Kadri Gürsel "pes" dedirtti
Yayınlanma:
Kendi yandaşları PKK'ya destek verseler bile, "Onlar gazeteci. Onlar hakkında düzenlenen iddianame, basın özgürlüğünü kısıtlamaya yöneliktir" diye karşı çık. PKK'ya rest çeken gazeteciler söz konusu olduğunda, "Bunlar nefret suçu işliyorlar. Bunlar hedef
Gürsel ve Tuğluk'tan utanmazlık!
Demirören'in gazetesini, babasının top sahası gibi kullanan Kadri Gürsel, KCK'lıları savunmak için dünkü yazısında diyor ki:
"Bu davalarda gazetecilik yargılanıyor.
İddianameleri okuyunca başka bir sonuca varmak mümkün değil.
Mesela KCK'lı olmakla suçlanan gazeteciler hakkındaki iddianame... Muktedirlerin tasvip etmediği bir habercilik faaliyeti, 'provokasyon', 'propaganda', 'itibarsızlaştırma', 'örgüt çıkarlarına hizmet etme' gibi sorunlu ve sübjektif suç kavramlarıyla kriminalize ediliyor.
Gazetecilik faaliyetinin 'terörizm' olarak yaftalanması basın özgürlüğüne yapılmış bir saldırıdır."
KCK'yı.. KCK üzerinden PKK'yı böylesine savunan bu adam..
Bu ülkede 50 bin insanın canına mal olmuş terör örgütü ile bağlantılı adamları, böylesine cesaretle savunan bu adam..
Daha iki hafta önce, Habertürk televizyonu ekranlarından, Akit gazetesine demediğini bırakmıyordu...
Akit gazetesi, yok "Hedef gösterme suçu işliyormuş" da.. Yok "Nefret suçu işliyormuş" da..
Be ahlaksız adam.
Bu ülkede, sen misin savcı..
Sen misin hakim?

Sen kimsin ki, hoşuna giden adamlar hakkında savcıların hazırladığı iddianameleri yok sayıp, "Onlar masum insanlar. Onların yaptıkları basın özgürlüğü çerçevesinde gazetecilik faaliyeti" diye aklama yapıyorsun?..
Tekerine çomak sokan gazetecileri de, haklarında bir iddianame bile ortada yok iken.. Kendi kendine mahkeme kurup, hakim gibi karar veriyorsun: "Nefret suçu işlediler!"
Sen kimsin be adam?
Sen misin bu ülkenin savcısı.. Hakimi..
Sen misin karar verecek olan, yoksa devletin atadıkları mı?
Oturduğun yerden, ahkam kesiyorsun.
Sen ne kadar ahlaksız bir adamsın!
Daha iki hafta önce Akit gazetesine yaptığın suçlamaları unuttun mu ki, şimdi "basın özgürlüğü havarisi" kesildin?
"Bunlar subjektif suç kavramları" diye, bir de akıl veriyorsun..
Senin Akit'e isnat ettiğin "hedef gösterme" veya "nefret" suçu, subjektif suç kavramları değil mi?
KCK-PKK sevdanız, nerden geliyor böyle..
"PKK'yı savunuyor" deyince de, kıyameti kopartıyorsunuz..
Bu yaptığınız, PKK'yı savunmak değil de, nedir?
Savcı değilsin, hakim değilsin.. Subjektif suç kavramlarını Akit için kullanma hakkını kendinde buluyorsun da.. O hakkı, KCK'lılara karşı kullanmaları için savcılara tanımıyorsun!
Kendi yandaşları PKK'ya destek verseler bile, "Onlar gazeteci. Onlar hakkında düzenlenen iddianame, basın özgürlüğünü kısıtlamaya yöneliktir" diye karşı çık.
PKK'ya rest çeken gazeteciler söz konusu olduğunda, "Bunlar nefret suçu işliyorlar. Bunlar hedef gösterme suçu işliyorlar" deyip, mahkum etmeye kalk!
Nasıl bir ikiyüzlülük bu!
Pes doğrusu!
Aynı ikiyüzlülük, BDP'li Aysel Tuğluk'ta da tekrarlanıyor.
Dünkü KCK duruşması öncesinde, bakın ne demiş, Tuğluk hanım: "Sarılmanın, kucaklaşmanın neresi suçtur? Ben sarılırken barış ve kardeşlik adına sarıldım. Barışı kucakladım. Bence bunlarla uğraşacağına bu ülke gerçekten o insanların neden dağa çıktıkları, neden silah aldıkları üzerinde bir tartışma yürütmeli. Biz orada da barış mesajları verdik. Orada da çözüm mesajları verdik. Bize sarılan gerilla da barış mesajı, çözüm mesajı, kardeşlik mesajı verdi. Biz orada savaşı övmedik. Düşmanlığı teşvik etmedik."
Sarıldığı adamın sırtında, boyu kadar silah var..
Fotoğraflar apaçık ortada..
Görüntüler ortada..
İnsan der ki; "Terörist kardeş.. Şu sırtındaki silahı iki dakikalığına bırak da. Şöyle bir yere koy da.. Ondan sonra sarılalım!.."
Gerçekten "barış" için sarılmak istiyorsan. Gerçekten "kardeşlik" için sarılmak istiyorsan...
Sarılacağın adama, "Silahı yere koy" demeliydin, Aysel hanım..
Adam sırtındaki silahı bırakmıyor.
Sırtındaki silah dururken, sen o adama sarılıyorsun.
Sonra da o silahı, görmezlikten gelmeye kalkıyorsun!
İnsanların görmediklerini sanıyorsun..
Kadri Gürsel'deki ikiyüzlülüğün aynısını, tekrarlıyorsun..
Halkın gözünün içine baka baka..
Hiç utanmadan.."
Ali Karahasanoğlu / Akit
Ali Karahasanoğlu / Akit
Medya
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.