sağlam: Milli takımı istemiyorum

Ertuğrul Sağlam: Milli takımı istemiyorum
Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin bu yıl 47.'sini düzenlediği '47. Yıl Sporun Zirvesi Eğitim Semineri'ne konuşmacı olarak katılan Bursaspor Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Abdullah Avcı gündemdeki konular ve basın

Antalya Lara'da Club Sera Otel'de iki gün sürecek olan seminerin ilk oturumunda konuşan Bursaspor Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, 4 sezon önce Kayseri'de devreyi 3. bitirdiğini ve TSYD'nin seminerine geldiğini, bugün de Bursaspor'la devreyi 3. bitirdiğini ve yine TSYD'nin seminerine geldiğini söyledi.

Futbol en fazla sevilen spor dalı olduğunu, artık bayanların da futbolu tartışmaya, konuşmaya ve yazmaya başladığını belirten Sağlam, ''Artık eşlerimiz, annelerimiz de futbola ilgi duyuyor, yorumlar yapıyorlar. Bu ilgi malesef taraftarı olduğu takımların taraftarı olarak kendine statü belirlemeye başlıyor. Ben çok insan tanıyorum taraftarı olduğu takım maçı kaybedince işine ya da okuluna gitmiyor. Benim oğlum da kaybettiğimiz maç sonunda okula gitmeyeceğini söylüyor. Sporun değerleri ve evrenselliği tamamen kayboldu. Eskiden maçlarda, maçlardan sonra kavga edilirdi, şimdi ise ısınmaya çıkanlar maçtan 45 dakika önce kavga ediyorlar.'' diyerek Fenerbahçe - Galatasaray maçında yaşanan kavgaya vurgu yaptı.

''Kaybetmeyi hazmetmek kazanmaktan daha zordur.'' diyen Sağlam, ''Bizler sporun içinde kaybetmenin de kazanmanın da olduğunu insanlara anlatmamız gerek. Futbol bir spor, sporun da bir barış unsuru, eğlence olduğunu insanlara anlatmalıyız. Biz bunu anlatır ve özümsersek spora bakış açımız değişirse yaptığımız iş daha faydalı olur. Dünyada bir kriz var, fakat futbol bu krizden en az etkilenen sektör. Bu da bize elimizde çok değerli bir ürün olduğunu gösteriylor. Biz de bu ürünün kıymetini bilmeliyiz. Bunun için herkesin elinden geleni yapması lazım. Biz bir zirve yarışının içindeyiz bunun da baskısını yaşıyoruz. Ama bütün bunlara rağmen düzgün ve fair play için de olmalıyız. Ligde üçüncüyüz, fair - play liginde de ikinciyiz. Bu da bize mutluluk veriyor.'' diye konuştu.

Türk futbolunda uzun zamandır tartışılan dernekler konusunda Türk antrenörlerini sevindirecek açıklamalar da yapan Ertuğrul Sağlam, antrenör haklarıyla ilgili Beşiktaş'ta yaşadığı günlerden örneklerle antrenörlerin haklarının korunması adına önemli adımlar atıldığını belirterek, ''Olumlu gelişmeler yaşanıyor. Antrenörler Derneği Başkanı İsmail Dilber ile görüştük, önemli konular gündeme geldi. Ben görevde iken bir başka teknik adamla görüşüldü. Hiç bir teknik adam Beşiktaş'tan ayrılmak istemez. Ben Türk antrenörün onurunu korumak için istifa ettim. Eskişehirspor'da Rıza Çalımbay hocam bir oyuncunun ağır suçlamalarına hedef oldu. Bunları konuştuk. Bazı önemli kararlar alınacak, bakanlığa gidilecek ve sıkıntılar giderilecek.'' dedi.

Basınla ilgili bir soruyu da cevaplandıran Sağlam, ''Medya bizim işimizin bir parçası, spor basını olmadan sporun olacağına da inanmıyorum. Türk toplumunu yönlendiren kişiler olarak doğru habercilikle bunu yaparsak daha faydalı oluruz. Rakamlarla değerlendirmeler yaparken hatalar da yapabiliriz. Ligi 3. sırada bitiren bir takım Türk futbolu adına, bulunduğu şehir adına hiç bir katkıda bulunamaz alt yapıdan eleman alamaz, 8. sırada bulunan bir takım hem üst takıma hem de bulunduğu şehre katkılar yapar bu takım daha başarılıdır. Eleştirilirken yapılan eleştirilerden birşeyler almak istiyoruz. Bunlara da dikkat etmeliyiz.'' diye konuştu.

MİLLİ TAKIMI İSTEMİYORUM
''Milli takımın başına kariyer sahibi yabancı bir antrenör getireceğiz diyen federasyon başkanı ve yönetici var.'' açıklamasında da bulunan Sağlam, yabancı teknik adam isteyen basın mensuplarının da olduğunu belirterek, ''Bunu anlayamıyorum. Milli takımda görev yapmak bizim için şereftir, fakat şuan bir teklif gelirse istemiyorum derim. Çünkü TFF'nin Başkanı da Milli takımlar'dan sorumlu yöneticisi de yabancı hoca getireceğini söylemiş.'' diyerek şöyle konuştu;

''Yeretsiz olduğumuzu düşünmüyorum, Atatürk'ün sağlık gibi önemli bir konuda bile, 'Beni Türk hekimlerine emanet edin' dediği bir ülkede milli takımın başına yeterli bir Türk antrenör bulamadıklarını söylemelerine bir anlam veremiyorum. Ben istemiyorum, ama Türk teknik adamların milli takımın başında layıkıyla görev yapacaklarına da inanıyorum.''

Sağlam, Bursaspor'la Avrupa kupalarına katılmayı, büyük takımlarla şampiyon olmakla eşdeğer gördüğünü de belirterek, ''Samsunspor, Kayserispor, Beşiktaş'ın bir bölümünde ve Bursaspor'da çok değerli insanlarla çalıştım. Beşiktaş'ta çok da ciddiye almadığım bazı çıkışlar da yaşandı. Bir döneminde de sıkıntı yaşadım. Fakat şuanda bulunduğum kulüpten çok memnunum.'' dedi.

ABDULLAH AVCI: "ALTYAPI SORUNU FUTBOLUN OKULLARA GİRMESİYLE ÇÖZÜLÜR"
47. Yıl Sporun Zirvesi Eğitim Semineri'ne konuşmacı olarak katılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Abdullah Avcı ise yaptığı açıklamada, Türk futbolunun altyapı sıkıntısının genel eğitimle birlikte çözüleceğine inandığını söyledi.

Altyapılarda çalışan bir teknik adam olduğunu genel sıkıntıları bildiğini de belirten Avcı, ''Uzun süredir planladığım bir proje olan genel eğitim ve futbol eğitiminin birlikte çözüleceğine inanıyorum. Altyapıların özerkleşmesinden üst yapıya bağımlı kalmamasından yanayım. Bunun için çalışan alt yapı hocalarının büyük özverisi var. Yukarıya verilen oyuncu bazındaki bir değerin altyapıya yansıması olumlu olacaktır. Okul, aile ve futbol üçgeninde yapılacak bir çalışma yapılırsa yetenekler Türk futboluna kazandırılır. İtalyan teknik adam biz de 3 ama Türk Milli takımında 13 yetenekli oyurncu var fakat tanrı bugün bizi istedi demişti. Biz bu yetenekleri kullanmasını bilmeliyiz.'' dedi.

Tribünlerdeki olayların futbolun çirkin oynanmasından kaynaklandığını da anlatan Abdullah Avcı, medyanın da sorumluluğu olduğunu belirterek, ''Kayserispor maçında öne geçtik, iki oyuncumuz sakatlıktan yerde kaldı. Bizim altyapıdan genç top toplayıcı oyuncumuz topu hemen sahaya attı biz de gol yedik. Futbolu yeni bırakmış, büyük gazetelerden birinde yazı yazan bir arkadaşımız, ''Yenik durumdayken topu sahaya erken atmayın'' diyemediniz mi diye yazdı bu beni çok rahatsız etti. Ben Fair-play ödülü alan bir teknik adamım. 10 yaşındaki altyapıdaki sporcumuza böyle bir sözü nasıl söyleriz. Bu beni çok üzdü. Kazanmak için her yol mübah mantığı doğru değil.'' dedi.

Abdullah Avcı, Milli Takım ve Milli Takım Teknik Direktörü la ilgili olarak ise, ''Arkadaşlarımın isimlerinin geçtiği bir ortamda fikir beyan etmek çok zor. 1990'dan bu yana Türk hocaların başında bulundugu bir 20 yıl var. Bizler de bir takım kurslar görüyoruz. Biz de gördük, olumlu şeyler de söylediler. Bunlar bize gurur veriyor. Milli takımın başına kim getirilecek bunun kararını verecek olan bizler değiliz. Kim ne karar verirse ona da saygı duyarız. Burada bize düşen yerli ya da yabancı kim olursa olsun destek oluruz. Yardımcı oluruz kelimesi yanlış yerlere çekiliyor, destek oluruz. Biz bir takım çalışıyoruz. Teklif gelirse açılımına bakmak gerek. Bir aşk bir tutkudur Milli takım. Herkes çalışmak ister.'' yorumunu yaptı.

Abdullah Avcı, A2 Ligi'nin yararlı olduğuna inanmadığını, daha önce PAF Ligi olduğunu onun da gereği gibi değerlendirilemediğini sözlerine ekledi.

(CİHAN)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.