Açılım aracısı Pencewini'den şok iddialar

Açılım aracısı Pencewini'den şok iddialar
AK Parti iktidarının bölücü terör örgütü PKK ile yürüttüğü müzakere sürecinde aracılık görevi üstlenen Kürt siyasetçi Mehmet Emin Pencewini BBC Türkçe'ye birbirinden çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Süleymaniye'de BBC Türkçe'nin sorularını cevaplayan Mehmet Emin Pencewini, Ankara-Erbil-Bağdat-Kandil hattında görüşme trafiği yaptığı dönemde yaşadıklarını açıkladı.

Açılım aracısı Pencewini, Türkiye'nin kendilerine "PKK'lılara af, Öcalan'ın eve çıkarılması, Anayasa'da Kürt milleti ifadesi" gibi sözler verdiğini ileri sürdü. 

Mehmet Emin Pencewini, Türkiye'den gelen talep üzerine dönemin Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin kendisini çağırması ve aracılık yapmasını talep etmesi üzerine Kandil ile MİT arasında görüşmelere başladığını söyledi.

2010'da Oslo görüşmelerinin başlamasıyla geriye çekildiğini fakat sürecin sona ermesi ardından yeniden devreye girdiğini açıklayan Mehmet Emin Pencewini, bu ikinci dönemde Kandil, Talabani ve Barzani'yle görüşerek açılım sürecinin başlamasına ön ayak olduğunu aktardı.

160418033003_pencewini_01_624x485_mahmuthamsici_nocredit.jpg
 

KARAYILAN'DAN ERDOĞAN VE GÜL'E SELAM

Mehmet Emin Pencewini, Türkiye'nin talebi üzerine görüşmelere başladığını, Türkiye'nin mesajını Kandil'e ilettiğini, Karayılan'la görüştüğünü, Karayılan'ın da "Kendileri Türkiye'deki Kürt sorununu kabul eden ve çözmek isteyen ilk cumhurbaşkanı ve başbakan oldukları için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a selamlarımı iletin. Bizim de aynı fikirde olduğumuzu ve bu sorunu diyalog yoluyla çözmek istediğimizi iletin" dediğini ileri sürdü.

Mehmet Emin Pencewini "Bundan sonra Türkiye'de MİT'e gittim. O dönemki MİT Müsteşarı Emre Taner'le görüştüm" dedi.

KÜRT MİLLETİ ANAYASA'YA GİRECEKTİ

Pencewini, dönemin MİT Müsteşarı Emre Taner'le görüşmesine ilişkin de şunları söyledi:

"Siz gerçekten Kürt sorununu çözmekte ciddi misiniz" dedim. Emre Taner, "Erdoğan bana Kürt sorununu çözmek istediğini söyledi. Benim emekliliğim geldi ama Erdoğan Kürt sorunu çözmek amacıyla bir proje sunmam için görevimi altı ay daha uzatmamı istedi" dedi. Ben de, "Çok güzel" dedim ve "Sizin projeniz nedir" diye sordum.

"Anayasa'da değişiklikler yapılacak, Anayasa'da Türk'ten başka Kürt milleti vardır ifadesi de geçecek" dedi.

Projesinde PKK'lılara genel af çıkartıp hepsini serbest bırakmak da vardı. Bırakılanlar o dönemdeki BDP'nin (Barış ve Demokrasi Partisi) çatısı altında siyasi faaliyetlerini sürdürebileceklerdi. Buna karşılık da PKK'nın silah bırakmasını istiyordu.

Af çıktıktan sonra hepsi Türkiye'ye geri döneceklerdi. Ben onlara, "Şayet PKK 'tamam' dedi, silahını bıraktı, hepsi Türkiye'ye geldi, o zaman Türkiye hükümeti verdiği vaatleri tutmazsa ne olacak" diye sordum.

Emre Taner, "Eğer hükümet sözünü tutmazsa ben de dağa çıkarım" dedi. Ben de gülümseyerek, "Hoş gelirsin, ben sizi dağlara götürürüm" dedim.

Öcalan için 'Mandela modeli'

Bu arada ilk üç yıl içerisinde PKK'dan yaklaşık 70 kişiye af verilmeyecekti.

Şunu dedi: "Bu 70 kişi isterse güneyde, yani bizim bölgede, isterse herhangi bir Avrupa ülkesinde kalabilir. Harcamalarını biz karşılarız. Bu üç yıl içerisinde bu kişilere yavaş yavaş af çıkartacağız, zamanla onlar Türkiye'ye gelip topluma katılacak".

Ayrıca, "Bu üç yıl içerisinde Abdullah Öcalan'ı hapisten çıkartıp ev hapsine tabi tutacağız. Nelson Mandela'nın projesi gibi bir şey düşünüyoruz. Abdullah Öcalan'ı ev hapsinde tuttuğumuz zaman, insanlarla, gazetecilerle vs... görüşebilir. Öcalan'ın affedilmesi için kesinlikle parlamentonun bunu onaylaması gerekir" dedi.

Ben, "Meclis onaylamazsa ne olur" diye sordum. "Biz bununla ilgili çalışacağız, çünkü zaten meclisin büyük çoğunluğu bizden oluşuyor" dedi. İki defa Ankara'ya gittim.

"ERDOĞAN VE GÜL KAMERADAN CANLI İZLEDİ"

Pencewini  "Emre Taner, söylediklerinin, Erdoğan tarafından onaylanıp onaylanmadığına dair bir şey söyledi mi?" sorusu üzerine de, "Tamamen. Bizim yaptığımız bütün görüşmeleri Erdoğan ve Gül de canlı olarak izledi" dedi:

-Bunu nasıl öğrendiniz?

Kameradan canlı olarak bizleri izledikleri söylendi. Bana ilk gittiğimizde, "Bizi Erdoğan'la Gül canlı olarak izliyor, bu yüzden sen rahat ol, içinden geçen ne varsa söyle, çekinme" dediler.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
9 Yorum