Ruşen Dört Köşe

BDP’lilerin medyadaki en bariz PR’cısı Ruşen Çakır, “meydanda neden Türk bayrağı yoktu” şeklindeki kısık sesli eleştirilere bile tahammül edemeyerek,  “dünkü Newroz’un tarihsel öneminden ciddi olarak rahatsızlık duyanların nafile bir gayreti” yorumunda bulundu. Çakır yazısında, Öcalan propagandası yapmayı da ihmal etmedi.

BDP/KCK yanlısı duruşuyla bilinen Ruşen Çakır, Diyarbakır’daki dünkü nevruz ve teröristbaşının mesajını değerlendirdiği yazısında, hayli keyifli bir görüntü verdi.

Yazısına “Dünkü Diyarbakır Newroz’u hakkında söylenecek çok şey var. Benim söyleyeceklerimin hemen hepsi olumlu olacak” diye başlayan Ruşen Çakır, “Abdullah Öcalan‘ın mektubu beklentilerin (en azından benim beklentilerimin) ötesinde iyi, pozitif ve yapıcıydı” dedi.

“Öcalan’ın mektubunda Türkleri rahatsız edecek hemen hemen hiçbir şey yoktu” iddiasında bulunan Çakır, tam tersine Türklerin onur ve gururlarının özellikle gözetildiğini ileri sürdü.

Çakır ardından “meydanda neden Türk bayrağı yoktu” eleştirisine getirdi lafı ve şöyle yazdı: “Aynı meydanda çok Newroz izledim, hiçbirinde Türk bayrağı yoktu ve bu ciddi bir şikâyet konusu olmamıştı. Türk bayrağının olmamasının vahim bir olaymış gibi sunulması bana dünkü Newroz’un tarihsel öneminden ciddi olarak rahatsızlık duyanların nafile bir gayreti gibi görünüyor.”

Ruşen Çakır yazısının sonunda da devleti hedef aldı: “Eğer PKK’nın silahsızlanması ve Kürt sorununun kalıcı olarak çözümü isteniyorsa sayıca çok olanlar kibirli davranmaktan ve her şeyi Kürtlerden beklemekten vazgeçmeliler. Çünkü bu savaşı kimse kazanmadı, kimse de kaybetmedi; yani kimse kimseye şart dayatma durumunda değil.”