Kendini Çözüm Süreciyle Savundu
CNN Türk'te yayımlanan Tarafsız Bölge programında “Bazı eylemleri terör niteliğinde olsa bile PKK silahlı siyasal bir harekettir. PKK terör örgütü değildir” dediği gerekçesiyle hakkında res'en soruşturma başlatılan Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, Bakırköy 2. Sulh Ceza Hakimliği'nin yakalama kararıyla önceki gece 02:30'da Diyarbakır Barosu'nda gözaltına alındı. Gözaltı sırasında Elçi, “Türkiye özgür, demokratik ülke midir bu manzara bunu çok iyi ortaya koydu” dedi.
‘YURT İÇİNDE SAKLANIYOR!’
Yakalama kararının gerekçesinde Elçi'nin ‘terör örgütü propagandası yapmak' suçundan hakkındaki soruşturmanın sonuçsuz kalmasını sağlamak amacı ile yurt içinde saklandığı ve tüm aramalara rağmen kendisine ulaşılamadığı’ belirtildi. Hakkında yakalama kararı çıkartıldığı gün de duruşmalara katılan Elçi “Ben baro binasında bekliyorum, bekliyorum” ifadelerini kullanmıştı. Elçi sabah İstanbul’a getirilerek İstanbul Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na götürüldü. Adliyedeki işlemleri sonrası tutuklanması talebiyle Nöbetçi Bakırköy Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi.
ÖLÜM BİÇİMİMİ YAZDILAR
Elçi, savcılık ifadesinde sözlerinin arkasında durduğunu söyledi. Savcının önyargılı olduğunu belirtirken televizyondaki yayından sonra hükümete yakın basın yayın organlarının kendisi hakkında tehkir ve tehdit kampanyası başlattığını belirtti. Elçi, “Belirli bir merkezden yönlendirildiği açık yoğun bir linç kampanyası başlatılmıştır. Bazı histerik gruplar ölüm biçimimi bile ayrıntılı biçimde yazarak sosyal medyadan beni tehdit etti, ayrıca baro telefonlarımız aranarak sözlü olarak da tehdit edildim. Soruşturmanın bağımsız olarak değil, Ankara'dan hükümet üyeleri tarafından verilen talimat üzerine başlatıldığını düşünüyorum. Yüzümü dahi görmeden ve ifademi almadan hakkımda yakalama kararı talep etmiş olmanız da, bu yakalama kararına ilişkin talebinizde hakime gerçeğe aykırı bilgi sunarak talepte bulunmanız da talimatla hareket ettiğinizi düşündürüyor” dedi.
3 YILLIK MÜZAKERE
İfade özgürlüğü hakkını kullandığını vurgulayan Elçi, şöyle devam etti: “Bu örgütün cezaevindeki hükümlü liderleriyle bir diyalog ve müzakere süreci başlatılmış. Devletin bir numaralı bürokratı dahil olmak üzere kendisi ile 3 yıl boyunca müzakereler yürütmüşler. Bu süreç sonunda hükümetin de onayladığı 10 maddelik bir çerçeve metin Başbakan’ın resmi ofisi olan Dolmabahçe Sarayı’nda 3 bakanın katılımıyla kamuoyuna deklare edilmiştir. Öcalan, örgütüne çağrıda bulunarak kongresini resmi olarak toplamasını ve Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı silahları tamamen devreden çıkarmasını, silahlı mücadeleye son verilerek geçilmesi talimatını vermiştir. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da bir süre önce diyalog ve müzakerenin yeniden başlayabileceğini söylemiştir” dedi.
ADLİ KONTROLLE SERBEST
Yaklaşık 1.5 saat süren savunmaların ardından mahkeme Elçi hakkında, yurt dışına çıkmamak üzere adli kontrol tedbiri uygulanmasına hükmederek serbest bıraktı. Elçi, çıkışta “Türkiye'de bir sivil toplum kuruluşu başkanının bile söylediği sözlere karşı tutuklamalarla nasıl cezalandırıldığını birlikte izledik” dedi.
TARİHTE ÜÇÜNCÜ GÖZALTI
Elçi'nin avukatı Ercan Kanar, 1920 yılında ve 12 Eylül 1980'de dönemin İstanbul baro başkanlarının gözaltına alındığını hatırlattı. Elçi'yle birlikte bunun üçüncü kez gerçekleştiğini kaydetti.
AHMET HAKAN'DA DOSYADA
Soruşturmayı yürüten Başsavcıvekili İdris Kurt, program sunucusu Ahmet Hakan ve sorumlu yayın müdürünü de Terörle Mücadele Kanunu’nun 7. maddesi ve ekleri kapsamında aynı soruşturmaya dahil etti.
BAKAN HİSSETTİ!
Adalet Bakanı Kenan İpek, Ankara'daki terör saldırısının ardından yapılan basın açıklamasında gülmesi için ‘refleks’ dedi. Tahir Elçi'nin gözaltına alınmasıyla ilgili soruya ise Elçi savcılık sorgusundayken “Hakim önüne çıkacak sonuç beklenmeli” ifadesini kullandı.
AYNI SÖZLERE DOKUNULMADI!
Sabah Yazarı Emre Aköz: PKK bir terör örgütü değildir. 100 kişiyle sınır karakoluna saldıran, ağır makineli tüfekler kullanan, halktan destek alan, 30 bin ölüme rağmen varlığını sürdüren bir örgüte terör örgütü demek kendini kandırmaktır.
AKP Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu: PKK terörist bir örgüt değildir. PKK kendi topraklarında belli bir siyasi programı hayata geçirmeye çalışan bir politik harekettir.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan: Öcalan’ın olayları okuma kabiliyeti ve tecrübesi var.
AKP Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner: Öcalan’ın durduğu yer, Türkiye’nin demokratikleşme sürecine katkı sağlayan bir yer. Çok anlamlı, çok değerli şeyler söylüyor.
Cumhurbaşkanı Danışmanı Yiğit Bulut: Abdullah Öcalan Ortadoğu'da Türkiye'nin önünü açıyor.
AKP Siirt Milletvekili Yasin Aktay: Öcalan, dünyanın geleceğini iyi okuyup Kürtler’in, PKK’nın önüne yeni hedef koymuştur. Şartlarının iyileştirilmesi talepleri var. Bu talepler normaldir, meşrudur.
Dönemin Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay: Abdullah Öcalan Kürtler’in lideridir.
Dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç: Çıkardığımız kanunla KCK tutukluları mutlak çıkacaktır. Bu kanun bunun için getirildi. Dağa çıkış-lar eskiye oranla daha nitelikli hal aldı.
Yenişafak Gazetesi Yazarı Hilal Kaplan: Öcalan, şimdi “Yaşatmaya hazırım” diyor.
Habertürk Yazarı Nihal Bengisu Karaca: Bebek katili denen bu kişi Nevruz’da kapsayıcı, insanlara geleceği gösteren ve helalleşme teklifi sunan bir konuşma yaptı.
Dönemin Adalet Bakanı Sadullah Ergin: Öcalan Türkiye’nin reel politiğini sağlıklı değerlendiriyor.
Sabah Gazetesi Yazarı Mehmet Barlas: Abdullah Öcalan bile zamanın ruhunu yakalamışken...
Yenişafak Ankara Temsilicisi Abdulkadir Selvi: Öcalan bu süreçte sorumluluk bilinciyle hareket ediyor. İlerleyen aşamalarda Öcalan’ın konumunu Türkiye artık tartışmalı.
BAROLAR AYAKTA
Türkiye Barolar Birliği: Açıklamaya katılmamız mümkün değildir. Ancak makam odasında ifadeye çağrılmayı bekleyen Elçi için yakalama kararı açıkça kanuna aykırıdır.
İstanbul Barosu: Sözlerin içeriğine kesinlikle katılınmasa da bir Baro Başkanı hakkında CMK ve Avukatlık Kanunu gözetilmeksizin yakalama kararı çıkarılması hukuka aykırı.
Van Baro Başkanı Murat Timur: İktidarın baroları dizayn etme operasyonu.
Şırnak Baro Başkanı Nuşirevan Elçi: Hukukla izah etmek mümkün değil.
Bitlis Baro Başkanı Enis Gül: Hukuk garabeti, linç kampanyası.
Şanlıurfa Baro Başkanı Hikmet Delebe: Hukuki bir cinayet, katliam.
Adana Baro Başkanı M. Gazi Çıtırık: AİHS ve Anayasa’ya aykırı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.