İşte Ergenekon’un resmi dini

İşte Ergenekon’un resmi dini
Kilit adam Tuncay Güney'den çarpıcı açıklamalar: Veli Küçük 8 numaraydı, üstünde 7 kisi daha var. Küçük, akıllı adamdır, evinde bomba saklayacak kadar aptal değildir..

Sabah’ta yer alan haberin detayları şöyle TUĞGENERAL Veli Küçük, Ergenekon kurumunda Genel Sekreterlik yapıyordu. Ergenekon yapılanması içerisinde Genel Sekreter konumu olmasına rağmen, aynı zamanda Planlar ve Prensipler Daire Başkanı olarak da görev yapıyordu. örgütte önemli kararları kendisi verirdi. 2001 yılına kadar Veli Küçük'ün üstünde 7 kişi olduğunu biliyorum. Hiyerarşik yapılanmada örgütte '8 numara' olarak görev yapıyordu. Ancak şu an aradan 7 yıl geçti, örgütteki son görevi hiyerarşik olarak kaç numara bilmiyorum. Ergenekon yapılanmasında ilk yedinin içinde, 'hala görevde olanların' olduğunu biliyorum ama, can güvenliğimden dolayı açıklayamam." "Ergenekon kurumunun resmi dini şamanizmdir. örgüt yapılanmasında, örgütün tüzüğünde, din hanesinde resmi olarak Şamanizm yazılıdır. Veli Küçük örgüt toplantılarında, her defasında büyük bir özlemle Şaman dinini anlatıyordu. 'Türklerin ana dini Şamanizmdir. Biz de birer şamanız' diyordu."

SABAH, 2001 yılında poliste sorgusunda verdiği ifadelerle ve bürosunda ele geçirilen, arşivinden çıkan belgelerle Ergenekon soruşturmasının odağındaki isim haline gelen Tuncay Güney'le kaçıp yerleştiği Kanada'da konuştu. Bürosuna yapılan polis baskınında, şimdi "Terör örgütü" olarak ilan edilen "Ergenekon"la ilgili ilk somut belgelerin bulunduğu kişi olarak bilinen Tuncay Güney, SABAH'a önemli açıklamalarda bulundu. Bilgisayarında, "Ergenekon" denilen yapıya dair somut bilgiler bulunduğu için, halen Ergenekon soruşturmasını yürüten savcı Zekeriya öz'ün de çok önemsediği Tuncay Güney, Emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ten Sami Hoştan'a pek çok önemli ismin, Ergenekon'la ilişkisini de ortaya çıkaran ilk kişi olarak biliniyor. Halen Kanada'da, haham olarak görev yapan Tuncay Güney, son operasyonların çok derine inmediğini öne sürdü. Operasyonun "Ergenekon'un sokaktaki adamlarına" yapıldığını kaydeden Güney, "Küçük, Ergenekon'da Genel Sekreterlik yapıyordu. 2001'e kadar Küçük'ün üstünde 7 kişi olduğunu biliyorum. örgütteki son görevi kaç numara bilmiyorum. İlk yedinin içinde hala görevde olanlar olduğunu biliyorum ama, can güvenliğimden dolayı açıklayamam" dedi. İşte Güney'in çarpıcı açıklamaları:
BANA "KAç" DENDİ
"Ergenekon örgütü benden çıkan belgelerle deşifre oldu. Ama maalesef Türkiye'de iki savcı, beş emniyet müdürüyle bu iş bitmez. Yapılan operasyon Ergenekon'un sokaktaki adamlarına yapılmıştır. Ben 2001 yılında, Ergenekon yapılanması ile ilgili 11 saat ifade verdim. Ancak benim anlattıklarımdan dolayı bir operasyon yapılmadı. Dönemin Emniyet Müdürü Adil Serdar Saçan, 9 günlük işkenceden sonra, emniyetteki odasında eliyle pasaportumu bana vererek, 'Hiçbir işlem yapmadan dolaylı olarak kaç' dedi. Ben de elimi kolumu sallaya sallaya Amerika'ya, oradan Kanada'ya geçtim." "Küçük akıllı adamdır. Evinin altında silahları saklayacak kadar aptal biri değildir. Dünya globalleşiyor. Artık dünyada öyle silah tüccarları var ki, parayı havale ediyorsunuz, güvenli bir şekilde silahlar istediğiniz adrese teslim ediliyor. Ama Ergenekoncular akıllıdır. Polisin bazı adresleri tespit ettiğini anladıklarından, eldeki silahlardan kurtuluyorlar. Ama aranılan silahlar belki de, üzerine Türk bayrağı dikili bir elektrik binasının altında olabilir. Kimbilir?"

Ergenekon'u takip etti, devretti

ESKİ İstanbul Organize Suçlar Şube Müdürü Adil Serdar Saçan, Polis Akademisi'ni birincilikle bitiren, gelecek vaat eden bir polis müdürüydü. Kamu yönetiminde doktora yapan Saçan, Organize Suçlar Şubesi'ni kurdu ve başına getirildi. Kimsenin dokunamadığı mafya babalarını yakalayıp adalet karşısına çıkarmasıyla ünlenen Saçan, AKP döneminde görevden alındı ve hakkında bir çok dava açıldı. Bu dönemde polislikten de atılan Saçan, "mesleğe iade" davasını da kazandı. Saçan, Tuncay Güney ve Ergenekon yapılanmasıyla ilgili soruşturmanın neden kapatıldığı konusunda şunları söyledi: "Ergenekonla ilgili soruşturmayı, altından kalkamadığımız için İstihbarat Şube'yle görüştük. DGM'den takip edilmesi için izin aldık. İstihbarat Şube 1 yıl takip etti ama, 'suça yönelik somut bir delil elde edilemediği' gerekçesiyle soruşturmayı bitirdiler. Dosya kapandı. Sonra ne oldu bilmiyorum."


HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.