OHAL devam edecek mi? Kurtulmuş açıkladı

OHAL devam edecek mi? Kurtulmuş açıkladı
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş Bakanlar Kurulu sonrası önemli açıklamalarda bulundu.

Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklama yapan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "​İkinci darbe tehlikesi diye bir şey yok. Milleti paniğe süreklemenin anlamı yok. Ama tabiki bu onların vazgeçtiği anlamına gelmez"dedi.

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un açıklamalarından satır başları:

Türkiye, AB ile ilave fasıllar açılmasından yanadır. Türkiye'nin bu fasılların açılmasında hiçbir tereddüdü yoktur. Özellikle 23. ve 24. fasıllar, fikir özgürlükleri, ifade özgürlükleri ve medya özgürlükleri konusunda da Türkiye'nin hiçbir şekilde çekineceği, hiçbir şekilde geri adım atmasını gerektirecek bir durum yoktur.

Aynen yeni açılan fasıllar gibi, bu fasılların açılmasını da Türkiye olarak istediğimizi, arzu ettiğimizi bir kere daha ifade etmek isteriz.

CEZA KANUNU DEĞİŞİYOR

Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun tasarısı, çok teferruatlı olarak Adalet Bakanımız tarafından Bakanlar Kurulu'na sunuldu. İlgili bakan arkadaşlarımız bu hafta içerisinde kendilerini ilgilendiren perspektifle bu teklifle ilgili görüşlerini hazırlayacaklar. Önümüzdeki hafta da bu konu Bakanlar Kurulu'nda imzaya açılacak. Çok sayıda reform niteliğindeki adım, bu yasa tasarısıyla birlikte de atılacak.

MOODYS'E TEPKİ

Bakanlar Kurulu'nda gündeme gelen konulardan bir tanesi Moody's'in Türkiye'nin kredi notunu indirmesi ve görünümünü de durağana çevirmesidir. Lafı hiç dolandırmadan şunu çok net söylemek isterim; Moody's'in yapmış olduğu bu değerlendirme tamamıyla siyasi içerikli bir değerlendirmedir.

Bu değerlendirmenin zaten metnine de baktığınız zaman birçok noktada siyasi içerikli analizler yer almaktadır. Ancak bizim anlamakta zorluk çektiğimiz husus, 21 Eylül günü Moody's'in analistlerinin yapmış olduğu analizde ortaya koydukları perspektif nasıl oldu da iki gün içinde tam tersi bir noktaya evrildi. Bunun izahında zorlanıyoruz.

Ekonomik tedbirleri sürekli alıyoruz. 15 Temmuz darbe girişiminden sonraki en sıkıntılı gün 18 Temmuz'du. 

Türkiye'nin ekonomisinin iyi yönetilmesi ve milletimizin elindeki dövizi bozdurup Türk Lirasına geçmesiyle beraber ekonomimiz yolundan sapmamıştır. Türkiye ekonomisi yoluna emin adımlarla ilerliyor. İşimiz daha fazla üretmektir. Negatif bir açıklamanın sayın Cumhurbaşkanımız'ın önemli yatırımcılarla görüşmenin ardından yapılması da çok manidardır. 

Biz herhangi bir derecelendirme kuruluşunun Türkiye ekonomisi ile ilgili ‘Aferin ne güzel gidiyorsunuz’ demesini, her şeyin güllük gülistanlık olduğu anlamına nasıl almadıysak; bugün herhangi bir derecelendirme kuruluşunun Türkiye ekonomisinin görünümünü durağana çevirmesi ve notunu değiştirmesini de hayatın sonu, kıyametin kopuşu olarak telakki etmeyiz. 

"OHAL'İN UZATILMASI GÜNDEME GELMEDİ"

Olağanüstü hal ile ilgili, devamı, uzatılması ile ilgili herhangi bir konu Bakanlar Kurulumuza gelmemiştir.

"ASILSIZ İHBARLAR BÜYÜK BİR SUÇ"

Sadece imzasız ihbarlar değil asılsız ihbarların da fevkalade büyük bir suç olduğunu herkesin bilmesi lazım. Yani öyle oturduğu yerden, herhangi bir şekilde husumeti var ya da geçmişte aralarında herhangi bir mesele geçmiş, 'Bir mektup yazayım da şunu şikayet edeyim' demenin de bir bedeli olduğunu herkes bilmelidir.

"ADALETLİ DAVRANACAĞIZ"

FETÖ'nün işlediği suç, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin hatta hiç abartmadan söylüyorum; Anadolu ve Rumeli topraklarında bulunuş tarihimizin en ağır suçudur. Bu ağır suçla irtibatlı ve iltisaklı olan her kim varsa o da en ağır suçun ortaklarıdır. İlla uçağı kaldırıp Meclis'i bombalaması gerekmiyor. O işi bir kişi yaptı ama o bir kişinin arkasında binlerin, on binlerin olduğunu da hepimiz biliyoruz.

Dolayısıyla bu ağır suçu hafifletecek hiçbir söz ve teşebbüsün içerisinde olunmaması lazım. İlk günden beri bunu söylüyoruz. Ama aynı şekilde adaletli davranacağız. Kimsenin haksız yere burnunun kanamaması, kimsenin haksız yere bir takibata uğramamasını da sağlayacağız. Bu hassasiyet içinde bu soruşturmalar devam ediyor.

"MENBİÇ'İ BOŞALTIYORLAR"

Özellikle Menbiç'te YPG güçlerinin önemli bir kısmının Fırat'ın doğusuna doğru çekilmekte olduğu, Menbiç'i boşaltmakta olduğunu görüyoruz. Bu da Türkiye için önemli ve olumlu bir gelişmedir.

Biz orada yaşayan Kürt kardeşlerimizin varlığına karşı değiliz ama bir terör örgütünün, PYD, YPG örgütünün oranın bütününde hakimiyet iddiasıyla orada oluşturacağı bir koridorun, zaten pratik olarak Suriye'nin aynen Irak gibi bölünmesi anlamına geleceğini biliyoruz. Dolayısıyla buna ciddi bir şekilde Türkiye'nin müsamaha etmeyeceği, müdahale edeceği açıktır.

"DARBE TEHLİKESİ YOK"

İkinci darbe tehlikesi diye bir şey yok. Milleti paniğe süreklemenin anlamı yok. Ama tabiki bu onların vazgeçtiği anlamına gelmez. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum