İstismarı bırak özür dile Mutlu!

Gelen e postaya inandığını belirten Mutlu, bunun nedenini ancak kendisi gibi kısa bir süre önce annesini kaybedenlerin anlayabileceğini yazdı. 
Cumhurbaşkanı Gül’ün, Mutlu’nun aktardığı olayın kıyısından bile geçmediği ortaya çıkınca Habervaktim dün Vatan Yazarı’na “Bu nasıl gazetecilik Mutlu? Sen her e postayı yayınlıyor musun?” diye tepki göstermişti.
Mutlu bugün şöyle cevap verdi:

“Diyorlar ki, “Doğruluğunu bilmediğin bir mektubu nasıl yayınlarsın? Araştırmak bu kadar zor muydu?”

Lafı hiç dolandırmayacağım:

İnandım...

Evet; hayatımda bir kez bile görmediğim Ahmet Ertaç’a inandım ve güvendim!

Doğru; temeli “kuşkuculuğa” dayanan bizim meslekte; “güven”, istismarlara neden olur...

Ama...

Benim Ahmet’e duyduğum güvenin nedenini, sadece “annelerini kaybedenler” anlar...

Bir insanın her türlü yalanı söyleyebileceğine, her türlü hayali senaryolar kurgulayabileceğine inanırım ama; iki buçuk yıl önce annesini kaybetmiş bir gazeteci olarak, dünyada hiç kimsenin durduk yerde “annesinin ölümü” üzerine bir yalan uydurabileceğine inanmam...

Evet; beni eleştirenler haklı... Sorgulamadım...

Ahmet, annesinin ölümünden sadece üç-dört saat sonra o satırları bana nasıl yazdıysa, ben de aynı samimiyetle yayımladım...”

İLGİLİ HABER:

BU NASIL GAZETECİLİK MUSTAFA?