Özre doymadılar

Özre doymadılar
AK Parti camiası ve mütedeyyin kesimleri hedef alan 'hiphop'lu reklam kampanyasıyla öne çıkan kartel gazetelerinden Milliyet, başörtüsü düşmanlığını yüzüne gözüne bulaştırınca özür üstüne özür dilemek zorunda kaldı.

Milliyet’in ilk skandalı, geçtiğimiz yıl Kuzey Irak’ta meydana gelen bir olayı tam da başörtüsü yasağının kaldırılması yönündeki gelişmelerin yaşandığı bir dönemde yeni olmuş gibi yayınlaması oldu. Milliyet, eski bir haberi yayınlamakla kalmadı, haberi tam tersine çevirerek Kürt-Yezidi olan bir kızın, aşık olduğu Müslüman gence kaçması nedeniyle ailesi tarafından taşlanarak öldürülmesi haberini, Yezidilere sığınan bir kadının suni Müslümanlarca öldürüldüğü şeklinde yazınca kendi okurunun tepkisi ile karşılaştı.

OKURDAN KAçMADI
Vakit, Zaman gibi bir çok basın kuruluşu tarafından eleştirilen bu skandal haber üzerine okurlar gazeteyi mail bombardımanına tuttu. Milliyet, okurlarından gelen tepkileri özetleyen bir e-maili yayımlayarak özür diledi. İşte okur maili ve Milliyet’in kabahatinden büyük özrü:

OLAYIN ASLINA BAK!
"Dün sitenizde; 'Koca şiddetinden kaçtığı ve Yezidilere sığındığı için ilçe meydanında linç edilerek yarı çıplak soyulan ve çocukların yanında başına taşla vurularak linç edilen Sünni Müslüman kadının görüntüleri, insanlıktan nasıl çıktığını gözler önüne serdi' diye bir haber vardı. Söz konusu olay bir yıl önce yaşanmış ve aslı sizin verdiğiniz şekilde değil. Taşlanarak öldürülen kadın Khalil Asvat'ı, ailesi infaz ediyor. Aile, Yezidi azınlığa mensup, kadın ise Müslüman bir erkeğe âşık oluyor ve 'İslam dinini kabul ettiği için ailesi tarafından taşlanarak' öldürülüyor. Daha da ilginç bir ayrıntı: Haberin doğru hali, 3 Mayıs 2007'de Milliyet'in internet sitesinde yayınlanmış. O halde şimdi yapılan haberle ne demek istiyorsunuz. Milliyet'in yaptığı en hafif kelimeyle ayıp."

öZRü KABAHATİNDEN BüYüK
Milliyet’in okur tepkisi üzerine yaptığı açıklama ise, “özrü kabahatinden büyük” dedirtti. Zira, okurun eleştirilerine cevap vermek yerine Milliyet, haberin yayına konulduğu zaman ve habere bakış açısını eleştirdi. İşte o cevap: "Sitede yayımlanan haberde gerçekten de maddi hatalar yaptığımızı kabul ediyorum. Zaten bu hatayı fark edince haberi yayından kaldırıldık. Bu hata yüzünden özür diliyorum. Ancak eleştirenlerin haberin 'eski' olduğunu, 'bir sırrı' açıklar gibi dile getirmesini de yadırgıyorum. çünkü zaten haberde bu olayın geçen yıl yaşandığı belirtiliyor, yeni olduğu iddia edilmiyor. Bir kadının linç edildiği olay ile Meclis'teki türban tartışmasını ilişkilendirenlere ise sadece şaşırıyorum. O görüntülerde bir kadının tekmelenerek öldürülüşü var. Ben görüntülere bakınca sadece kadına yönelik toplu şiddeti görüyorum."

Ombudsman'ın notu: "Basında Güven" logosuna sahip Milliyet'in bu tür hatalar kabul edilemez. Arkadaşlarımız daha dikkatli olmalılar. Okurlarımızdan özür dileriz.

İKİNCİ SKANDAL VE TEKZİP
Skandal yalanlara doymayan Aydın Doğan’ın gazetelerinden Milliyet, başörtüsü yasağına karşı olan yazarların açıklamalarını da kendi ifadelerini ekleyerek değiştirmeye kalktı. Milliyet, bu yolla herkesi kendisi gibi yasakçı kanattan göstermeye çalıştı.

ŞAHİN ALPAY: “GöRüŞLERİM TERSİNE çEVRİLDİ”
Yazar Şahin Alpay’ın yazısına “Biliyor musunuz neden karşıyım?” ve “Karşıyım, çünkü..” gibi ifadeler ekleyen Milliyet’e cevap gecikmedi. Yazar Şahin Alpay, milliyete gönderdiği yazıda bu skandalı da aydınlatmış oldu. İşte Milliyet’in bir hafta içinde imza attığı ikinci skandal için yayınlamak zorunda kaldığı tekzip;

“Yazar Şahin Alpay, dün gazetemizde yer alan "AKP-liberaller ittifakı da çatladı" başlıklı haberde kendisinin ifadelerini konu alan bölüme ilişkin bir açıklama gönderdi:

‘10 Şubat tarihli Milliyet'te, 7 Şubat tarihli Zaman gazetesinde çıkan yazımdan bir alıntı yer alıyor. Ne var ki, alıntının hemen başına, ‘Biliyor musunuz neden karşıyım?’ şeklinde bir cümle eklenmiş. Buradan kalkarak da alıntıya, ‘Karşıyım, çünkü...’ başlığı konulmuş. Görüşlerimi tersine çeviren bu eklemeler nedeniyle şu hususların altını çizmek isterim: öteden beri üniversitelerdeki başörtüsü yasağının karşısındayım. TBMM'nin üniversitelerde başörtüsü yasağını kaldıran anayasa değişikliğini kesinlikle destekliyorum.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.