Yeni Ahmet Hakan O Mu Olacak?

Yeni Ahmet Hakan O Mu Olacak?
Şöhret olmak, Hürriyet’te köşe kapmak için Refah Partisi’nin adını kullananlar kervanına bir isim daha katıldı. İşte koşarak Ahmet Hakan’ın yolundan giden o isim ve ikilinin benzerlikleri.

Oldum olası ‘yandaş’ olarak nitelendirilen muhafazakar görünümlü kalemşörlerin aşağılık kompleksine girmesinden, birilerine yaranma çabasından, şöhret ve makam peşinden koşmasından hazzetmedim. ‘Zenci’ olmadıklarını ispat etmeye çalışan bu şahıslar başörtülüyse ‘örtüsünü’, İmam Hatipliyse ‘okulunu’ karşı cenahın hoşuna gidecek şekilde kullanıp, dost medyada köşe kapmaya çalışırlar. Hükümete yakın Yeni Şafak’ta kalem oynatan Murat Menteş adlı yazar, Hasan Kaçan’ın kardeşi Metin Kaçan’ın ‘katillerinden biri olarak işaret ettiği’ Ayşe Arman’a verdiği röportajda, “Gezi Parkı eylemcilerini, 1994 seçimleri öncesindeki Refah Partili gençlere benzetiyorum” deyiverdi.

Bununla yetinmeyip kaleme aldığı yazıda, Gezi’ciler ile Refah Partili gençlerin “özgüven, diyalogculuk, özgürlük, eşitlik ve demokrasi taraftarlığı, kızlar ile erkeklerin birlikte hareket etmeleri” bakımından benzediğini savundu. Menteş, haftalarca kaldıkları meydanlarda ortalığı savaş alanına çeviren, kamu malına ve esnafın işyerine zarar veren, polisi taşlayan, başörtülüleri linç etmeye kalkışan Gezi Vandallarının eylem ısrarını ise Milli Görüşçülerin kovuldukları kapıya tekrar gitmesiyle özdeşleştirip, ‘tatlı ısrar’ şeklinde tanımladı.

Şöhretin kapısını aralamak isteyenler nedense hep Refah Partisi’nin adını kullanıyor!

Murat Efendi, sana tavsiyemiz kutsal bir vazifeyi ifa etmek amacıyla kurulan Refah Partisi’ni, Milli Görüş gençliğini, merhum Erbakan Hoca’nın ismini bir daha ağzına almamandır. Milli Görüş’ü emellerine alet etmemeni öneririz.

REFAH GENÇLİĞİ ÇAPULÇU FARKI

Refah gençliği, köle muamelesi yapılan, hastaneye bile alınmayan başörtülü anne ve kardeşleri için ev ev dolaştı. ‘Selamün Aleyküm’ dedikleri için alay edildiler, horlandılar, dışlandılar. Refah gençliği bunun mücadelesini verdi. Partileri haksız yere kapatıldı. Buna rağmen her şeyi sineye çektiler. Milli Görüş toplantılarında, gösterilerinde herhangi bir taşkınlık yapıldığını, polise taş atıldığını, kamu malına zarar verildiğini duydun mu Murat Efendi?

Peki Gezi eylemcileri neyin mücadelesini veriyor? Başörtülülere saldırıyı hangi hak arama gerekçesiyle açıklıyorsun Murat Efendi? Kadıköy Göztepe’de annesiyle birlikte Gezi provokatörlerinin saldırısına uğrayan 13 yaşındaki kızın “Anne başını aç, yoksa bizi öldürecekler!” feryadını Akit’te okumuşsundur. Hoş okusan da anlamazsın ki!

Refah gençliği kıbleye durdu; Gezi eylemcileri ise AKM’ye durdu. Refah gençliği namaz kılmak için toplu halde camiye gitti; Gezi eylemcileri ise içki içtikleri camilerin cam ve çerçevelerini indirdi.

Saadet’in başında bulunan anayasa profesörü Mustafa Kamalak, adliyede gidecekleri yeri bilmeyen garibanlara yol göstermek için koşturdu; Gezi’ciler ise ekmeğinin peşinde koşan taksiciyi, esnafı hastanelik etti.

Refah gençliği, yapılan tüm haksızlıklara, çıkarılan engellere karşı “Ya sabır” deyip yoluna devam etti. Gezi Vandalları ise başkalarının hakkını gaspa yeltendi.

AHMET HAKAN’A ‘ERGEN MURAT’ UYARISI!

Murat Efendi, senin ‘Beyaz Türk’ olma sevdanı anlıyoruz. Ama iyisi mi sen başka bir yöntemle ‘sınıf atlama’ girişiminde bulun. Refah gençliğinin yakasından düş! Bak haber uğruna insanlığından vazgeçmeye hazır olan Ayşe Arman, Hürriyet’te ne güzel seni parlattı. Senin biletin Ayşe Armangillerin elinde. “Büyüklerin eteğini bırakma” diye bir söz var ya sen de Ayşe Arman’ın eteğini bırakma.

Ha bu arada Ahmet Hakan'ı Murat Menteş konusunda uyarmakta fayda var. Sevgili 'Cihangir çapkını' Ahmet Hakan, Gezi’nin ‘Y ergeni’ Murat’ın tahtında gözü var sanki. Ona göre dikkatli olsan iyi edersin. Anlaşılan o da Cihangir’e takılmak istiyor. Murat Efendi de ‘kanka’ sıfatını alabilmek için Soner Yalçın’la, Ertuğrul Özkök’le, Helin Avşar’la karşılıklı bir şeyler içmek istiyor. Bu yüzden ayağını kaydırmaya çalışabilir. Hoş bu ‘yaranma performansıyla’ patronların seni kolay gözden çıkarmazlar ama yine de tedbiri elden bırakmamak gerek. Biz ‘gericilerin’ deyimiyle deveyi sağlam kazığa bağlamak lazım. Fakat ‘beyazlaşman’ hasebiyle “Eşeği sağlam kazığa bağlamak lazım” deyimini tercih edebilirsin. Çünkü arayı iyi tuttuğun Kemal Kılıçdaroğlu da bu deyimi tercih ediyor.

Murat Menteş resmen senin ‘yolundan’ gidiyor. Sen de Yeni Şafak’tayken ‘farklı gözükmeye’ çalışıp dost medyaya kapağı atmıştın. Murat Menteş de şimdi Yeni Şafak’ı kullanarak bir yerlere gelmeye çalışıyor. Senin de ismin Refah’la gündeme gelmişti. Şimdi o da Refah gençliğini ağzına alarak ‘piyasa’ oluşturmaya çalışıyor. Hürriyet’teki ‘hergele’ kontenjanını sen doldurmuşsun. ‘Ergen’ Murat’ı Sözcü’ye yönlendirebilirsin. Zaten ona Yeni Şafak değil, Sözcü yakışır.

Erol Metin / Habervaktim.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum