Vakit’e mali denetim baskısı
VAKİT'İN SUSTURULMA PLANI-FOTO BELGE İÇİN TIKLAYINIZ
KALEŞNİKOF VE TRİLYONLUK DAVALARLA BOĞMA PLANI İÇİN TIKLAYINIZ
28 Şubat'ın karanlık sürecinde Batı Çalışma Grubu'nun eksik bıraktığı karanlık eylem ve organizasyonları tamamlamak üzere Şener Eruygur tarafından kurulduğu ileri sürülen Cumhuriyet Çalışma Grubu, Vakit’i susturmak için yıllardır açtırdığı tazminat davaları ile başarılı olamayınca, eylem planında belirtildiği gibi yeni taktikler geliştirip faaliyete geçmiş.
Gazetenin susturulması için hemen hemen her yolu deneyen karanlık oluşum Cumhuriyet Çalışma Grubu, Vakit gazetesinin mali denetim altına alınarak vergi ve diğer mali işlemlerinin çok yönlü araştırılıp toplanan bilgilerin sızdırılmasını kararlaştırmış. Kurulduğu günden bu yana sayısız denetim ve kontrolden geçirilen gazetemize yapılan sıkı takip ve kontrollerin ana kaynağı, Şener Eruygur’un evinden çıkan belgeler ile günyüzüne çıkmış oldu. Gazetemizin mali kayıtları en ince ayrıntısına kadar incelendi ama tek bir eksik veya kanunlara aykırılık görülmedi.
DENETİMLERİN AMACI BUNALTMAK VE YIPRATMAKTI
İşte CÇG’nin mali kayıtlarımızın incelenmesi ve diğer gazeteleri Vakit aleyhinde kışkırtmak için takibe alacağını belirttiği eylem planından bazı satırlar şöyle: “Vakit gazetesinin kullandığı temalar takibe alınmış olup, bu temalar ve savundukları tezlerin çürütülmesi için cevabi mahiyette çalışmalar yapılması, gazetenin, remix projesi de dahil olmak üzere Mali ve Teknik Daire Başkanlığı'nın imkân ve kabiliyetleri kullanılarak çok yönlü takibe alınması, vergi ve ilişkileri takibe alınarak, işlem yapılması ve elde edilen bilgilerin kamuoyuna sızdırılması…”
BATI ÇALIŞMA GRUBU İLE BAŞLAYAN SALDIRILAR
28 Şubat süreciyle Vakit’e yönelik karalama ve saldırılar da hız kazanmış ve kaynağı belli olmayan denetim ve iftiralar yoğunlaşmıştı. Ergenekon soruşturmasıyla beraber bugün birçoğu günyüzüne çıkan bu saldırıların bir ayağını da gazetemize yönelik mali denetim ve baskılar oluşturuyor. Vakit’e yönelik mali denetimlerin mantıklı ve izah edilebilir bir tarafının olmadığını ifade eden gazetemizin muhasebe müdürü Muhammed Soylu, o karanlık süreçleri denetimlerin amacını “gazeteyi susturmak” olarak ifade ediyor.
Muhammed Soylu, yapılan denetimlerin kurumu yıpratmak ve çalışamaz hale getirmek olduğunu söyledi. Soylu, “Defalarca yapılan denetim ve incelemelerde hiçbir kanunsuzluğun olmadığını gördükleri halde 3-4 ayda bir bütün kayıtlarımız tekrar tekrar istenip inceleniyordu. Amaç, bizi yıpratmak ve çalışmalarımızın engellenmesiydi” dedi. Vakit’e yapılan denetim ve kontrollerin normal bildiğimiz mali denetimler olmadığını ifade eden Soylu, “Her 3 veya 4 ayda bir sürekli kayıt defterlerimiz isteniyordu. SSK veya vergi müdürlüklerine götürüyorduk. Burada her şeyi inceliyorlardı. Yayınları karşılığında telif kestiğimiz kişilerin mali kayıtları olduğu, bütün vergileri ödenmiş olduğu halde, hatta telif verdiğimiz yazarların iletişim bilgilerini bile verdiğimiz halde, kamuoyunun tandığı yazarların bile kendilerine getirilmesi istiyorlardı” dedi.
5 kuruşluk faturaların bile tek tek en ince ayrıntısına kadar incelendiğini ifade eden Soylu, “Normalde vergi dairesinde artırmalarla birlikte bütün mükellefler ve sorumlular, fatura kesenler incelenmekte olmasına rağmen, müfettişler tarafından bizden yeniden isteniyordu. Bunlar 6-7 ay veya 1 sene süren kayıtlardı. Tabiî bu kayıtların incelenmesinde çok enteresan şeyler oldu. Mesela bizim mal aldığımız veya verdiğimiz firmalar ve onların alışveriş yaptıkları şirketler ile ilgiliydi. Yani 3-4 firma geriden başlayarak kayıtlarımızı inceliyorlardı. Bizim alt firmamız bize fatura kestiğinde, onların da fatura kayıtlarını istiyorlardı. Ondan da onun alt firmasının kayıtlarını istiyorlardı. Böylece bizimle çalışan firmalar bile yıldırılmak isteniyordu. Bir firmanın üstüne bu kadar gidilmesi, bu kadar baskı altına alınması, o firmanın çalışamaz hale getirilmesi demektir. Alt firmaların incelenmesi de başka bir şeyle izah edilemez. Onların incelenerek baskı altına alınıp bizimle çalışamaz hale getirilmek istendiği ortadadır. Hele incelenmiş bir defterin tekrar tekrar incelenmek istenmesi, ya önceki memura hakarettir, ya da yukarıdan verilen bir emrin gereğidir, başka bir anlamı olamaz. Son 10 yılda 30 defa incelendik” şeklinde konuştu.
FİRMANIN ÇALIŞMASINI ENGELLEMEK İÇİN BU KADAR DENETİM OLUR
“Kanunen bu incelemelerin yapılmasında bir sakınca yok; ancak bir firmanın çalışamaz hale getirilmesi için ancak bu kadar denetim yapılır” diyen Soylu şunları söyledi: “Görevlilere bu incelemelerin nereden kaynaklandığını sorduğumuzda bize, ‘Yukarı mercilerden emir gelmiş’ deniliyordu. Çünkü bir defterin incelenmesi için şikâyetin olması lazım. Tabiî bu detaylı inceleme ve takipler sebebiyle bizimle çalışan firmalar bile tedirgin olmaya başladı. Çünkü gerçekten çok zor bir süreçten geçtik. Bizimle çalışan firmaların bilgileri istendiğinde bu firmalar ile çalışmakta zorluklar yaşıyorduk. Ancak bunca zor ve sıkıntılı günler yaşamamıza rağmen; Allah’a şükür hiç kimseye en ufak bir borcumuz yok; ne devlete, ne de SSK’ya bir kuruş borcumuz yok. Hatta gecikmeden dolayı en ufak bir faiz cezası bile ödemedik. Bütün borçlarımızı zamanında ve gününde yatırdık. Vergilerimizi hakkıyla ödedik ve ödemeye devam ediyoruz.”
Kartel medyasıyla yıpratma ve sindirme operasyonu Cumhuriyet Çalışma Grubu'nun ele geçirilen gizli belgelerinde; kartel gazeteleri tarafından Vakit’e karşı karalama kampanyaları yaptırıldığı ortaya çıktı.
Cumhuriyet Çalışma Grubu'nun Vakit aleyhinde yapacağı legal faaliyetlerin hepsi, bugüne kadar defalarca uygulandı. Ancak belgenin legal faaliyetler bölümünün son kısmında yazılan ifadeler ile bugüne kadar özellikle kartel medyasının hakkımızda yaptığı kirli haberlere de ışık tutuyor. Jandarma İstihbarat Başkanlığı logolu ve ‘gizli’ bilgi notuyla yazılan belgede, Vakit hakkında toplanan bilgilerin kartel medyasına servis edilmesi ve medya kullanılarak Vakit’in yıpratılması isteniyor. Tam da Ergenekoncuların planladığı gibi bugüne kadar kartel medyası gazetemize defalarca iftira atmış ve gazetemiz hakkında sayısız karalama haber yapmıştır. İşte Ergenekoncuların hazırladığı senaryodan bazı satırlar şöyle: “Gazetenin ilgi ve iltisaklarına ilişkin elde edilecek bilgiler, bir gazetede yayınlanarak, iki gazete arasında yaratılacak polemikten istifade edilmesi, www.vatansever.com adresli site hizmete açıldıktan sonra bu siteden gazetenin deşifre edilmesi uygun değerlendirilmektedir.”
İŞTE O KARALAMA HABER VE MANŞETLERDEN BİRKAÇI
Cumhuriyet Çalışma Grubu'nun hazırladığı eylem planındaki eylemlerin medya ayağı da yıllarca kendisine verilen görevi en iyi şekilde yerine getirmişti. Kartel medyasının gazetemiz hakkında yaptığı iftira ve karalama haberler o kadar çok ki; bunu yazmak günler ve sayfalar alır, ancak birkaç tanesini şöyle sırlayabiliriz.
CUMHURİYET İHBAR ETTİ GAZETEMİZ BASILDI
Ahmet Taner Kışlalı'nın, Ankara'daki evinin önünde arabasına bomba konularak öldürülmesi de, Akit'e yönelik "yargısız infaz" kampanyasına bahane oluşturdu. Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü Hikmet Çetinkaya, Ahmet Taner Kışlalı suikastının ardından AKİT gazetesine yönelik hedef gösterme kampanyasını organize ederek savcılığa “AKİT gazetesi çalışanlarının örgüt bağlantısı araştırılsın” şeklinde suç duyurusunda bulundu. Bunun ardından 28.10.1999’da gazetemizin binası panzerler ve keskin nişancılarla basıldı. Akit'in, Ahmet Taner Kışlalı'yı hedef gösterdiği iddiasını ortaya atan Cumhuriyet yazarı Hikmet Çetinkaya'nın iftiralarını ciddiye alan DGM'nin emri ile Akit'e polis baskını düzenlendi. 28 Ekim 1999 günü polis, gazetemize baskın düzenleyerek didik didik arama yaptı. Yüzlerce çevik kuvvet polisi, panzerler ve keskin nişancılar eşliğinde gerçekleştirilen baskında tüm Akit çalışanları arandı, bazı evraklara el konuldu. Gazetemizin kapısına yüzlerce çevik kuvvet polisi, panzer ve keskin nişancılar yığıldı. Fakat Akit bu baskından da yüzünün akıyla çıktı. Akit'in polis tarafından basıldığını öğrenen yüzlerce vatandaşın gazetemiz binası önünde toplanarak Akit çalışanlarına
destek vermesi ise, gazetemiz adına büyük bir anlam ifade ediyordu.
YARIN: Ergenekon’un korkunç illegal planları
Kemal Gümüş- Vakit
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.