Erdoğan;"AYM'nin Gül ve Dündar Kararına Saygı Duymuyorum"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Afrika ziyaret öncesi İstanbul Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi.
İşte konuşmasından satırbaşları;
Bu ziyaretimiz Afrika kıtasıyla olan ilişkilerimizi çok daha genişletilmeye yönelik bir adım olmuş olacak. Afrika'da Türkiye 39 büyükelçiliğe ulaşmıştır. Seyahatin ilk ayağı Fildişi Sahilleri olacaktır.
Aynı zamanda bu ülkeye Cumhurbaşkanlığı düzeyinde ilk ziyaret olacaktır. Bir dönüm noktası olacaktır. Bu ziyaret sırasında birçok anlaşmaya imza atacağız. Resmi görüşmelerin yanısıra Türkiye-Fildişi Sahili İş Forumu'na katılacak. Aynı zamanda Fildişi İmamlar Yüksek Konseyi'ni kabul edeceğim. Geçen yıl bu ülkeye yüzde 17,5 oranında ihracatımız artış göstermiştir. Aynı zamanda geçen yıl Fildişi Sahili yüzde 9,5 oranında yakalamış bir ülkedir. Bu ziyaret güvenlik, savunma sanayi, eğitim, ekonomi alanında yeni fırsatlara imkan hazırlayacağına inanıyorum.
İnşallah ziyaretimizi tamamladıktan sonra Gana'ya geçeceğiz. Gana güçlü demokrasisiyle Batı Afrika'nın en önemli ülkelerinden biridir. Gana ile işbirliğimizi arttırmak istiyoruz. Selefim sayın Abdullah Gül, 2012'de Gana'yı ziyaret etti. Akabinde Gana Cumhurbaşkanı Mahama'nın yaptığı ziyaret iki ülke ilişkilerine farklı bir ivme kazandırdı. Niyetimiz bu ivmeyi bir üst seviyeye taşımaktır.
AYM'NİN CAN DÜNDAR VE ERDEM GÜL KARARI
Bu olayın ifade özgürlüğüyle yakından uzaktan alakası yoktur. Bu bir casusluk davasıdır ve Cumhurbaşkanlığı Sözcümüz de bununla ilgili bazı açıklamaları Cuma günü yapmıştı. Bana göre medyanın sınırsız özgürlüğü olamaz ve bu haberlerde bu ülkenin Başbakanına her türlü saldırı vardır. Basın mensubu kalkacak Cumhurbaşkanı'na Başbakanı'na istediği gibi saldıracak ve biz buna seyirci kalacağız. Böyle bir şey söz konusu olamaz.
AYM bu şekilde bir karar vermiş olabilir. Ben Anayasa Mahkemesi'nin verdiği karara sadece sessiz kalırım ama onu kabul etmek durumunda değilim. Verdiği karara uymuyorum, saygı da duymuyorum.
Bu bir beraat kararı değildir, tahliye kararıdır. Aslında onlarla ilgili kararı veren mahkeme, kararında direnebilirdi. Bu şekilde atılan adımlar bana göre doğru adımlar değildir.
Yüzlerce basın mensubunun cezaevine tıkıldığı günler bizden önceki günlerdir. Bizim iktidarımızda bunlar cezaevlerinden çıkmışlardır. Biz önlerini açtık ve biz bu yaptıklarımızda demek yanlış yaptık herhalde. Hala bize saldıranlar, bunları görmezden gelerek saldırıyor. İfade ve düşünce özgürlüğünün sonuna kadar yanındayım, fakat o maskenin altında bu ülkeye saldırı hakkında kimseyi hak tanınması taraftarı değilim çünkü bu casusluktur.
İstihbarat örgütleri, herhangi bir savcının rahatlıkla müdahale edebileceği örgüt değildir. İstihbarat örgütlerinin sınırsız diyebileceğimiz yetkiler vardır. Türkmenlere Milli İstihbarat Teşkilatı'mız yardım götürüyor. Bu yardım sebebiyle sen kalkıp müdahale edeceksin ve onları adeta düşman ordusunun mensuplarını yakalamış gibi yere yatıracaksın, silahları onlara uzatacaksın ve bu ülkede yargı makamında olanlar o sürecin resmedilmesine yardım ve yataklık edenleri tahliye edecek. Ben bu kadar rahat onların yanında olamıyorum ve bu konuda da inandığım doğrular neyse, bu doğruların sonuna kadar arkasında olduğumu ifade etmek istiyorum.
SURİYE'DE ATEŞKES
Ateşkes kısmen. Suriye'nin 3'te 1'inde böyle bir şey söz konusu. Tel Abyad'a bir saldırısı oldu. DAEŞ yüzde 70'ini ele geçirdi ardından o bölge bombalandı.
Sınırımızda bir koridora izin vermeyiz.
YENİ ANAYASA VE BAŞKANLIK SİSTEMİ
Komisyon bir sıkıntıya uğramış durumda. Bu komisyon iş görür veya görmez. İktidar partisi kendi teklifini hazırlar. Bunu parlementoya sunar. Sonrasında millete gider. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Bunlar Atatürkçü değil mi? Millet ne diyorsa onu yapalım. Yürü derse yapalım. Hayır derse oturalım.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.