Şenol Güneş'ten göndermeler!
Güneş, Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri'nde düzenlediği basın toplantısında, Fenerbahçe maçını kaybettiklerini, ancak önlerinde 15 lig maçının daha bulunduğunu belirterek, ''Lig yarışında ortayı yeni geçtik. Bunun maraton olduğunu söylemiştik. Biz başından beri futbol adına ilkeli, cesur, herkesin beğeneceği, kendimizin de keyif alacağı futbolu oynamak ve arzu ettiğimiz sonuçlarla yukarılara çıkmak istediğimizi söyledik. Bu konuda çok da başarılı olduğumuzu söyleyebiliriz ama son oynadığımız Fenerbahçe maçı beni de kamuouyunu da tatmin etmedi'' dedi.
-''SAHA İÇİNDE KALMAK İSTİYORUZ''-
Bordo-mavili takımın ''dirençsiz, inançsız ve yüreksiz'' oynamasından dolayı da üzüntülü olduğunu anlatan Güneş, şunları kaydetti:
''Biz keyif veren futbol oynamak istiyoruz, o yüzden üzgünüz. Yoksa futbolda maçı kazanır, kaybedersiniz, bunlar olacaktır. Avantajımızı kaybettik ama biz avantajımıza güvenmedik, kendimize güvenerek yola çıktık. Avantajımızın tümünü de kaybetsek bu yarışta önde veya ortak olacağımızı gösterdik. Artıları olan bir kulübüz ama eksileri de olabilecek kulübüz. Nasıl Fenerbahçe maçında olumsuzluklar varsa daha çok maçta olumlulukları bir kenara atamayız. Başarı ve başarısızlığı olan bir takımız. Artıları olan bir takım olarak bundan sonra yapacaklalarımız için gücümüzün olduğunu söylüyorum. Ama bu gücümüzü yıkmak veya onu olumsuz etkilemek için birtakım savaşlar olabilecektir. Bunu doğal karşılıyorum. Çünkü sizinle uğraşan rakipler sadece saha içinde değil, saha dışında da uğraşabilirler. Ama biz hep saha içinde kalmak istiyoruz. Benim de bütün gayretim bu. Mesajları onun için veriyorum. Ama bu mesajları vermemin anlamsız olduğunu şimdi daha çok net görüyorum.''
Güneş, ülkenin buna hazır olmadığını belirterek, şöyle devam etti:
''Entelektüellik bakımından düşünürsek bilgi toplumu değiliz. Sadece yönetilen, kandırılan bir toplumuz. Bu toplumu ben terbiye edemem, yön veremem. Sadece fikirlerimi paylaşırım, dertlerimi anlatırım. Beni eleştirebilir övebilirler, hiçbiri beni ilgilendirmez. Benim verebileceklerim kendi takımımadır ama toplum adına o misyonumu kullanmak istedim. Düzgün olarak işimi yapmaya çalıştım. Ülkemin bana ihtiyacı olduğunu da düşünmüyorum. Benden çok daha iyi bu işi bilenler, bu işi becerebilir. Şu andan itibaren saha dışında olmak istemiyorum, saha içinde olmak istiyorum. Saha dışına çekmek isteyenlere alet olmamak adına uğraştım. Ama bu maçı biz kaybettikten sonra onlar yarışı burada kestiler, yine yapacaklar bunu. Yapsınlar, ben hep saha içinde kalacağım.''
-''ANTALYASPOR MAÇINI KAZANARAK YENİ DÖNEME BAŞLAMAK İSTİYORUZ''-
Antalyaspor maçının zor geçeceğine değinen Güneş, şunları belirtti:
''Antalyaspor'un Fenerbahçe maçında ne kadar iyi oynayarak kaybettiğini biliyoruz. Oyun olarak Fenerbahçe'den geri olmadıklarını düşünüyorum. Bir maç kaybederek her şeyi, ilkelerimizi, düşüncelerimizi, dostluğumuzu, desteği kaybetmek bizim büyüklüğümüze yakışmaz. Başarımızın anahtarı birlikte olmak. Camiada herkesin içinde olduğu bir düzeni oturtmak istiyoruz. Bu düzen bizi buralara getirdi. Bugün kaybettiğimizde tabii ki başarısızlığın ana nedeni benim. Ama bu ana nedenden çıkış yolunun birlikte olacağını söylüyorum.
Antalyaspor maçını kazanarak yeni döneme başlamak istiyoruz. Kolay olmayacak. Zor maçları aşmak için sabırlı olmamız lazım. Seyirci sevmeye, sabırla desteklemeye devam etmeli. Bizim para ve medya gücümüz yok. Bizim gücümüz, düşüncelerimizi samimice birbirimize söylemek ve sarılmaktır. Bunu yaparsak başarılı olacağımızı düşünüyoruz, o güç var bizde. Kaybettiğimiz bir maç sonrası bir bardak suda fırtınalar koparıp bunun üzerinden Trabzonspor'a zarar vermek isteyenlere cevap vermek için Antalyaspor maçında bütünleşmeliyiz'' ifadelerini kullandı.
-GÖREVİ BIRAKMA KONUSU-
Güneş, Trabzonspor'un şampiyon olması halinde görevinden ayrılacağı yönündeki haberlere ilişkin olarak, ''Benim görevi bırakmamla ilgili bir konu yok. 'Şampiyon olursam bırakacağım' diye bir adı yok olayın. Antalya'da Mustafa Denizli'ye gelen bir soruydu. O bırakınca ben de bırakacağım dedim. Ahmet Suat Özyazıcı'ya söylemiştim, 'şampiyon olursak bırakırım' diye. Ama şunu da söylemiştim, 'hoca kulüplerle anlaştığı sürece kalmalı. Ne görevine son verilmeli ne de hoca ayrılmalı'. Eğer bunlara bakarsanız ayrılmam diye bir şey söz konusu olamaz. 3 yıllık bir mukavelem var. Trabzonspor'da çalışan bir adamım. Trabzonspor'da görev yerim ne olursa olsun en iyisini yaparım, yapmaya çalışıyorum. Bazen eleştiriliyorum. Hem teknik adam, yönetici, taraftar olarak hepsini de bu kulüpte yaparım. Benim için görev arayışı yok. Sorumluluk anlamında elimden geleni yaparım. Böyle düşüncem yok. Zaten olmamıştır'' dedi.
-FENERBAHÇE'NİN SORUMLU KİŞİSİ-
Futbolda ayak oyunlarının olduğunu söyleyen Güneş, ''Saha dışında hakemi etkilemek, medyada hiç benimle ilgisi olmayan şekilde gündemde olmamı ben doğru bulmuyorum. Ben bunu kapatmak için elimden geleni yapıyorum ama ne federasyon, ne hakem derneği ne futbol otoriteleri anlamıyorsa diyeceğim bir şeyim yok. Ben bu kadar yaptım. Arkadaşlar, kendi yollarına gitsinler. Benden bu kadar, dahası yok bende. Dolayısıyla ben bu hafta son noktayı Fenerbahçe maçında koydum. İçinde olmadığım konu için de Fenerbahçe'nin sorumlu kişisine giderek, maç öncesi başarılar diledim. Herhalde o mesajı Türkiye'nin anlaması için bir 10 yıl geçmesi lazım. 10 yıl sonra anlarlar, konuşurlar. Benim değiştiğimi de 10 yıl sonra anlarlar'' diye konuştu.
Bordo-mavili futbolcuların kendilerinden beklenenini veremediklerinden dolayı bir moral bozukluklarının olduğunu dile getiren Güneş, futbolcularının mücadele ederek bunu üzerlerinden atması gerektiğini kaydetti.
AA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.