Eğitime Pergel Metaforu Önerisi
Yayınlanma:
Vahdet gazetesi yazarlarından Eğitimci İlhan Eranıl 1 Kasım seçimleri için AK Parti'den milletvekili aday adayı oldu. Gazete Eranıl ile aday adaylığını ve gündemi konuştu.
1 Kasım seçimleri için AK Parti'den milletvekili aday adayı olan Vahdet yazarlarından Eğitimci İlhan Eranıl, “İstiyorum ki, bir tarafta çağımıza ayak uyduralım derken diğer tarafta bir ‘Eğitim geleneğimiz’ oluşsun. Mevlana'nın pergel metaforu gibi, bir ayağımız sabit diğeri ile ülkeleri dolaşalım” dedi.
Vahdet gazetesi yazarlarından Eğitimci İlhan Eranıl 1 Kasım seçimleri için AK Parti'den milletvekili aday adayı oldu. Gazete Eranıl ile aday adaylığını ve gündemi konuştu.
-Evet İlhan hocam, sizi biz tanıyoruz ama okuyucularımız da biraz daha yakından tanısın, İlhan Eranıl kimdir?
1973 Yozgat Akdağmadeni Özer Köyü doğumluyum. İlkokulu köyümde, ortaokul ve liseyi Akdağmadeni İmam Hatip Lisesinde tamamladım. Gazi Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesi’nden mezun olduktan sonra Gaziantep'te öğretmenliğe başladım. 2001 yılında Ankara’ya tayin oldum ve Keçiören’de bir çok okulda öğretmenlik yaptım. Okul müdür yardımcılığı, okul müdürlüğü, Keçiören İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde Şube Müdürü, 2014 yılından itibaren Altındağ İlçe Milli Eğitim Müdürü olarak görev yaptım.
Öğrencilik yıllarımda MGV öğrenci başkanlığı, radyo programcılığı, bir çok dergide genel yayın yönetmenliği ve yayı kurulu üyeliği görevlerinde bulundum. Yedi yıl Eğitim Bir Sen Ankara 3 Nolu Şube başkanlığı yaptım. Halen Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nde Yüksek Lisans ve Vahdet gazetemizde köşe yazarlığı yapıyorum. Evli ve 2 çocuk babasıyım.
-Öz geçmişinizi anlatırken eğitimin aşağı yukarı her kademesinde bulunmuşsunuz. İlhan Eranıl aday olduğunda siyaset mekanizmasına ne katacak, niçin aday olmayı düşündünüz?
Tabi çok kapsamlı bir soru. Öncelikle sizin de belirttiğiniz gibi bir eğitimci olarak öğretmenlik başta olmak üzere okul müdür yardımcılığı, okul müdürlüğü, şube müdürlüğü, ilçe milli eğitim müdürlüğü görevlerinde bulundum. Tahta başında ders anlatmaktan ilçe yönetimine her aşamasını tecrübe ettim. Sadece öğretmenlik de yapmadım aynı zamanda Eğitim Bir Sen'in 7 yıl şube başkanlığını da yaptım. Masanın her iki tarafını da görme fırsatım oldu.
DİNAMİK BİR SÜREÇ
Asıl sorunuza gelecek olursam. Ak Parti 2002 yılında iktidara geldiğinde bir çok önemli iş yaptı. Ulaşımda, sağlıkta, savunma sanayinde ülke çağ atladı. Bana göre ise sembolik değeri olması itibari ile Milli Eğitim Bakanlığı bütçesini, Milli Savunma Bakanlığı bütçesinin önüne geçirmesi idi ki, bir eğitimci olarak bunu çok önemsiyorum. Bunu yapmakla Ak Parti ben her şeyden önce eğitime önem veriyorum demek istedi ve gereklerini de yaptı. Benim 2000'li yılların başında Gaziantep'teki bir sınıftaki öğrenci mevcudumuz 85 idi, şimdi aynı okulda sınıflar 25-30'lara düştü. Teknoloji olarak sadece Fatih Projesine 8 milyar dolar para ayrıldı ki, okullarımız artık akıllı tahtalarına kavuştu. Bir çok Avrupa ülkesini görmüş birisi olarak söylüyorum. Ülkemize bu konularda gıpta ile bakıyorlar. Eğitim dinamik bir süreç ve sürekli değişiklikler oluyor, olması da çok doğal. Bütün bu yapılanlara bu işin adeta mutfağında yetişmiş birisi olarak katkı sağlamak için aday oldum.
EĞİTİM GELENEĞİMİZ OLUŞSUN İSTİYORUM
İstiyorum ki, bir tarafta çağımıza ayak uyduralım derken diğer tarafta bir "Eğitim geleneğimiz" oluşsun. Mevlana'nın pergel metaforu gibi, bir ayağımız sabit diğeri ile ülkeleri dolaşalım. Ülkemiz çok kritik süreçlerden geçiyor. Her seçim kritikti ama bu seçim ülke meselesi haline dönüştü. Ülkemizde belirsizlik yaşandığında neler olabildiğine hep birlikte şahit oluyoruz o yüzden kısır çekişmeleri bırakarak bir ve beraber olma zamanı diyorum.
-Siyasete nasıl bakıyorsunuz?
Siyasetin, "Ne iş olsa yaparım abi" mantığından kurtulması gerekiyor. Elbette çeşitli disiplinler arasında bilgi sahibi olmak gerekir ama temelinde uzmanlaşmak gerektiği kanısındayım. Benim işim eğitim, o yüzden bütün yoğunluğumu eğitime, gençlerimizi geleceğe daha iyi nasıl hazırlarız düşüncesine veriyorum. Ülkeler siyaset marifetiyle yönetiliyor dolayısı ile çözüm üreten, projeleri olan, gelecek kaygısı taşıyan ve her şeyden önce bu ülke ile dertlenen arkadaşlarımız çok daha da çok olur inşallah.
-Son olarak neler söylemek istersiniz?
26. dönem milletvekili seçimlerinin ülkemize, İslam coğrafyasına ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Biliyorsunuz Rabia işaretinde olduğu gibi dört düsturumuz var: Tek vatan, tek millet, tek bayrak, tek devlet. Allah vatanımızı, milletimizi, bayrağımızı ve devletimizi içerdeki ve dışarıdaki şer güçlerden korusun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.