Şer odaklarına en sert cevap Doğu ve Güneydoğu’dan geldi!

FETÖ ve PKK’nın sosyal medya trolleri toplumu galeyana getirmek için vatandaşı tahrik ederken, HDP de il ve ilçe binalarına yapılan provokatif saldırıları bahane ederek bu tezgahı körükleyen açıklamalar yapıyor. Özellikle son dört yıldır çeşitli oyunlarla Türkiye’yi kaosa sürüklemeye çalışan çevreler, Beşiktaş ve Kayseri saldırılarının ardından hem sokakta hem de sosyal medyada halkı kışkırtıyor. Ancak şehit kanları üzerinden kurulmak istenen ‘alçak tezgah’a vatandaş  geçit vermiyor.

PROVOKATİF ÇAĞRILAR

Geçen hafta İstanbul Beşiktaş’ta 44 şehidin ardından, Kayseri’de 17 Aralık sabahı çarşı iznine çıkan askerlerin içinde  bulunduğu özel halk otobüsünün PKK’lı canlı bomba saldırısı yediden yetmişe her kesin yüreğine kor düşürdü. Bu acıyı kullanmak için fırsat kollayan terör örgütleri ise vatandaşın haklı tepkisini provoke ederek şehit acısı üzerinden kaos devşirmeye çalışıyor. HDP’li vekillerin ve eş başkanların haklarındaki soruşturmalar kapsamında tutuklanmasıyla Kürt vatandaşları kışkırtma çabaları sonuç vermeyince, provokasyon odakları bu kez yöntem değiştirerek şehit kanını istismara başvurdular.

KAYNAĞI AB ÜLKELERİ

Aynı karanlık odakların kontrol ettiği ve yüzde 80’ninin Batı ülkeleri kaynaklı olduğu belirtilen yüzlerce trol hesap üzerinden harekete geçen provokatörler, bir yandan, “HDP binaları ateşe verildi. Tüm halkımızı direnişe çağırıyoruz” şeklinde çağrı yaparken, öbür yandan da “Kayseri’de HDP binası yakmakla olmaz bu işler. 13 Canın intikamı yetmez. Kürtleri yakın” çağrısı yapıldı. Gün boyu sosyal medya üzerinde yapılan provokatif çağrılar vatandaşın sağduyusu ile amacına ulaşamadı. Toplumu kutuplaştırarak koas çıkartmak isteyenlere inat Türkiye yine yekvücut olup teröre lanet yağdırdı. Teröre en anlamlı tepki ise yılardır terörün sömürerek beslendiği Diyarbakır ve Hakkâri’den geldi. Onbinlerce Kürt vatandaş meydanlara çıkarak PKK’ya tepki gösterdi.

KINAMA DEĞİL TEHDİT

HDP ise, Kayseri’de halk otobüsüne gerçekleştirilen alçak saldırı sonrası yaptığı sözde kınamada yine üstü kapalı tehditlerde bulundu. ‘Terör’ lafının dahi geçmediği sözde kınamada terörün sebebi dil ve üslup olarak gösterildi ve “Gerginlik, kutuplaşma, düşmanlık, kaos ve çatışma üreten politikalar ve uygulamalar derhal sonlandırılsın” denildi. PKK’nın katliamlarına ses çıkarmayan HDP, bununla yetinmeyerek adeta kaos ateşine odun taşıyarak parti binalarının korunmadığını iddia etti. Toplumsal desteği hızla eriyen HDP’nin asıl iddiası kısa bir süre sonra İçişleri Bakanlığı’nca yalanlandı. İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada “Bir siyasi partinin kendi binalarına yönelik olarak gerçekleşen eylemlere (güvenlik kuvvetlerimizin tedbir almadığına, ayrıca yetkililerin telefonlara cevap vermediğine) ilişkin değerlendirmeler tamamen gerçek dışıdır” ifadesi kullanıldı. Öte yandan, ABD ve Avrupa’da yayımlanan bazı raporlarda ve verilen demeçlerde de bir süredir “Türkiye’de bir iç savaş çıkarma gayreti” dikkat çekiyor. Son olarak geçtiğimiz hafta ABD Eski Ankara Büyükelçisi Eric Edelman, bir panelde Türkiye hakkında değerlendirmelerde bulunmuş, ‘Türkiye iç savaşa doğru gidiyor’ demişti. 

ERDOĞMUŞ: BİZİ BÖLEMEYECEKLER

Karanlık odakların provokatif çağrı ve eylemlerini değerlendiren Diyarbakır’ın kanaat önderlerinden Mahmut Erdoğmuş, “Türkler ile Kürtler beraber hareket ettikleri zaman inanılmaz bir yükselişe geçmişlerdir. Tarihin her döneminde bu böyle olmuştur. HDP yarım ağızla olayları kınamaktan vazgeçmeli, terörün her çeşidine sokaklara dökülerek yüksek sesle tepki göstermeli. Yine HDP’ye yönelik saldırı çağrıları sadece teröre hizmet eder. Terörün yapmak istediği de budur. Türkler ile Kürtler et ve tırnak gibi bir birine geçmiş iki toplum. Bu Milet bu tür provokasyonlara dur diyecek ferasettedir” dedi.