Salih Tuna bombaladı!

Salih Tuna bombaladı!
Geçen hafta yazarlığı bırakacağını açıklayan Yeni Şafak yazarı Salih Tuna, AK Parti’ye içeriden muhalefet eden kesimlere fena yüklendi.

Geçen hafta yazarlığı bırakacağını açıklayan Yeni Şafak yazarı Salih Tuna, AK Parti’ye içeriden muhalefet eden kesimlere fena yüklendi.

İsim vererek eski TBMM Başkanlarından Bülent Arınç ile Cemil Çiçek’e ağır eleştiriler yönelten Tuna’nın hedefinde, eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik de vardı. Salih Tuna, isim vermeden “Türbanlı Ertuğrul Özkök” dediği mahallenin AK Parti’ye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a muhalefet eden başörtülü yazarlarına ise sert göndermelerde bulunarak “AKP’li fırıldaklar” ifadesini kullandı.

Salih Tuna’nın yazısının ilgili kısmı şöyle:

ABD’den izinsiz maklube bile yiyemeyecek olanların, 17 – 25 Aralık darbe teşebbüsüne bulunmalarını hangi akılla izah ediyorlar, bilemiyorum.

“Üst akıl” malumunuz “dış güçler”in nokta atış mesabesindeki ifadesidir.

 Hedefi de “The Cemaat”ti.

 Salim arkadaşları şayet rahatsız eden buysa, söylenecek söz yok. Zaten hiçbir söz de bu saatten sonra böylesi bünyelerde dikiş tutmaz.

“Dikiş tutmaz” dedim de aklıma geldi şimdi; Cemil Çiçek, “ülkenin dikişlerini yıpratan konuşmalar yapıyoruz” deyince AKP’li fırıldaklar ve paralelci güruh pek hoşnut oldu.

 Cemil Çiçek vaktiyle hangi üniversitede hangi konferansın tertiplenmesine karşı çıkmıştı da hangi liberal dikişleri yıpratmıştı, hatırlıyor mu acaba?

 Sanırım, Hüseyin Çelik de hedefi malum olduğu için “dikiş” muhabbetini pek sevmiştir.

 Ne ki, AKP Genel Başkan Yardımcısı olduğu yıllarda, 2011’de, “Kılıçdaroğlu mezhep dayanışması nedeniyle mi Suriye’ye sahip çıkıyor” diyerek nerdeyse memleketin mezhep dikişlerini kopartacaktı.

Ya sevgili Bülent Arınç?

 Bir iki yıl evvel “kadın herkesin içinde kahkaha atmayacak” dediğinde, modern ve laik yaşam tarzının tüm dikişlerini attırmıştı. Hatta Murat Belge, bu sözlerinin, “Orada burada kah kah gülen, serbest serbest hareket eden kadınları zapturapt altına alırız. İçkiyi yasaklarız. Hep beraber iftar ederiz…” anlamına geldiğini yazmıştı.

Cemil Çiçek’in mezkur ifadesini “dikiş bahane satış şahane” zannedenler ve paralelciler ve AKP’li fırıldaklar gerçekten de çok sevdi.

“İsrail’le bile barış yapıldı bizimle de yapılsın” diyenler de bu sözün arkasında adeta konvoy odular.

 O kadar ki, “benim de dikişlerim söküldü beni de dikin” demedikleri kaldı.

Bana soracak olursanız, AKP’li fırıldaklar yerine, Ertuğrul Beyciğimin “dikilmesinden” yanayım.

 Her şeyden evvel çok daha efektif…

Hem de çok hevesli. PR bakımından da çok daha yetenekli. AKP’li tüm fırıldakların yapacağını tek başına yapabilir.

 Üstelik hem şaraptan, hem popüler kültürden, hem kadınlardan, hem de erkeklerden anlıyor.

 Tamam, okuduğunu anlamakta sorunları var.

Şarlatan yerine şaklaban yazdığı için anlayış kapasitesini sorguladığımı sanıyor hâlâ.

 Yazık, ama yapacak bir şey yok. Bu köşeciğin hacmi Ertuğrul Beyciğimin anlayacağı şekilde yazmama elvermez.

“Ses metaforunu”ndan da hiçbir şey anlamadığı besbelli. “O Ses Türkiye” şeklindeki espri denemesi de, hiç değilse, “Oses Çiğköfte” demesinden daha iyi. Gerçi en iyisi, hiç ironi girişiminde bulunmamasıydı, fakat bu da ondan çok şey istemek olurdu.

 O sesin ne olduğunu ayrılırken yazacağım. Merak etmesin. Henüz vedadan önceki yazılar aşamasında olduğumu daha önce belirtmiştim. O ses gelirse haliyle yazmaya devam edeceğim. (Boşuna çok erken sevinmesin, buna da şimdiden hazırlıklı olsun.)

 O değil de, Ertuğrul Beyciğim müthiş bir merakla, “AKP’li fırıldaklar kim?” diye soruyor.

 Hakan Şükür biraderimiz de twitter üzerinde bu merakı paylaştığına göre şu kadarcığını söyleyeyim:

 AKP’li fırıldaklar, Ertuğrul Beyciğimin bu mahalledeki muadilleri. Türbanlı Ertuğrul Özkök’ler bile var.

 Birçok okurun, “Ertuğrul Özkök”ün nesini yazıyorsun “ dediği kuvvetle muhtemeldir.

 Elinor Fuchs, “Karakterin Ölümü”nde “Leave It to Is Dead” adlı oyunu eleştirirken, “Yeni dünyada insanların gerçek adlarından fazla kavramsal olduğu için vazgeçilmiştir…” der.

 Sevgili okur, şuncağızı lütfen gözden kaçırma; yazdığım bir karakter değil, cibilliyettir.

İsterseniz, Eruğrul Beyciğim yerine AKP’li fırıldakları koyup öyle okuyun, hiçbir şey değişmez.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.