Cumhurbaşkanı Erdoğan konuştu

NATO Parlamenter Asamblesi Sonbahar Genel Kurul toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Küresel tehditlerle karşı karşıyayız. İslam düşmanlığı belirli ülkelerin sınırlarını aşmış durumda. NATO üyesi devletler olarak içinde bulunduğumuz durumu hak ve hukukları koruyarak geride bırakırsak insanlık için önemli bir görevde bulunmuş oluruz. Bunun için her zamankinden daha çok çalışmalıyız. bu toplantının İstanbul'da yapılmış olması başlı başına bir mesajdır. Tüm dünyanın dikkatinin Türkiye'nin çevresine odaklandığı bu dönemde İstanbul'da toplanmamız önemlidir. Türkiye NATO'nun gündeminde de en üst sırada yer alan buhranlarla savaşmayı kendine görev edinmiştir" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti:

15 Temmuz gecesi Türkiye'de tarihte eşine az rastlanan bir demokrasi savaşı verilmiş ve kazanılmıştır. O gece dünya terörün farklı bir türünü gördü. TBMM'yi bombalama hainliğini gösteren teröristlere en büyük cevabı milletimiz verdi. Üzerlerine bomba atıldığı anlarda dahi milletvekillerimiz TBMM'yi terk etmedi. Türk demokrasisi rüştünü dünyaya bir kez daha ispatladı. Bugün şayet şahsım ve milletvekili arkadaşlarım bugün buradaysak milletimizin gösterdiği destansı direniş sayesindedir.

15 Temmuz'dan bu yana FETÖ ile kararlı bir şekilde mücadele ediyoruz. Olağanüstü hal çerçevesinde terör örgütlerini etkisiz hale getirmek için her türlü önlemi alıyoruz. Bu vesileyle ülkemizden desteğini esirgemeyen dostlarımıza teşekkür ediyorum. Türkiye'ye sağlayacağınız destek mücadelemize güç katacaktır. Aynı şekilde DEAŞ ve PKK başta olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı mücadelemizde de desteğinizi bekliyoruz. Terör örgütlerinden kaynaklanan tehdit hepimize yöneliktir. Bu nedenle ortak mücadele sürdürmeliyiz.

EĞER GEREKLİ TEDBİRLERİ ALMAZSAK...

Eğer gerekli tedbir alınmazsa bumerang gibi onları da vuracaktır. Terör öğütlerine karşı ikircikli tavır gösteren ülkeler bunun bedelini eninde sonunda kendi topraklarında ödeyeceklerdir. Terör örgütlerini kaynağında imha ediyoruz. Eğer biz bu mücadelede başarısız olursak teröristler tüm dünyayı kana bulayacaktır. Terörizmle mücadelede Trkiye'ye verilen destek kendilerini de güvenceye alacaktır. 1952'den bu yana üyesi olduğumzu NATO, soğuk savaşın sona erdiği dönemde bazı çevreler NATO ' ya artık gerek yok dedi. Buna karşılık NATO başlatıığı dönüşümle yeni bir döneme girdi. Bugün NATO uluslararası güvenliğe önemli katkıda bulunuyor. NATO bünyesinde ikinci büyük orduya sahip olan Türkiye uluslararası barışının korunması için askeri ve siyasi destek vermeyi sürdürüyor.

Türkiye bu krizler karşısında verdiği mücadelede NATO üyesi ülkeleri yanında görmek istiyor. Suriye krizinde en ön saflarda yer aldık. Hiçbir fedakarlıktan kaçınmadık. Şu ana kadar yapmış olduğumuz harcamalarda bizlere söz verilen destekler cüzi miktarda kaldı. Yüzbinlerce Suriyeliyi açlık ve ölüme terk etmedik. Türkiye'nin bu yükü sırtlanacak kudrette. Avrupa 'da kimse Türkiye gibi ne kadar gelirse gelsin alırım diyemedi. Bombalardan kaçan herkese biz kapılarımızı açmak zorundayız. Çünkü onlar insan. Alyan bebeği dergilerinde kapak edenler burada timsah gözyaşı döktü.

BURADA BİR GERÇEĞİ SÖYLÜYORUM

Burada bir gerçeği söylüyorum. Irak ve Suriye'de bizim terör örgütü ilan ettiğimiz örgütlerin elinde dostlarımızın ürettiği silahların çıktığını bu silahların seri numaralarına kadar bizde mevcut. Kendilerine söylediğimizde hiç ilgilenmiyorlar. Birileri PYD ve YPG'yi terör örgütü olarak görmüyoruz diyorlar. Çünkü DEAŞ ile savaşıyorlar diyorlar. Biz bu bölgenin nabzını en iyi tutan ülkeyiz. Eğer Türkiye ÖSO ile birlikte Suriye'ye girdiyse sebebi bu tehdidi ortadan kaldırmak içindir. Yıllarca dostlarıma gelin burada terörden arındırılmış güvenli bölge oluşturalım.