Batılılardan Hunlarla ilgili çarpıcı itiraf!
İngiltere'deki Cambridge Üniversitesi tarafından yapılan yeni bir bilimsel araştırma, Hun İmparatoru Attila'nın Roma İmparatorluğu'nu işgali sırasında yerel halka büyük şiddet ve baskı uyguladığı yönündeki iddianın yanlış olduğunu ortaya koydu.
Yeni araştırmaya göre Attila, bugüne kadarki tarih kitaplarının yazdığının aksine, girdiği ettiği yerlerde yerel halkla iyi bağlar kurmuş olabilir.
Bu yeni araştırmanın, Attila ve ordularının girdiği yerlere korku ve yıkım getirdiği yönündeki bilgiyi tartışmaya açabileceği belirtiliyor.
ARAŞTIRMA MACARİSTAN'DA YAPILDI
Cambridge Üniversitesi, Roma İmparatorluğu'nun bir dönemki sınır bölgesi olan Pannonia'daki (bugünkü Macaristan) mezar alanlarında yeni bir araştırma yürüttü.
Araştırmanın sonuçları bugün Plos One dergisinde yayımlandı.
DİŞ VE KEMİKLERDE BİYOKİMYASAL TESTLER YAPILDI
Araştırma, bu bölgede yaşayan sıradan insanların Hunların gelişi sonrası hangi sorunları yaşamış olabileceğine odaklandı.
Yerel halkın beslenme ve mekânsal hareketliliğine dair bilgi edinmek için, mezarlardan çıkarılan diş ve kemiklerde biyokimyasal testler yapıldı.
Bu sonuçlar, bazı köylülerin yerlerinden ayrılarak bazı Hunlar gibi sürekli göçebe haline geldiklerini ve belki bazılarının da bazı aşiretlere katılıp silahlandığını ortaya koydu.
BAZI HUNLAR DA YERLEŞİK HAYATA GEÇMİŞ OLABİLİR
Yine sonuçlara göre bazı Hunlar da burada yerleşik hayat anlayışı ve tarımla uğraşmanın keyfiyle tanıştı. Bu nedenle de seyahat tutkularını arkalarında bıraktılar.
KÜLTÜR ETKİLEŞİMİ OLDU
Araştırmanın başındaki isim, Cambridge Üniversitesi Arkeoloji bölümünden Dr. Susanne Hakenbeck'e göre bu veriler, temelde şunu ortaya koyuyor: Hunlar, bölgedeki çiftçilerin ilgisini çeken bir hayat anlayışını buraya taşımış olabilir. Ve aynı zamanda onlardan bazı yenilikler öğrenmiş ve bu bölgeye kendileri de yerleşmiş olabilir.
HUNLAR HAKKINDAKİ BAZI BİLGİLER TAMAMEN DEĞİŞEBİLİR
Hakenbeck'e bu, Hunlarla ilgili bugüne kadar bilinen bazı bilgileri tamamen değiştirebilir:
"Roma İmparatorluğu'nun son yüzyılındaki anlatımlar şiddet sarsıntısı üzerine odaklanıyorken yeni verilerimiz, sınır bölgesindeki yaşayan insanlar arasında belli bir seviyede işbirliği ve bir arada yaşama durumunun olduğu izlenimini veriyor. Kültür savaşlarından çok uzak bir şekilde, hayat tarzları arasındaki değişimler, siyasi olarak istikrarsız zamanlardaki sigorta poliçesi olmuş olabilir."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.