Yahudilere göre kahramanlık, Müslümanlara göre hainlik öyküsü

Müslüman iken, Hizbullah'ı Siyonist İsrail askerlerine gammazlayan, İsrail için casusluk yapan birinin hayat hikayesi bu. O hain şimdi İsrail'de yaşıyor, dinini değiştirdi, Yahudi oldu ve hahamlık yapıyor, oğlu da İsrail ordusunda.

Adı, İbrahim Yassin’di. Lübnan'da Şii bir Müslümandı.

Hizbullah'a katıldı.

Ancak tam bir Hizbullah karşıtıydı.

Hizbullah'ın içinden Siyonist İsrail'e bilgi sızdırmaya; İsrail için casusluk yapmaya başladı.

Hizbullah şüphelendi, İbrahim Yassin gözaltına alıp sorguladı.

İbrahim Yassin İsrail için casusluk yaptığını inkar edince, serbest bırakıldı.

Serbest kalınca, casusluğa kaldığı yerden devam etti.

Yahudi cemaati gazetesi Şalom, bu hain adamın Siyonistler için yaptığı casusluk faaliyetini şöyle övdü:

"İbrahim Yassin 10 yıl süresince çok başarılı bir casus oldu, hayati önem taşıyan bilgileri ulaştırdı. İlişkide bulunduğu kişi Yoav Mordechai adlı genç bir askerdi. Günümüzde bu kişi Batı Şeria ve Gazze’de İsrail ile Filistinliler arasındaki ilişkilerden sorumlu. Yoav Mordechai, İbrahim Yassin sayesinde yüzlerce askerin yaşamının kurtarıldığını söylüyor."

İsrail 1997'de İbrahim Yassin'in deşifre olduğuna karar verip, onu koruma altına almak için ailesiyle birlikte İsrail'e getirtti. İbrahim Yassin, eşi ve 5 çocuğuyla İsrail'e yerleştirildi.

Ardından tüm İbrahim Yassin ailesi Müslümanlığı da bırakıp, Yahudiliğe geçti.

Hain İbrahim Yassin, Rabbi Avraham Sinai adını aldı.

O şimdi Yahudi bir din adamı; yani haham.

Oğlu Amos Sinai de Siyonist İsrail odrusunda görev yapıyor.

Hain İbrahim Yassin'in oğlu Amos, İsrail ordusunda Golani tugayındaki başarısı nedeniyle, İsrail devlet başkanlığı köşkünde  onurlandırıldı.

Amos Sinai aslında kendisinin değil, babası Rabbi Avraham Sinai'nin yani İbrahim Yassin'in onurlandırılması gerektiğini belirterek “O bizleri Hizbullah’ın vahşetinden korumak için kendini cehenneme attı, normal bir ailede, huzurlu bir ülkede, özgür bireyler olarak yetişmemiz için bizi İsrail’e getirdi" dedi.

İstanbul'daki Yahudilerin yayın organı olan Şalom gazetesi, bu hikayeyi "Bir baba-oğulun olağandışı yaşam öyküsü" diye aktarıp, sözkonusu baba-oğuldan övgüyle söz etti.

Eski adları ile Yassin, yeni adları ile Sinai ailesi bu hainlik öyküleri ile "Lübnan'lı Lawrence" olarak tarihe geçmiş oldu. 

Habervaktim.com