Bu kez Savcı'yı tehdit etti

İü eski rektörü Alemdaroğlu ve İP lideri Perinçek ile birlikte gözaltına alınıp sorgulandıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan ve yurt dışına çıkma yasağı getirilen yerli Pravda Cumhuriyet’in başyazarı İlhan Selçuk, Ergenekon Savcısı Zekeriya öz için bu günkü köşe yazısında şu ilginç ifadeleri kullandı:

“Nasıl bir tehlikeyi yaşadığının farkında mı?..

Sanırım değil... Evi bastıkları saatlerde, daha sonra polislerle yolda, Emniyet'te veya savcılıkta bana bir şey olsaydı, pattadak nalları havaya dikseydim, neler olacağını sevgili savcım hiç düşündü mü?.."

İşte İlhan Selçuk’un yazısının ilgili bölümü:

“Şimdi gelelim sevgili savcımıza...

Nasıl bir tehlikeyi yaşadığının farkında mı?..

Sanırım değil...

Evi bastıkları saatlerde, daha sonra polislerle yolda, Emniyet'te veya savcılıkta bana bir şey olsaydı, pattadak nalları havaya dikseydim, neler olacağını sevgili savcım hiç düşündü mü?..

Damgayı yiyecekti:

- Katil savcı!..

Yazık olacaktı sevgili savcımıza...

İşin altından ömür boyu kalkamayacaktı...

*

Savcı Bey anlaşılıyor ki çok ağır bir yük üstlenmiş, altından kolay kolay kalkılamayacak bir yük...

Sorgulamadaki karşılıklı konuşmalarda sezinledim ki bu yük onu tüm yaşam boyu ezebilir...

Ne düşünüyordu:

- İlhan Selçuk 'un evini sabaha karşı basarım, suç belgelerini ele geçiririm...

Operasyon fos çıktı...

Ergenekon dosyasını yaymak; yazarları, fikir adamlarını, emekli komutanları, muvazzafları da içine alarak sonuçta laik orduya ilişkin bir dava harekâtına dönüştürmek akıl kârı değildir...

Savcımız durumu bir daha gözden geçirmeli...

Kişinin kafasındakilerle "realite" arasında bir uygunluk olmadı mı iş tersine döner, dava dosyası da çuvallar...

*

İlhan Selçuk'a gece baskınında kapsamlı düşünemeyen, kendi kariyerini bile tehlikeye atabilecek kararlar alabilen sevgili savcım, "Düşünen Adam" heykelini sanırım biliyordur...

Savcım "Düşünen Adam" olmalı...

Bu, yalnız ülke için değil, kendisi için de gerekli bir temel koşul...”