Çiftçi Borçları 80 Kat Arttı İddiası

Çiftçi Borçları 80 Kat Arttı İddiası
MHP lideri Devlet Bahçeli, Hükümet’i Türk çiftçisine yüz çevirmekle eleştirerek “Son 12 yılda çiftçi borçları yaklaşık 80 kat artırmıştır” dedi.

Partisinin Meclis grup toplantısında konuşan Bahçeli’nin, çiftçilerin durumuyla ilgili iddiaları şöyle:

“Konuşmama başlarken muhterem heyetinizi en iyi dileklerimle selamlıyorum.
Yarın 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nü kutlayacağız.

Buna bağlı olarak çiftçilerimiz bu anlamlı günde ağırlaşan sorunlarını, ihtiyaç ve beklentilerini seslendireceklerdir.

Türkiye esasta bir tarım ülkesidir. Fakat tarım sektörünün potansiyel gücü bir türlü arzulanan seviyelere gelmemiş, bir türlü istenilen düzeye tutunamamıştır.

Bunun gerisinde birçok neden ve faktörün olduğu aklı başında herkesin malumudur.

Biliyoruz ki, çiftçilerimiz nice külfete, nice zorluğa katlanmaktır. AKP hükümeti 12 yıldır Türk çiftçisine yüz çevirmiştir. Darlık ve kıtlık tüm çiftçilerimizi vurmuştur.

Girdi fiyatlarındaki fahiş zam ve vergiler çiftçilerimizi mağdur etmiştir. KDV ve ÖTV nedeniyle dünyanın en pahalı mazotunu kullanmak çiftçilerimiz için eziyete dönmüştür. AKP iktidarları döneminde mazottaki fiyat artışı yüzde 300’ü bulmuştur. Bunun yanında gübre ateş pahası, elektrik bedelleri, tohum ve ilaç faturaları dayanılmaz noktadadır.

Çiftçilerimiz sürekli kan kaybetmektedir. Köylerimize hüzün çökmüştür. Tarlasına bir yanda ümit eken, diğer yanda çile kaldıran çiftçilerimizin feryat ve şikayetleri hiç duyulmamaktadır. Şu üzücü tabloya bakınız ki, çiftçilerimizin Tarım Kredi Kooperatifleri ve Ziraat Bankası’na birikmiş borçları 25 milyar lirayı bulmuş, hatta geçmiştir. Son 12 yılda çiftçi borçları yaklaşık 80 kat artırmıştır.

Özel bankaların üretici kredisi altında verdiği borçlar ocak söndürmekte, çiftçilerimize kâbus yaşatmaktadır. Neticede tarlalar haraç mezat elden çıkmaktadır. Çiftçilerimiz ödeyemedikleri borçlarından dolayı haciz ve hapis kıskacındadır. Hakikaten de çiftçilerimiz A’dan Z’ye borç içinde, baştan ayağa mağduriyetle boğuşmaktadır. 77 milyonu doyuranlar açlıkla mücadele etmekte, yoklukla, yoksullukla cebelleşmektedir. Bu adaletsizliği çiftçilerimize reva görenler, bu zulmü çiftçilerimize layık bulanlar elbette hesap vereceklerdir.

Ürünler para etmezken, girdi maliyetlerinin otomatiğe bağlanması tarımla uğraşan kardeşlerimizi resmen perişan etmektedir. Gübre ve mazota verilen destekler yetersiz olduğu kadar geç ödenmektedir. Çiftçi kayıt sistemindeki aksaklık ve plansızlıklar küçük çiftçilerimizi sıkıntıya düşürmektedir. Ayrıca tarımsal sulamada elektrik borcu bulunan çiftçilerimize, borçlarını ödeyinceye kadar tarımsal destekleme ödemesi yapılmayacağına dair Bakanlar Kurulu Kararı AKP’nin tarıma bakışını apaçık şekilde göstermektedir. Bu olacak şey değildir.

Türk çiftçisi nasıl geçineceğim, nasıl yaşayacağım, nasıl doyacağım diyerek kara kara düşünürken, Başbakan yandaşlara omuz vermekte, el uzatmaktadır. Başbakan çiftçiyi anasına hakaret edeceği zaman hatırlamakta, seçim zamanlarında istismar maksadıyla gündemine almaktadır. Artık Türk çiftçisi bu kara düzene dur demeli, aldatma ve kandırmaya gerekli dersi misliyle vermelidir. Maalesef başta İç Anadolu ve Akdeniz Bölgeleri olmak üzere, yaşanan şiddetli kuraklık arpa-buğday eken çiftçilerimizi çok vahim şekilde etkilemiştir.

Mart ayının son günlerinde görülen don afeti fındık, erik, şeftali, kiraz, badem, üzüm, çay, kaysı, elma ve ceviz üreticilerimizi doğrudan doğruya mağdur etmiştir. Bilhassa Düzce’de 6 bin ton, Giresun’da 64 bin ton, Ordu’da 105 bin ton, Samsun’da 15 bin ton, Trabzon’da ise 25 bin ton fındık zarar tespiti yapılmıştır.

Hükümet, mevsimsel şartlardan dolayı kayıp ve zarar eden çiftçilerimizin yardımına koşmalı, rahatlamaları için gerekli zararlarını telafi etmelidir. Mağduriyet yaşayan üreticilerin tarım sigortası primleri devlet tarafından karşılanmalı, banka ve diğer borçları yeniden yapılandırılmalıdır. Tanzaya’daki Albinolara ve Suriye’den gelen sığınmacılara oluk oluk para akıtan Başbakan Erdoğan ve hükümeti öncelikle bu milletin asil evlatları olan çiftçilerimizin sesini duymalı, ihtiyaçlarını gidermelidir.

Bize göre çiftçisi mutlu olmayan bir milletin huzur bulması imkânsızdır. Altını çizerek ifade etmek isterim ki, çiftçilerimiz helal kazancının peşindedir. Bu kardeşlerimizin traktörleri ipotekli olsa da yürekleri vatan aşkıyla doludur. Pullukları paslansa da, gönülleri ışıl ışıl parlamaktadır. Bilinsin ki, parti olarak çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Onların tercümanı olmaya, sorunlarına çözüm bulmaya ısrarla, iştahla ve hevesle devam edeceğiz. Buradan, doğudan batıya, kuzeyden güneye milleti için çalışan, ülkesi için üreten, geleceğin büyük Türkiye’si için sorumluluk alarak toprağa özlemlerini serpen tüm çiftçilerimizin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nü kutluyorum. Hepsine şükranlarımı sunuyor; borçsuz, harçsız, dertsiz yıllar temenni ediyorum.”

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum