Güler Kömürcü savunmasını yaptı
Ergenekon davasının bugünkü duruşmasında Gazeteci Güler Kömürcü Öztürk savunma yaptı. Kömürcü, 20 Ekim 2008 tarihinde yazılı olarak savunmasını sunduğunu belirterek emniyet, savcılık ve mahkemedeki savunmasını kabul ettiğini belirtti. Kömürcü, bu ifadelerden iddianameye geçenleri ise kabul etmediğini söyledi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden Ergenekon davasının bugünkü duruşmasında söz alan Güler Kömürcü Öztürk, "İddianamede 1020'inci sayfanın 6. paragrafında Korkut Eken'i tanıdığım yazıyor. Oysa emniyet ifademin orijinalinde şahsı tanımadığımı belirtiyorum. Bu nedenle ifadelerimin iddianamedeki hali ile değil orijinal halleriyle kabul ettiğimi belirtmek isterim." dedi. Öztürk, bir gazeteci olarak suçu ve suçluyu övmeyeceğini ve suçu kutsamadığını savunarak, "İddianamede benim Akşam gazetesindeki köşemdeki yazılarımla terör örgütü propagandası yaptığım belirtiliyor. Duruşum nettir. Suçlu ile görüşebilirim ancak suçu kutsamam." dedi. Öztürk, buna örnek olarak ise geçtiğimiz günlerde Türkiye'ye gelen Iraklı Şii lider Mukteda El Sadr'ı gösterdi. Sadr'ın dünya terör listesinde adı geçen bir kişi olduğunu söyleyen Öztürk, bu kişinin resmi makamlarca karşılandığını hatırlattı. Bunun suç olmayacağına da dikkat çeken Öztürk, "Evet suçlu olabilir. Ama suçu övülmemiştir." şeklinde konuştu. Öztürk, Akşam Gazetesi'nde yazdığı yazılarla örgüt propagandası yaptığı iddiasının da gerçek dışı olduğunu belirterek, "İddianamede yazılarım değil sadece telefon konuşmalarım vardır. Özel hayatıma ilişkin telefon görüşmelerimde ise suç unsuru yoktur." diye konuştu.
Öztürk, mahkemede savunmasını avukatsız olarak yapacağını belirtti. Avukatı ile arasında sorun olmadığını ve azletmediğini ifade ederek, "Avukatım Metin Çetinbaş'ın gündemi çok yoğundu. Savunmamı kendim yapacağım." dedi. Ayrıca usulen savunmanın ardından okunan emniyet, savcılık ve mahkeme ifadelerinin ise okunmamasını istedi. Başkan Köksal Şengün ise bu talep karşısında bazı soruları okuyarak bazılarına Öztürk'ün yeniden cevap vermesini istedi.
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, Öztürk'ün sanıklardan Bekir Öztürk'ün kurduğu Kuvayı Milliye Derneği'ne destek verdiği iddiasına cevap vermesini istedi. Öztürk, "Hiçbir derneğe maddi olarak yardımda bulunmadım. Ancak yasalar nezdinde kurulan her derneğe destekte buluna bilirim. Kuvayı Milliye Derneği'ne maddi olarak bir destekte bulunmadım. Deniz Feneri'ne binlerce insan destekte bulundu. Onlar suç mu işlemiş." dedi. Pekgüzel, sanıklardan Veli Küçük ile ABD'de karşılaştıklarında Tuncay Güney ile görüşme yapıp yapılmadığını da sordu. Öztürk, "Veli Küçük ile 2003 yılında tanıştım. Ailesini de sevdim. ABD'de ise Türk -derneklerinin davetiyle gidildi. Hatta o grup Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın davetlisi olarak geldi. Bunu da kitabımda yazmıştım." şeklinde konuştu.
Bir gece yarısı kapım çaldı. Emniyetten geldiklerini ve okuyucum olduklarını söyleyen iki kişi gelip konuşmak istediklerini söylediler. İçeri davet ettim. Telefonun, faksın kablolarını çıkarttılar. Laptopumu kapattılar. Evini içini biliyor gibiydiler. Evimin dinlendiğini söylediler. Böcek dinlemesi olamayacağını ortam dinlemesi olacağını söylediler. Bu duruma çok üzüldüm. Evin içi dinlenemez. Tecavüze girer"
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'in, "Yalnız yaşadığınız biliyoruz. Gece 11'de gelip polis olduğunu söyleyen kişiye kapı açar mısın?" diye sorması üzerine Güler Kömürcü, "Bunu hiç kimse sorgulayamaz. Bunu en fazla eşim Mehmet Zekeriya Öztürk, sorgulayabilir." diye yanıtladı.
(CİHAN)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.