Profesyonel ordu rahatsız etti

Birgün adlı gazete profesyonel orduyu “kontrgerilla” olarak nitelendirdi ve “bu tarz yapılanmaların, paramiliter güçler gibi topluma zarar vereceğini” ileri sürdü. 

İşte o haber:

“PKK'ye karşı kurulması planlanan profesyonel orduya ilişkin tartışmalar sürüyor. Radikal Yazarı Murat Yetkin, olumsuz bulduğunu söylediği bu tip örgütlenmelerin çete tipi unsurları yaratabileceği görüşünü dile getirdi. Konuyla ilgili BirGün'e konuşan Yetkin, "Dünyanın çeşitli yerlerinde özellikle Latin Amerika’da emir komuta zincirinde bu tarz örgütlenmeler oldu. Bu tarz örgütlenmeler, karşıdaki grubu topluca yok etme konusunda başarılı da oldular ancak yarattıkları toplumsal yıkım ve tahribat daha büyük oldu" dedi. Yetkin sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu örgütlenmeler ilerleyen yıllarda çeteleşmelere de yol açtı. Paramiliter diyebileceğimiz bu tarz örgütlenmelere olumlu bakmıyorum çünkü yarattıkları toplumsal yıkım daha büyük oldu."

“BAŞBAKAN SAVAŞI SÜRDÜRMEK İSTİYOR”
Partisinin İç Anadolu teşkilatı yöneticileriyle birlikte parti merkezinde yaptığı toplantıda gelişmeleri değerlendiren BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, özel orduyla ilgili şu değerlendirmede bulundu: "Bu, Başbakan’ın kafasında daha on yıllarca devam edecek bir sorun olduğunu gösteriyor. Çözme niyeti yok. Bu on yıllar boyunca kan akmaya insanlar ölmeye devam edecek anlamına geliyor."

Demirtaş bölgede benzer yapıların sıklıkla denendiğini vurguladığı açıklamasında "Sanki bugüne kadar hiç denenmemiş, hiç özel ordu oluşturulmamış gibi yeni bir şey bulunmuş gibi büyük bir heyecanla kamuoyuna sunmaya çalışıyorlar ‘özel ordu özel birlikler’ diye. Bu Başbakan’ın sıkışmışlığını hükümetin bu işe çözüm bulamamasından kaynaklı kamuoyunu oyalamaya yönelik ortaya atılmış bir tartışmadır" dedi.

Demirtaş sözlerini şöyle sürdürdü: "Zaten bölgede cumhuriyet tarihi boyunca her zaman özel birlikler oluşturulmuştur. Abdulhamit’ten beri özel birlikler vardır. Kürt coğrafyası sürekli özel birliklerle, kuvvetlerle, köy korucusuyla, JİTEM’le, kontrgerillayla idare edilmiştir. Türkiye’nin her hangi bir yerinde uygulanmayan vahşet bu özel birliklerle orada uygulanmıştır. Şimdi sanki bu denenmemiş gibi ilk defa ortaya atılmış gibi büyük bir heyecanla tartışılmak istenmesi, çaresizliğin, sıkışmışlığın, kamuoyunu oyalamanın çok özel bir yöntemidir."

BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak da yeniden "terörizm" edebiyatı yapılmaya başladınğını belirterek, "Böylelikle çözüme yakınlaştığımız bu süreç, bir kandırmaca ve aldatmaca sürecine döndü. Demokratik haklar en fazla bu süreçte kısıtlandı. Bize düşen bunlara karşı ortak demokratik iradeyi ortaya çıkarmaktır" dedi.”