İhsan Özkes Chp’den Neden Ayrıldı? Vahdet’e Açıkladı
CHP’den istifa ettiği ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne gittiği için eleştiri oklarının hedefi haline gelen emekli Müftü ve İstanbul Bağımsız Milletvekili ihsan Özkes, hakkındaki iddialara açıklık getirdi. Özkes, "CHP’deki AK Parti ve Tayyip Erdoğan düşmanlığı PKK dostluğuna dönüştü. Bu tehlikeli gidiş ülkeyi karanlığa sürüklüyor. Bu nedenle ayrıldım” dedi.
SÜREKLİ OLUMSUZLUKLA KARŞILAŞTIM
Özkes Vahdet’e yaptığı açıklamada, "Ayrılma noktasına 7 Haziran seçimleri öncesinde geldim. Kendi iç dünyamda CHP ile olamayacağım kararını seçimlerden önce verdim. Eşimle, çocuklarımla, etrafımla görüştüm. Ayrılma kararımı kararlaştırdık. Ancak seçim arifesinde aday olduğum bir partiden ayrılırsam, topluma bunu izah edemem diye düşündüm. Bunu, dost düşman herkes uygun bulmaz diyerek ayrılmayı seçim sonrasına bıraktım. Ama olup bitenlerin bir rapor haline getirdim ve bunu Sayın Genel Başkan' gönderdim. Bunu da 7 Haziran sonrasında kendisi ile görüştüm. Gerek 7 Haziran öncesinde olup bitenleri gerekse Haziran sonrasında olup bitenleri birlikte değerlendirdiğimiz zaman verdiğim kararın ne kadar isabetli olduğunu gördüm. 20 Temmuz’da Sayın Genel başkan ile tekrar oturup konuştum. 21 Temmuz’da da istifa ettim” diye konuştu.
PKK DOSTU OLDULAR
Özkes şöyle devam etti: "Ayrıldıktan sonra basına yansıtmadığım ayrılış gerekçelerini, sosyal medya aracılığı ile yansıtmaya çalıştım. 'Tayyip Erdoğan düşmanlığı, sizi PKK dostluğuna götürüyorsa burada düşünmek gerekmez mi' dedim. CHP’nin Parti Meclisi'nde bulunmuş ve milletvekilliğini yapmış biri olarak bunu gördüm. PKK ile yakınlaşmalarını gündeme getirmem CHP’yi çok rahatsız etti. AK Partisiz bir iktidar oluşturmak için HDP yüksek derecede barajı geçme projesinden de bahsetmem tabiri caiz olursa arı kovanına çomak sokmak oldu. Ciddi bir linç kampanyası ile ciddi bir itibarsızlaşma kampanyası ile karşı karşıya kaldım. Yaklaşık 30 gün kadar sustum. Herhangi bir medya kuruluşuna çıkmadım”
ELEŞTİRİLERDEN HİCAP DUYDUM
“30 Ağustos Zafer Bayramımız nedeni ile Sayın Cumhurbaşkanımızdan resepsiyon daveti aldım. Geçmişte söylediklerime takılı kalıp ülke gerçeklerini görmezlikten gelirsem o zaman küçük adam olurum. Milletin devletin söz konusu olduğu yerde küçük hesap yapıyor olurdum. Sanıyorum Maide Suresi 54. ayetinde, 'Kınayanların kınamasından korkmayın' der. Bir duruş sergilemem gerekir dedim ve Cumhurbaşkanının davetine eşim ile birlikte katıldım. Akşam namazını orada bir Mescitte kıldık. Sonrasında Kur'an okundu. İkramlar oldu. Bu ikramlarda bir şatafat yoktu, israf yoktu. Buradan ayrılırken bir tweet attım. '30 Ağustos resepsiyonu nedeni ile Cumhurbaşkanı tarafından verilen resepsiyona katıldım' diye bir paylaşım yaptım."
YANLIŞ YAPMIŞIM
“Bundan dolayı çok ciddi bir saldırı ile karşı karşıya kaldım. Daha önce Peygamber Efendimize atfen söylediğim sözleri bana karşı kullanıyorlar. Şimdi anlıyorum ki, ben o sözü o zaman söylerken yanlış yapmışım. Siyasette eleştiri yaparsınız, başkalarını suçlarsınız ama bunu yaparken Peygamber Efendimizi karıştırmak, O'nun adını kullanmak doğru değildir.”
DÜN ALKIŞLAYANLAR BUGÜN SALDIRIYOR
“İşin yanlışı, işin tuhafı ben o zaman o yanlışı yaparken, ‘Neden böyle yapıyorsun? Neden Peygamber Efendimizi bu işe karıştırmıyorsun?’ demeyenler şimdi saldırıyorlar. AK Parti karşıtlarının hepsi bana saldırıyor. Oturup düşündüm. Ne kadar anlatsam orada israf olmadığını, Peygamber Efendimizi bu işlere karıştırmanın doğru olmayacağını, anlatmaya çalışsam anlamayacaklar. Bunların anlayacağı bir dil ile cevap verdim. Peygamberimiz Hz. Muhammed yaşasaydı Külliye’ye girerdi. Yapılan ikramlarda israf yoktu' diye bir paylaşım daha yaptım.”
GEÇMİŞTE DE ŞİMDİ DE YANLIŞ YAPTIM
“Peygamber sevgisi bulunmayanlar, hatta din konusunda hiç duyarlılığı olmayanlar, hatta Anadolu tabiri ile geçmişte beni pışpışlayanlar, hurra bana hücum ettiler. Aslında ben o zaman da yanlış yaptım. Bu zamanda yanlış yaptım. Gittim gördüm. O gün verdiğim fetvayı bugün değiştiriyorum diyebiliyordum. Hatta biraz daha ileri gidip İmam-ı Azam gibi imamlar verdikleri fetvayı değiştirmişlerdir diyerek dini referanslar bulabilirdim. Bunu yapmadım. Anladıkları dil ile konuştum.
KILIÇDAROĞLU LİDER DEĞİL
“Kılıçdaroğlu iyi bir insandır ama lider değildir. Liderliği yoktur. Ondan, sorunları giderici bir tavrı olmasını zaten beklemiyordum. Ama benim ayrılmamam için çok gayret etti. ‘İstersen senin seçim bölgeni değiştireyim’ dedi. Ben de bir milletvekilliği uğruna anlattığım olumsuzluklara katlanacak bir kişilikte olmadığımı söyledim. Benim bu söylediklerim konusunda Sayın Kılıçdaroğlu’nun da yapabileceği pek bir şey de yoktu. Değiştirebileceği de bir şey yoktu.”
Vahdet
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.