AHC’ye ağır soru

HABERVAKTİM- 

Türkiye, O'nu Kanal 7 ekranlarından tanıdı. Kanalın Haber Daire Başkanlığı görevini yürütüyor, aynı zamanda Haber Saati’nin sunuculuğunu yapıyordu. Mübarek Cuma günü akşamları da 'İskele-Sancak' programıyla Kanal 7 izleyicilerinin karşısına çıkıyordu...

Böyle tanındı O. Kanal 7 izleyicilerinin gözünde O, İslam’ın mücahidi, küffarın korkulu rüyasıydı…O’nu Kanal 7 ekranlarından tanıyanlar, ezilen, sesi kısılmış, sessiz yığınların sesi olarak bağırlarına bastı. İzleyicilere göre O, Haber Saati’nde ortaya koyduğu duruşu ve sert söylemiyle, hor görülen, küçük düşürülen, adam yerine konmayan kesimin belki de “Ben bu toprakların gerçek sahibiyim” haykırışıydı. Babasının müftü emeklisi olduğunun kulaktan kulağa yayılması, kendisinin ilahiyat eğitim alması O’na duyulan sevgiyi tırmandırdı.

Sonra birden mahalle değiştirdi. Önce Sabah’a. Eski Sabah’a. İlk Sabah’ta başladı, takipçilerini şaşırtmaya. Sabah’taki şaşırtan yazıları kısa bir sürede Aydın Doğan tarafından keşfedilmesini sağladı. Aydın Doğan, Hürriyet’ine transfer etti. O gün bugün Hürriyet’ten saldırıyor, içinden çıktığı mahallesine.

Özellikle de Vakit’le ilgili tavrıyla dikkat çekiyor. Sanki patronu Aydın Doğan O’nu “Vakit aleyhinde yazılar kaleme alması” için transfer etmiş. Fırsatını bulsun bulmasın Vakit’i diline dolamış; yalanmış, iftiraymış dinlemiyor yazıyor da yazıyor. “Maaşımı hak etmeliyim” psikolojisinin bir sonucu bu belki de. “Patrona söz verdim, bulmalıyım Vakit’e çakacak bir şeyler” dürtüsü belki de. Sonuç, Vakit’le ilgili Vakit’in kendi yazarlarından bile fazla kaleme aldı, Hürriyet’te. Ve tamamı aleyhteydi.

Bu yazılarına bugün bir yenisini ekledi. Ahmet Hakan Coşkun'un Hürriyet'teki bugünkü yazısının ilgili bölümü şöyle:

"Yeniçağ haram ise Vakit helal mi?

ERGUN Babahan, dünkü yazısında Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un Yeniçağ Gazetesi’ne röportaj vermesini eleştirmiş. Hem de kıyasıya...

Neymiş Yeniçağ, Ergenekon’a destek veriyormuş, neymiş Devlet Bahçeli’yi bile eleştiriyormuş, şovenmiş falan...
O zaman soruyu soralım:

Katillere arka çıkan, işkenceci polisleri savunan, Trabzon’daki rahip cinayeti hakkında “Misyonerlik faaliyeti nedeniyle bir gencin hayatı kaydı” diyerek maktûlü cinayetin sorumlusu gibi gösteren, cepheleştiren, Yahudi düşmanlığı yapan, belden aşağı vuran, hakkında açılan davalardan yırtmak için bin türlü dalavere çeviren, hedef gösteren, ilkesizliği bayrak edinen Vakit Gazetesi hakkında ne buyrulur?

Malum bu gazetenin temsilcileri devlet uçaklarında ağırlanıp sırtları sıvazlanıyor da..."