"Kentleşme ranta feda edildi"

Türkiye’deki çarpık kentleşme ile ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulunan Karamollaoğlu, “Türkiye’de kentleşmenin tam olarak ne olduğunu anlamayan bir politika var. Maalesef Türkiye’de şehirlerimiz ranta feda edilerek, kimliksiz bir kentleşme alıp başını gidiyor. Şehirlerimizde boş bir alan görüldüğünde ‘Buradan en iyi nasıl yararlanabilirim?’ değil, ‘En iyi nasıl rant elde edebilirim?’ mantığı hakim” dedi. 
 

 Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, TV5, Kanal42, Kudüs TV ve AGD TV’nin ortak yayınında gençlerin sorularını yanıtladı. Milli Gazete Ankara Temsilcisi Mustafa Yılmaz’ın moderatörlüğünde‘Gençler Soruyor, Karamollaoğlu cevaplıyor’ programına renkli sorular ve cevapların yanı sıra Karamollaoğlu’nun daha önce seslendirdiği Nesimi’nin ‘Minnet Eylemem’ şiiri damga vurdu. Ankara’daki hemen hemen bütün üniversitelerden öğrencilerin katıldığı programda Karamollaoğlu’na Türkiye’nin gündeminden Suriye meselesine, siyasilerin söylemlerinden kentleşmeye kadar yüzlerce soru soruldu. Soruları içtenlikle cevaplayan Karamollaoğlu, Türkiye’nin önemli meselelerinin de altını çizdi. 
 

KİMLİKSİZ KENTLEŞME VAR

 
Türkiye’deki kentleşmenin toplumu kişiselleştirdiğine vurgu yapan Karamollaoğlu, “Türkiye’de kentleşmenin tam olarak ne olduğunu anlamayan bir politika var. Buna kimliksiz kentleşme de diyebiliriz.  Şehirler bir medeniyetin yansımasıdır. Maalesef Türkiye’de şehirlerimiz ranta feda edilerek, kimliksiz bir kentleşme alıp başını gidiyor. Şehirlerimizde boş bir alan görüldüğünde ‘Buradan en iyi nasıl yararlanabilirim?’ değil, ‘En iyi nasıl rant elde edebilirim?’ mantığı hâkim. O zamanda kentleşmeden değil, ranttan bahsedebiliriz. Bu mantıktan dolayı başta İstanbul olmak üzere büyükşehirlerimizin çoğu yaşanamaz hale geldi. Bir beton ormanı haline geldi illerimiz. Buralarda insanlar birbirlerini tanımıyorlar. Böyle bir anlayış ister istemez insanların ruh hallerini de menfi yönde etkiliyor” dedi.

 ÇATIŞMANIN TEMEL NEDENİ DIŞ MÜDAHALEDİR

 
Saadet Partisi olarak başta Suriye olmak üzere uluslararası politikadaki görüşlerinin D-8 maddelerinin ilk iki umdesinde gizli olduğunu belirten Karamollaoğlu, “Biz savaş yoluyla değil, barış içerisinde. Çatışarak değil, diyalogla problemlerimizi çözme taraftarıyız. Suriye’deki iç çatışmanın temel nedeni ise dış müdahaledir. ABD’nin Suriye’de barışı sağlamasıyla ne alakası var? Hiçbir alakası yok. ABD, Suriye’de sadece kendi menfaatlerini daha ileriye götürmek için bulunuyor. İsrail’in korunması için bulunuyor, başka hiçbir sebebi yok. Suriye’deki problem buraya gelmeden çözülmeliydi. Bölgedeki devletlerin önderliğiyle dış müdahaleye müsaade etmeden Suriye meselesi çözülmeliydi. Bir milyon insan öldükten sonra 7-8 milyonu da yerinden yurdundan çıkmak zorunda kaldıktan sonra önderlik yapmak zor çünkü araya kan girdi” diye konuştu.

 ERBAKAN’I İSTİSMAR ETMEDİK, ETTİRMEYİZ

 
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin ‘Erbakan Saadet Partisi’nin malı mı?’ sözlerinin hatırlatılması üzerine de Karamollaoğlu şunları kaydetti: “Sayın Bakan doğru söylüyor Erbakan Saadet Partisi’nin malı değil, Saadet Partisi’nin genel başkanı idi. Biz Erbakan Hoca’dan sadece siyaseti değil, fikirlerini, gittiği yolu, Türkiye ve dünyadaki adaletsizliğe ‘dur’ diyen tavrını ve dik duruşluluğu da öğrendik. Biz hiçbir zaman Erbakan Hocamızı istismar etmedik ama ettirtmeyiz de. Erbakan Hoca genel başkanlığının yanı sıra Saadet Partisi’nin genel başkanı olarak da hayata gözlerini yumdu. Bu açıklama yeter sanırım ilgilenen arkadaşlara?”