Belarus İle Vizeler Kalktı

Belarus İle Vizeler Kalktı
Davutoğlu, Conrad Otel'de Belarus Dışişleri Bakanı Vladimir Makey ile basına kapalı gerçekleşen görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında yaptığı konuşmada, Belaruslu meslektaşını ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyduğunu söyledi.

Cumhuriyet Bayramı'nı tekrar kutlamak istediğini belirten Davutoğlu,  Marmaray Projesi'nin herkeste büyük bir memnuniyet oluşturduğunu anlatarak,  "Bugün Meclisimizde, Cumhuriyetimizin ve demokrasimizin katılımcı bir yönünü  ortaya koyan çok önemli bir gelişme yaşandı. Başörtülü milletvekillerimizin  Meclis'e girişi vesilesiyle Meclis'teki oturumdaki olgunluktan, yüce Meclisimizin  toplumun her kesimini, hiçbir inanç, düşünce farklılığı gözetmeden kuşatıcı  niteliğinin bir kere daha ortaya konmasından duyduğum memnuniyeti ifade etmek  istiyorum. Hayırlı olsun, diyorum" diye konuştu.
Cumhuriyetin bundan sonra bütün fertleriyle, demokrasi yolundaki  kararlı yürüyüşüne devam edeceğini vurgulayan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Bütün dünyaya her türlü, toplumun her türlü kesimini, her bireyini,  her düşüncesinin yer aldığı Meclis yapısıyla da özgürlükçü Meclis yapısıyla da  önem teşkil edecektir. Bütün milletvekillerimizi tebrik ediyorum. Hayırlı olsun  diyorum. İleri ki dönemlerde de özgürlük alanlarımızın daha da genişletilerek bu  kararlılıkla yürüyüşümüze devam edeceğimizi, bir kez daha teyit etmek istiyorum."

"Belarus Kültür Günleri'ni Türkiye'de ağırlayacağız"
Mart ayında Belarus'a yaptığı ziyarette önemli kararlar aldıklarını  hatırlatan Davutoğlu, alınan kararları da birer birer gerçekleştirdiklerini  belirtti.
Ziyarette alınan vizesiz geçişler kararının da önümüzdeki günlerde  onaylanacağını bildiren Davutoğlu, 500 milyon dolar olan dış ticaret rakamını 1  milyar dolara çıkarmak için karar aldıklarını söyledi.
Türkiye'nin Belarus'ta bir milyar dolarlık yatırımla dış yatırımlar  bağlamında ilk 5 ülkeden biri olacağını aktaran Davutoğlu, "İlişkilerimizin çok  daha ileri bir seviyeye ulaşması konusunda ciddi bir kararlılığımız var. Gelecek  sene, Belarus Kültür Günleri'ni Türkiye'de ağırlayacağız. Tarihi nitelikli  ilişkilerimizde Minsk ziyaretim esnasında da tarihi Minsk Camii yapımı ve hemen  orada bulunan medfun şehitlerimiz için bir dostluk nişanesinin abidesinin yapımı  konusunda mutabık kalmıştık. Bu konularda Belaruslu dostlarımızın göstermiş  olduğu anlayışa, kolaylığa teşekkür ediyorum. Bütün bu köklü ilişkiler, doğrudan  sınır komşumuz olmasa bile manen ve ilişkilerimiz bağlamında hep Belaruslu  dostlarımızla ileri düzeydedir. İleri ki günlerde de daha da ilerletme kararını  bir kez daha ortaya koyacaktır" diye konuştu.
Ziyaretlerin önümüzdeki günlerde de devam edeceğini vurgulayan  Davutoğlu, iki ülke iş adamlarının daha fazla iş yapması için iki bakanlık olarak  ellerinden geleni yapacaklarını bildirdi.
Davutoğlu, Belarus Dışişleri Bakanı Vladimir Makey'in UNESCO'daki bir  adaylıkla ilgili getirdiği destek mektubu için de teşekkürlerini sundu.

Sorular
Bir gazetecinin sorusu üzerine Davutoğlu, son günlerde birçok alanda  son derece hareketli diplomasi yaşandığını belirterek, bu bağlamda Irak Kürt  Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı Neçirvan Barzani ile bir araya geldiğini  söyledi.
Bölgedeki gelişmelerin yakından takip edildiğini, Irak ile de son  dönemde diplomatik hareketlilik yaşandığını kaydeden Davutoğlu, geçen hafta Irak  Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari'nin Türkiye'yi ziyaret ettiğini hatırlattı.
Davutoğlu, Zebari ile görüşmesine ilişkin, ''Değerli dostum Sayın  Zebari'yi Ankara'da misafir ettik, çok güzel görüşmeler yaptık ve önümüze bir yol  haritası çıkardık, ilişkilerin süratle ivme kazanması yönünde Türkiye ve Irak'ta  da çok güçlü irade var'' ifadelerini kullandı.
Neçirvan Barzani'yi de bugün ağırladıklarını ve çok çeşitli konularda  verimli görüşmeler yapıldığını anlatan Davutoğlu, Habur Sınır Kapısı'nın  kapasitesinin artırılması, iki ülke arasındaki bütün kapıların işbirliği  çerçevesinde açılması gibi konuların da görüşüldüğünü dile getirdi.
Davutoğlu, iş birliğinin geliştirilmesi bağlamında Irak Kürt Bölgesel  Yönetimi ile de yakın temas içinde bulunmanın bir zaruret olduğunu aktardı.
Ortak enerji projelerinin de ele alındığına işaret eden Davutoğlu,  Irak'ın bütünüyle Türkiye arasındaki enerji iş birliğinin daha da güçlenerek  artması yönündeki kanaatlerin paylaşıldığını ifade etti.
Türkiye'nin, Irak'taki herkesi ayrım gözetmeksizin bir kardeş olarak  bağrına bastığını vurgulayan Davutoğlu, ''Irak'taki bütün kesimlere sadece ve  sadece dostluk hisleriyle bağlıyız. O anlamda bundan sonra da şimdiye kadar  olduğu gibi Irak'taki bütün kesimlerle ilişkilerimizi derinleştirerek  sürdüreceğiz. Sayın Hoşyar Zebari'nin gelişiyle ivme kazanan ikili  ilişkilerimizdeki tempoyu pozitif yönde artırarak sürdüreceğiz'' diye konuştu.
Davutoğlu, en geç iki hafta içinde Bağdat'ı ziyaret edeceğini Başbakan  Nuri El Maliki başta olmak üzere diğer yetkililerle bir araya geleceğini ifade  etti.
İki ülke arasındaki karşılıklı ziyaretlerin süreceğine değinen  Davutoğlu, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in Irak'a iadeyi ziyarette bulunacağını,  ayrıca Maliki'nin de planlar çerçevesinde Türkiye ziyaretinin söz konusu olduğunu  bildirdi.
Irak'ın huzuru ve esenliği konusunda Türkiye'nin üzerine düşeni her  zaman yerine getireceğine vurgu yapan Davutoğlu, ''İkili ilişkilerimizin bu  bağlamda bölgeye ve dünyaya örnek teşkil edecek şekilde ilerlemesi için gereken  her türlü adım atılacak. Bu konuda Türkiye'de güçlü irade var, Irak'ta da güçlü  irade olmasından büyük memnuniyet duyuyoruz'' dedi.
Davutoğlu, Barzani ile görüşmesinde Suriye konusunun da ele  alındığını, oradaki gelişmelerin değerlendirildiğini belirtti. Suriye'deki olumsuz gelişmelerden herkesin etkilendiğini kaydeden  Davutoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Barzani görüşmesinde de bu konuların  derinlemesine ele alındığını ve istişarelerin süreceğini söyledi.

Riyad Hicab ile görüşme
Davutoğlu, bugünkü temasları kapsamında eski Suriye Başbakanı Riyad  Hicab ile görüşmesinde de öncelikli olarak Suriye'deki durumun  değerlendirildiğini belirtti.
Hicab'ın 2012 Ağustos ayına kadar Başbakanlık görevini yürüttüğünü,  rejimin baskıları sonucu ailesiyle birlikte Suriye'den ayrıldığını hatırlatan  Davutoğlu, Hicab ile Cenevre konferansları konusunu da istişare ettiklerini  söyledi.
Suriye rejiminin saldırılarında yararlandıktan sonra Türkiye'de tedavi  gören Hicab'ın yeğeninin hayatını kaybettiğini anımsatan Davutoğlu, Hicab'a ve  ailesine başsağlığı dileklerinde bulundu.
Davutoğlu, ''Hicab'ın kendisinin de ifade ettiği gibi son iki yıl  içinde neredeyse her bir ailede bir, iki, daha çok şehit ve kayıp var. Bu  acıların bir an önce dinmesi hepimizin dileği. Sayın Hicab ile bu konuda görüş  alışverişinde bulunduk'' diye konuştu.
Suriye Ulusal Koalisyonu ile geçen hafta Ankara'da yaptıkları görüşme  konusunda Hicab ile değerlendirmelerde bulunduğunu ifade eden Davutoğlu, Hicab'ın  tecrübeli ve olgun bir siyasetçi olduğunu anlattı.

Yabancı basındaki haberler
Davutoğlu, son dönemlerde uluslararası basında bazen de Türkiye'deki  ulusal basına da yansıyacak şekilde Türkiye hakkında hiçbir temele dayanmayan son  derece mesnetsiz haberler yer aldığını dile getirdi.
Türkiye'nin Suriye'de aşırı gruplara zemin hazırladığı yönündeki  haberlerin gerçekleri yansıtmadığını söyleyen Davutoğlu, ''Bir kez daha  söylüyorum, defaatlerce söyledik. Biz Suriye'de rejimin artan baskıları ve zulmü  karşısında haklı taleplerini dile getiren Suriye halkının yanındayız'' ifadesini  kullandı.
Suriye'de mücadele veren Suriye Ulusal Koalisyonu ve bu koalisyonun  olumlu unsurlarının yanında olduklarını belirten Davutoğlu, şunları kaydetti:
''Bütün Suriyeli kardeşlerimizin yanındayız, destek verdik, veriyoruz.  Bu Suriyelilerin haklı talepleri bağlamında ve mülteciler konusu ele alındığında,  acı çeken bir halka destek vermek bağlamında, bizim ahlaki görevimizdir. Ancak  Suriyeli olmayan ve Suriye'de Suriyelilerin haklı mücadelesine gölge düşürecek  şekilde faaliyet gösteren aşırı grupların hiçbirine destek vermedik. Hiçbiriyle  ilgili bu anlamda herhangi bir imkan sağlamamız söz konusu olmamıştır. Bunu  defaatlerce izah ettik, defaatlerce söyledik. Ama bilinçli şekilde üretilen ve  çoğu da anonim kaynaklar, kimliği ifade edilmeyen meşkuk kaynaklara dayandırılan  haberler, Türkiye'nin tutumunu karalamaya yönelik art niyetli haberlerdir. Bu  konuda, Türkiye'nin kesinlikle herhangi bir tolerans göstermesi, söz konusu  değildir. Hem Suriye rejimine hem de Suriye'deki iç boşluktan istifade etmeye  çalışan bu tür gruplara karşı tutumumuz, açık ve nettir.''

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.