Karamehmet’in kuyruk acısı
Kurum müfettişleri de yaptıkları inceleme sonucunda Köse’nin iddiasında haklı olduğunu bildirmişti. Kurumun bu aşamadan sonra yapması gereken, Turkcell’i cezalandırmaktı.
GECİKMENİN SEBEBİ NE?
Ancak, başvurunun üzerinden birbuçuk yılı aşkın süre geçmesine rağmen Kurum’dan herhangi bir karar çıkmamıştı. Vakit haber merkezine, Turkcell yetkilileri ile Kurum yetkilileri arasında birtakım görüşmelerin yapılmakta olduğu yönünde bilgi ulaşınca, Ankara Haber Müdürümüz Fatih Akkaya yazılı olarak Kuruma başvurdu. Ve bir dosyanın 1.5 yıl boyunca bekletilmesinin sebebini sordu.
VAKİT DEVREYE GİRDİ, KURUM SÜRECİ HIZLANDIRDI!
Kurum da 14 Mayıs 2008’de konuyla ilgili olarak bir yazılı açıklama gönderdi. Açıklamada, “Sözkonusu soruşturma gündemimizdedir, konu karar aşamasındadır” bilgisi yer alıyordu. Vakit 15 Mayıs 2008 tarihli sayısında “TURKCELL’in oyununa büyük kıyak” başlığı altında bu açıklamayı verdi ve oyalamaya dikkat çekti. Ve kamuoyunun dosyanın bir an önce sonuca bağlanmasını beklediğine belirtti.
VE CEZA GELDİ!..
Vakit’in bu ısrarlı takibi neticesinde 26 Haziran 2008’de TURKCELL’in vurgununa ilişkin karar çıktı. Kurum, Turkcell’i 32 trilyon liralık cezaya çarptırdı.
İNTİKAM OPERASYONU!..
TURKCELL’in patronu Karamehmet aynı zamanda Akşam gazetesinin de sahibi. 28 Haziran 2008 tarihli Vakit’te “Böyle gazete sevilir mi?” başlığı altında TURKCELL’in cezaya çarptırılmasını nasıl sağladıklarını anlatan Ankara Temsilcimiz Serdar Arseven yazısını şöyle bitirmişti: “Vakit, 32 trilyonluk kaynağın kamuya intikalinde teşvik edici, zorlayıcı ve hızlandırıcı olmuştur. Ve şüphesiz bunu bir yere not etmişlerdir. İzleyin ve görün… Bunun da öderiz bedelini!..”
Bu yazının ardından Akşam’ın Ankara Haber Merkezi’nde bir toplantı yapıldığı ve Vakit’in “didik didik edilmesi”yle bir muhabirin görevlendirildiği bilgisi geldi. Bu bilgi üzerine, 22 Temmuz 2008 tarihinde konuyu işleyen Arseven, makalesinde “Akşam’ın saldırı hazırlıklarına” dikkat çekmişti.
Nitekim beklenen saldırı, “Doğan grubu” ile çatışma halindeymiş görüntüsü veren Karamehmet’in “Akşam” gazetesinin bir manşetiyle geldi.
Akşam, “Yalancılıkları, pornoculukları mahkeme kararıyla belgeli olanların haberlerine itibar edilemeyeceğine, kesinleşmiş mahkeme kararları olmaksızın bir hüküm verilemeyeceğine” işaret eden Ankara Temsilcimiz ve Yazarımız Serdar Arseven’in şahsında Vakit’i hedef aldı.
Arseven’in köşesinde hiçbir şekilde yer almayan cümleleri “kendisine aitmiş gibi” sunmaya çalışan Akşam, 12 Eylül 2008 tarihli sayısının manşetine “Benim Hırsızın İyidir” ifadesini taşıdı. Arseven’in “Bu ifadelerin kendisine ait olmadığı”, yazısında yer alan her cümleyi, kelimeyi, noktalama işaretini ise sahiplendiği yönündeki açıklaması ise, Akşam gazetesi tarafından görmezden gelindi.
Vakit
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.